İki Ordunun Karşılaşması

 

Şimdi sendeki iki ordunun karşılaşmasına, iki tarafın çarpışmasına bak; nasıl durum, bazen onun aleyhine bazen senin aleyhine oluyor?

Kâfirlerin kralı ordusuyla ve askerleriyle kalbe doğru yöneldi. Kalbi kalesinin içerisinde, memleketinin tahtına oturur vaziyette buldu. Adamlarına ne söylese hemen yapıyorlar. Askerleri etrafında, onun için savaşıyor, yanına kimsenin girmemesi için mücadele ediyorlar. Kral kalbin bazı valilerini ve adamlarını entrikalarla ele geçirmedikçe hücum etmesinin imkansız olduğunu anladı. Kalbin en has askerini ve en yakın adamının kim olduğun sordu, "O nefistir... dediler.

Adamlarına şu emri verir:

 "Ona istek ve arzusu kapısından yanaşın. Neleri çok sevdiğini, nelerden hoşlandığını tespit edin. Sonra onları ona teker teker sayın. Onlara iştahını kabarsın, uykusundan ve uyanıklığında onu bunlarla mest edip kendinden geçsin. Onlarla rahatlayıp teskin olunca ve kendinden geçince üzerine şehvet kancasını ve çengellerini atıp kendinize doğru çekin.

Şayet kalbin aleyhine döner ve ona karşı sizinle olursa işte o zaman göz, kulak, dil, ağız, et ve ayak gediklerini ele geçirmiş olursunuz.

Bu gedikleri tam bir uyanıklık içinde gözetleyiniz. Kalbe oralardan giriş yaparsanız onu ölü veya esir ya da ağır yaralı olarak ele geçirebilirsiniz. Bu gedikleri boş bırakmayın. Hiçbir birliğin kalbe girip sizi oradan çıkarmasına izin vermeyin. O birlikleri ele geçirirseniz, kalbe ulaşamamaları için onları iyice zayıflatmaya, güçsüz düşürmeye çalışın. Kalbe ulaşsa da zayıflamış ve kişiye fayda vermeyecek bir halde ulaşsın."

 

İÇİNDEKİLER

2. GÜNAH VE ETKİSİ