بســـم الله الرحمن الرحيم

 

Tevhid Sıfatlarından

 

"Tevhid" en lütufkâr en nezih, en temiz ve en arınık olan konudur.

Zedelerin, tesirlerin ve yırtıkların kendisini etkilediği en küçük iz bile tıpkı bembeyaz bir elbisenin üzerine en küçük noktanın izi gibidir ve pürüzsüz bir aynada çokça ufak bir pürüzlü noktası gibidir.

Zaten bundan dolayıdır ki; azıcık bir vakit olsun, küçük bir lafız olsun ve çok gizli şehvet olsun tevhidi zedeleyebilmektedir.

Dolayısıyla bunun sahibi bu türeyen izleri kökünden sökmesi lâzım, aksi hâlde bunlar kuvvetlenir ve tabiatına girer ve bu sefer bunları koparıp sökmen oldukça zorlaşır.

İşte hakkında hâsıl olup meydana gelen bu izler ve tabiatlara gelirsek;

Bunlardan kimisi hemen meydana gelebilmekte ve hemen zeval bulabilmektedir.

Kimsi hemen meydana gelebilmekte yavaşça zeval bulabilmektedir.

Kimisi de yavaşça meydana gelebilmekte ve yavaşça zeval bulabilmektedir.

Lâkin insanlardan kimisi de vardır ki tevhidi büyük ve yüce olur. Bu tevhidle birçok izleri içinde götürüverir -küçücük bir necaseti ve pisliği ortadan kaldıran çokça bir su birikintisi gibi- bu tevhidde de izlerin kalması mümkün değildir.

Bu tevhidin dışında olan, tevhidi oldukça zayıf olan ise tevhidinin zayıflığını, yüce ve büyük tevhid sahibinin tevhidine karşılaştırdığında bu takdirde büyük tevhid sahibinin onda ki tesirinden dolayı artık bundan büyük tevhid sahibinde olduğu gibi ortaya çıkan bir iz olmadan kendisi de o hâli alır.

Aynı zamanda arını bir yerde ortaya çıkan pürüzler olurken, arınık olmayan bir yerdeki pürüzler ortaya çıkmaz. Böylece bundan başkasını izale etmekle tedarik eder. Çünkü o bunu anlayamaz.

Aynı zamanda çokça güzellikler işleyen ve günahlarla savaşan kimse bu günahları işleyen kimsenin ve bu güzellikleri olmayan kimsenin kendisine müsamaha edilmediği şeylerle, ona müsamaha edilir. Şöyle denildiği gibi:

Sevgiliye gelince, o bir günah işleyince

Güzellikleri bin tane şefaatçi getirir.

(Şu var ki; bir defa hiçbir günah küçük görülemez. Zaten bu kişiyi dinden uzak eder. Şiirde kastedilen bu değildir. Şiirde anlatılmak istenen şudur: Bu kimse devamlı günah işleyen kimse gibi olmadığı için, bir defa günah işleyince öyle bir pişmanlığa girer ve öyle bir tevbe eder ki... Allah'ın izniyle kendisini bu günahtan kurtarmaya vesile olacak hususları (tevbe gibi.) hemen yapmaya koyulur. Çok günahlar işleyip bir türlü tevbeye yanaşmayan kimse gibi değildir. Allah en iyisini bilir. (Mütercim)

Aynı zamanda; samimî istek, kuvvetli irade ve eksiksiz bir teslimiyet bu arızaları ve garip izleri muktezası ve gereğine doğru götürüp giderir. Tıpkı yalanın, kötü maksadın ve zayıf bir teslimiyetin, övülen söz ve fiilleri muktezası ve gereğine doğru götürüp giderdiği gibi. Tıpkı galip gelen bir şeyin galip olmayanı bastırması ve bunların tabiata gelecek olan gıdaların menfaatlerini engellediği konusunun buna şahit olduğu gibi.

 

İÇİNDEKİLER