Burada, insanların hata yaptığı
ince bir husus var. İnsanlar bazen günahın tesirini o anda görmezler. Bazen
tesiri ileride ortaya çıkar, ama kişi onu unutmuş olur. Etkisini o anda
görmeyince, yaptığından dolayı Allah'ın ona memnuniyetsizliğinin olmadığını ve
durumun şairin şu dizesinde söylediği gibi olduğunu sanır:
Eğer duvarı yıkıldığında toz
yükselmezse
Daha sonra ondan bir daha toz
çıkmaz.
Sübhanallah! Bu siyah nokta nice
insanları helak etti, nice nimetleri yok etti, nice belâlara davetiye çıkardı.
Bırakın cahilleri, buna aldanan nice âlimler ve faziletli insanlar vardır!
Aldanmış kişi zehirin ve öldürücü yaranın eninde sonunda etkisini gösterdiği
gibi günahın da etkisini gösterdiğini bilmez.
İmam Ahmed Ebû Derdâ'dan şöyle
rivayet etmiştir:
"Allah'a O'nu görüyormuşçasına ve kendinizi ölülerden sayar
gibi kulluk edin. Bilin ki sizi muhtaçlıktan çıkaran az bir mal, sizi eğleyip
oyalayan çok maldan hayırlıdır. Bilin ki salih amel eskimez, günah unutulmaz."
Ama şunu da hatırlatalım ki
günahın cezasının bir kısmı peşindir. Zira Süleyman Teymî şöyle demiştir:
"Kişi gizlice
günah işler ve onun zilleti hemen üzerine çöker."
Yahya b. Muaz Râzî:
"Duasında,
Allahım beni düşmanlarımın diline düşürme, deyip sonra kendisini düşmanın diline
düşürene hayret ediyorum" dedi.
Ona "Bu nasıl oluyor?" dediler.
"Allah'a
dünyada isyan eder, sonra kıyamet günü kendisini düşmanın diline düşürür"
dedi.
Zünnun da şöyle demiştir:
"Her
kim gizli gizli Allah'a (c.c.) ihanet ederse Allah açıkta onun namusunu kirletir."