-
66-Hadis[1]: Ahmed b. Hanbel, Muğire b. Şu'be'den, Rasulullah
(s.a.v.)'ın şöyle buyurduğunu rivayet eder: "Ölülere sövmeyiniz. -Zira
bundan- diriler -ölünün yakınları- eziyet görür.
67-Sebep[2]: İbn Sa'd, Ahmed b. Hanbel ve Hakim, (bu hadisin
sağlam olduğunu söyler) İbn Abbas'ın şöyle dediğini rivayet ederler. Bir adam
Abbas'ın .babasını zikretti ve ona küfretti. Ona (İbn Abbas'a) dedi ki:
"Haşim'in oğlu, Abdulmuttalib'i, Benî Sehm Kabilesi'nin kahinesi Gaytala
ile beraber gördüm. Allah onlann ikisini cehennemde bir araya getirmişti."
Bunun üzerine Abbas ona bir tokat attı. O arada insanlar toplandı ve dediler
ki:
"Allah'a yemin
olsun ki Abbas'ın onu tokatladığı gibi biz de Abbas'ı tokatlayacağız."
Durum Rasulullah (s.a.v.)'a ulaşınca, Rasulullah bir hutbe irad etti ve buyurdu
ki:
"Allah indinde
insanların en şereflisi kimdir?" Dediler ki: "Sen'sin." O da
buyurdu ki: "Abbas bendendir ye ben de ondanım. Öyleyse ölülerimize
sövmeyiniz ki, onunla dirilere azab verirsiniz.
68-İbn Sa'd ve Hakim (hadisin sağlam olduğunu söyler),
Ümm-ü Seleme'nin şöyle dediğini rivayet ederler: "Ebu Cehil'in oğlu
fkrime, Hz. Peygamber'e şikayette bulunarak dedi ki: "Medine'ye
geldiğimde, bakınız şu Allah düşmanının oğludur dediler." Bunun üzerine
Rasuîullah bir hutbe irad ederek buyurdu ki:
"Asıl olan
insandır. Cahiliyye döneminin en iyileri, îslamî dönemin en hayırlılarıdır.
-Öyleyse- bir müslümana bir kafirden dolayı eziyet etmeyiniz."
îbn Sa'd'ın lafzı da
şöyledir: Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Bu insanlara ne oluyor ki
ölülere sövmekle, dirilere eziyet ediyorlar. Dikkat ediniz! Ölülere sövmekle
dirilere eziyet etmeyiniz."
69-İbn Asakir, Tarih'inde Nakd b. Şurayt'ın şöyle
dediğini rivayet eder: Rasulullah (s.a.v.), Ebu Uhıyha'nın kabrine uğradı.
Ebubekr dedi ki: "Burası fasik olan Ebu Uhıyha'nın kabridir." Halid
b. Sa'd da dedi ki: "Allah'a yemin olsun ki, o (baban) Ebu Kuhafe gibi
yüceler yücesindedir." Bunun üzerine Nebî (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Ölülere
sövmeyiniz ki, bu vesileyle dinleri gazablanmış olurlar."
70-el-Harâitî, Mesaviu'l-Ahlâk isimli eserinde Muhammed
b. Ali'den şöyle rivayet eder: "Nebî (s.a.v.), Bedir'de öldürülen
müşriklere sövmeyi men etti ve dedi ki: "Sizin söyledikleriniz onlara
ulaşmaz. Ama siz dirilere eziyet etmiş olursunuz. Dikkat edin, kötü söz (ağız
çirkinliği) levmedilmiştir (ayıplanmıştır).
71-Hadis[3]: Buharı, Enes b. Malik'in şöyle dediğini rivayet eder:
"Rasulullah (s.a.v.)'ın şöyle buyurduğunu işittim: "Yüce Allah,
'kulumu iki sevgilisiyle belalandırıp (göz nurlanndan mahrum edip) da kulum
sabrederse, iki sevgilisi yerine ona cenneti veririm' buyurdu."
72-Sebep[4]: İbn Sa'd ve Beyhakî (Şuab'ında) Ebu Zılal tarikiyle,
Enes'ten şöyle rivayet ederler: Cebrail, Rasulullah (s.a.v.)'a geldi.
Rasulullah (s.a.v.)'in yanında da İbn Ümm-i Mektum vardı. Cebrail ona, "ne zaman gözlerini kaybettin" diye
sordu. O da, "çocukken" diye cevap verdi. Bunun üzerine Cebrail,
şöyle dedi:
"Allah Teala
buyurdu ki: "Kulumun gözlerini alırsam, onun cennetten başka bir karşılığı
yoktur."
73-Beyhakî, Hilal b. Süveyd'in şöyle dediğini rivayet
eder: O da Enes'ten şöyle işittiğini söyler: Bize Ümm-i Mektum geldi ve selam
verdi. (O arada Rasulullah (s.a.v.)) buyurdu ki: "Cebrail'in bana ne,
söylediğini size haber vereyim mi? Allah Teala buyuruyor ki: "İki gözünü
aldığım kimseye karşılık olarak cenneti vermem, üzerime bir haktır."
74- Beyhakî,
Enes'in şöyle dediğini rivayet ediyor: "Rasulullah
(s.a.v.) buyurdu ki: "Cebrail, bana Alemler'in Rabbi'nden
şu haberi ulaştırdı:
Allah Teala buyuruyor ki: "İki gözünü aldığım Kimseye vereceğim mükafat,
cennetimde ebedî kalması ve Vech-ı pâk"imi seyretmesidir."[5]
[1] Hadisin lafzı Tirmizî'ye aittir, 3/238,
Ahmed,
Müsned, 4/252,
[2] Birinci hadisin lafzı, îbn Sa'd'ın Tabakatı'na aittir;
4/15,
Hakim,
Müstedrek, 3/309,
Hakim,
Müstedrek, 3/329,
Ahmed,
Müsned, î/300.
İkinci
sebep: Bu hadisi İbn Sa'd, Tabakati'nda rivayet etmiştir, 4/16,
Hakim,
Müstedrek, 3/243.
[3] Buhari, Kitabu't-Tıb, 7/151, Tirmizî, Ebvabu'z-Zühd,
4/28, Ahmed, Müsned, 3/144, Darimî, Kitabu'r-Rekaik, 2/231.
[4] Hadisin senedinde, Ebu Zılal adıyla geçen Hilal b. Ebi
Malik'tir. Bunu İbn Sa'd, zayıf saymıştır, 4/151, İbn Hacer, Takribu't-Tehzib,
2/325.
[5] Celalü'd-Din Es-Suyûtî, Esbâbu Vurudi’l-Hadis Hadisler
ve Sebepleri, İhtar Yayıncılık: 114-117.