Bir günahın cezası hem had
cezası hem de tazir olmaz. Bilakis onda had cezası konmuşsa onunla yetinilir.
Had ile keffaret de bir arada bulunmaz. Bilakis bir günaha had cezası konmuşsa onda keffaret yoktur,
diğer birine de keffaret cezası konmuşsa onda had cezası yoktur.
Peki had
cezası belirlenmiş herhangi bir günahta tazir ile keffaret bir arada olur mu?
Bunda iki vecih (Hanbeli âlimlerinin iki görüşü) vardır. Bu günaha örnek ihramda
ve oruçken cima yapmak, hayızlı kadınla cima yapmaktır. Bunlarda keffaret
vaciptir dersek; bazıları:
"Tazir de gerekir; çünkü bu cürmü işleyerek yasaklanan
bir şeyi yapmış, onu çiğnemiştir." demişler, diğer bazıları ise:
"Bunlarda tazir
yoktur, keffaretle yetinilir; çünkü keffaret, yapılan cürmün yol açtığı yarayı
sarar, cürmü yok eder" demişlerdir.