39- FEY (GANİMET) TAKSİMİ KİTABI (Bölümleri)
4064- Yezid b. Hürmüz (r.a)den rivâyete göre, Necdet el Harûrî İbn Zübeyrin fitnesi (olan Haccac) ile savaştığı esnada İbn Abbasa haber gönderdi ve Peygamber (s.a.v)in yakın akrabasına verilecek hissenin kime verilmesi gerektiğini sordu. İbn Abbasta Rasûlullah (s.a.v)in akrabasına vermişti dolayısıyla bize verilmesi icap eder. Vaktiyle Ömer, bize ganimetten bir şeyler verecekti, biz hakkımızdan az olduğu için kabul etmemiştik dedi. Ömerin Rasûlullah (s.a.v)in akrabasına vermek istediği şunlardı: Evlenenlere yardım etmek, borçlarını ödemek ve fakirlere vermek. Ömer bunların dışında kalanlara fazla bir şeyler vermek istememişti. (Ebû Davud, Harac: 1; Müslim, Cihad ve Siyer: 48)
4065- Yezid b. Hürmüz (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Necdet, İbn Abbasa Peygamber (s.a.v)in yakın akrabaları olan kimselere verilmesi gereken hissenin kime verileceğini mektup yazarak sormuştu. İbn Abbasın Necdete verdiği cevabı şöyle yazmıştım: Zil Kurba denilen Peygamber (s.a.v) yakınlarına verilecek hissenin kime verileceğini soruyorsun? Bende diyorum ki o hissenin bize verilmesi icap eder çünkü ehli beyt bizleriz, vaktiyle Ömer de bizi çağırarak; payımıza düşen ganimetten bekarlarımızı evlendirmek, ihtiyaç sahibi olanlara yardım etmek, borçluların borcunu ödemek istemişti. Biz de buna razı olmamış, hissemizin tamamının bize verilmesini istemiştik. O da bundan uzak durup razı olmayınca tüm hissemizi ona bıraktık. (Ebû Davud, Harac: 1; Müslim, Cihad ve Siyer: 48)
4066- Evzâî (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ömer
b. Abdülaziz Ömer b. Velide şu mektubu
yazmıştı, mektupta şunlar vardı: Baban Velid, gani
4067- Cübeyr b. Mutım (r.a)
anlatıyor: Cübeyr ve Osman b. Affan Rasûlullah (s.a.v)e gelerek: Huneyn
savaşında alınan gani
4068- Cübeyr b. Mutım (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), Zil Kurba
denilen Peygamber (s.a.v)in yakın akrabalarının hisselerini Hâşimoğulları ve Mutt
4069- Ubâde b. Samit (r.a)ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), Huneyn
savaşı günü yanındaki devenin sırtından bir tüy
kopararak şöyle buyurdu: Ey
İnsanlar! Allahın size bahşettiği gani
4070- Amr b. Şuayb babasından
ve dedesinden naklederek şöyle der: Rasûlullah
(s.a.v) bir devenin yanına yaklaştı ve onun hörgücünden iki
parmağı arasında bir tüy kopardıktan sonra şöyle
buyurdu: Gani
4071- Ömer (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Müslümanların savaşmaksızın Allahın Rasûlüne ganimet olarak bahşettiği Nadîr oğullarının mallarından yıllık ihtiyacını aldı geri kalanını Allah yolunda savaşa hazırlık olması için At ve Silaha bağladı. (Müslim, Cihad ve Siyer: 15; Ebû Davud, Haraç: 19)
4072- Âişe (r.anha)dan
rivâyete göre, Fatıma Ebu
Bekire haber yollayarak Hayber gani
4073- Ata (r.a)dan rivâyete göre, Ata Enfâl sûresi 41. ayeti hakkında şöyle demiştir: Bu ayetteki Beşte bir Allahın, beşte bir de Rasûlünün demek değildir. O hisse beşte bir olarak sadece Rasûlullah (s.a.v)e aittir. Rasûlullah (s.a.v) ondan kendi ihtiyacı kadarını alır gerisini istediği kimselere verir ve istediği yerlere harcar, dilediği gibi kullanırdı. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
4074- Kays b. Müslim (r.a)den rivâyete
göre, şöyle demiştir: Hasan b. Muhammede Enfâl sûresinin 41. ayetinin tefsirini sordum. Hasan
şöyle dedi: Dünya ve Ahirette
Allahın kelâmının anahtarları Allaha aittir. Hasan
sözünü şöyle sürdürdü: Rasûlullah
(s.a.v)in vefatından sonra insanlar ganimetlerdeki hisselerde ihtilaf
ettiler. Biri, Rasûlullah (s.a.v)in hissesi biride
yakın akrabaların hissesidir. Birileri dedi ki: Rasûlullah
(s.a.v)in hissesi kendisinin vefatından sonra h
4075- Musa b. Ebu Âişe (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Yahya b. Cezzara Enfâl sûresinin 41. ayetinin tefsirini sordum ve: Bu beşte birden ne kadarı Rasûlullah (s.a.v)indir? dedim. O da: Beşte birin beşte biri diye cevap verdi. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
4076- Mutarrif (r.a)ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Şabî, Rasûlullah (s.a.v)in hissesinden ve kendisine ayırdığından soranlara şöyle cevap vermişti: Rasûlullah (s.a.v)in hissesi Müslümanlardan herhangi birinin hissesi kadardır. Ayrıca kendisi ganimet malından istediği kadar alırdı. (Ebû Davud, Haraç: 20)
4077- Yezid b. Şıhhîr (r.a)den rivâyete göre, şöyle demiştir: Mutarrif ile beraber Mirbedte idik, o arada elinde bir deri parçasıyla bir adam yanımıza girdi ve bunu bana Rasûlullah (s.a.v) yazdırmıştı, biriniz okur musunuz dedi. Ben okurum dedim. Deride şöyle yazıyordu: Peygamber Muhammed (s.a.v)ten Züheyr b. Ukayş oğullarına: Onlar (Züheyr b. Ukayş oğulları) Allahtan başka ilâh olmadığına ve Muhammedin de Allahın Rasûlü olduğuna şehadet ederlerse, müşriklerden ayrılmış olurlar. Ganimetlerinden beşte birini ve Peygamber (s.a.v) hissesini vermeyi kabul ederlerse, onlar da diğer Müslümanlar gibi Allah ve Rasûlünün emanı ve güvencesi altındadırlar. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)
4078- Mücahid (r.a)ten rivâyete
göre, şöyle demiştir: Allah ve Rasûlü
için olan beşte bir hisse; Peygamber (s.a.v) ve akrabaları içindir.
Onlar sadaka (zekat)dan hiç yemezlerdi. Beşte
birin beşte biri Rasûlullah (s.a.v)in ve Ona
yakınlığı olan kimselerin ayrıca yetimler, miskinler
ve yolda kalmışlara da aynı miktarda
dağıtılırdı. Ebu Abdurrahman derki: Allah Enfâl
Sûresi 41. Ayetinde: Bilesiniz
ki savaşta ganimet olarak elinize ne geçirmişseniz onun beşte
biri Allaha, Rasûlüne ve akraba ile yetimlere,
ihtiyaç içinde olanlara ve yolda kalanlara aittir
.
Ganimetler Allaha diye başlaması her şeyin Allaha ait
olduğunu bildirmek içindir. Ganimet şerefli ve üstün bir kazanç
olduğu için bu ayetlere de yine Allah ile başlanmış
olabilir. Zekat ayetinde (Tevbe
sûresi 60. Ayeti) böyle başlanmamıştır. Çünkü zekat insanların kirleridir. Allah en iyisini bilendir.
Bazıları da şöyle demişlerdir. Ganimetten bir miktar
alınır ve Kâbeye konulur. Bu, Allah ve Rasûlünün
denilen miktardır. Bunun tasarrufu devlet reisine
bırakılır. Devlet reisi bununla at ve silah alır
ayrıca İslâmın menfaati olan yerlere de harcayabilir. Muhaddislere,
Alimlere, Fakihlere, Müfessir ve Kuran
okuyanlara verir. Yakın akrabalar denilen hisse ise Hâşimoğulları
ve Mutt
4079- M