SAHİH-İ İBN-İ HİBBAN Zvd

BABLAR    KONULAR  -  NUMARALAR

KİTABU’L-EMARET

<< 829 >>

DEVAM: 7- Verilen Emri Dinleyip İtaat Etme Hakkında

 

(:-1545-:) Ubade b. es-Samit'in bildirdiğine göre, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

 

"Darlıkta ve bollukta, iyi günde kötü günde, başkaları sana tercih edilse de malını yiyip dövseler dahi ma'siyet olmadığı müddetçe (idareciyi) dinle ve ona itaat et."

 

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, ihsan 7/45 (4543), Ahmed (5/316, 318, 321), Buhari (7056, 7199), Müs!im 1709 (41, 42), Beğavi, Şerhu's-Sünnıe 10/46, 47 (2457), Beyhaki (8/145), Malik (5), Nesai (7/137, 138, 139, 140) ve İbn Mace (2866)

 

 

 

(:-1546-:) Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur.

 

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, ishsan 7/46,47 (4547) rivayet etmiştir

 

 

 

(:-1547-:) Ebu Zer der ki: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bana: "Allah, kendisine karşı gelmekten sakınan kimseye kurtuluş yolu sağlar, ona beklemediği yerden rızık verir ... "[Talak 2,3] ayetini uykum gelene kadar okudu ve:

 

"Ey Ebu Zer! Eğer insanların tümü bu ayete uyacak olsalardı bu onlara yeterdi" buyurdu. Daha sonra: "Ey Ebu Zer! Eğer seni Medine'den çıkaracak olsalar ne yapardın?" diye sorunca: "Yeryüzü geniştir. Mekke güvercinlerinden bir güvercin olurum" karşılığını verdim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Eğer seni Mekke'den çıkaracak olsalar ne yapardın?" diye sorduğunda ise: "Yeryüzü geniştir. Şam topraklarına ve mukaddes topraklara giderdim" cevabını verdim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Buradan da çıkarılacak olsan ne yapardın?" deyince: "Seni hak olarak gönderen'e yemin olsun ki! Kılıcımı alıp omzuma koyarım (giderim)" dedim. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Uzuvları kesik olan Habeşi bir idareciye itaat etmen bundan daha hayırlıdır" buyurdu.

 

- - -

Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/234 (6634),) Ahmed (178, 179), İbn Hibban, Sikat (4/390) ve Hakim, Müstedrek (2/492) rivayet etmişlerdit. Bakın: Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (5/23)

 

 

 

(:-1548-:) Ebu Harb b. Ebi'I-Esved el-Dueli der ki: Amcam, Ebu Zer'den şöyle bildirir:

 

Ben mescid'de yatarken Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem geldi ve beni ayağı ile dürtüp:

 

"Senin burada yattığını görüyorum" buyurdu. Bunun üzerine ben: "Ey Allah'ın Resulü! Uykuya yenik düştüm" cevabını verdim ...

 

--Hadis yukarıdaki (1548'deki) metinden daha kısa olarak devam ediyor.--

 

- - -

İsnadı zayıftır. Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/233 (6633) ve Ahmed (5/156)

 

 

 

(:-1549-:) Abdullah b. es-Samit der ki: Ebu Zer, Şam'dan Hz. Osman'ın yanına gelip: "Ey Mu'minlerin Emiri! Kapıyı aç ta insanlar yanına girsin. Beni Kur'an', okuyup ta boğazlarından aşağı inmeyen, dinden okun yaydan çıkması gibi geçenlerden ve okun gezine geri dönmeden dinine geri dönmeyen kavimlerden mi sandın? Onlar insanların en kötüsü olduğu gibi en kötü ahlaklısıdır. Nefsim elinde olan'a yemin olsun ki! Bana oturmamı emretsen kalkmam, kalkmamı emretsen ayaklarım beni taşıdığı müddetçe oturmam ve beni (sürüklenmek üzere) bir deveye bağlasan canımı kurtarmak için kendimi çözmem. Ta ki sen beni çözesin" dedi. Sonra Rebeze'ye gitmek için izin istedi ve Osman kendisine izin verince oraya gitti. O ara imam olan biri vardı. Müslümanlar:

 

"Ebu Zer geldi" deyince imam geri çekildi ve kendisine ileri geçmesini söyledi. Bunun üzerine Ebu Zer: "Dostum Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana:

 

«İdareci uzuvları kesik olan Habeşi biri olsa bile onu işit ve ona itaat et» diye üç şeyi vasiyette bulundu" dedi.

 

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, İhsan 7/581 (5933),3/109 (1715), sahih 2/228, 229 (513, 514), Müslim 142, 143, 240, 648 (1837, 2625), Tayalisi 2/166 (2615), Ahmed (5/149, 156, 161, 171), İbn Mace (2862, 3362), Beyhaki (3/88, 81155), Beğavi, Şerhu's-sünne (2/239), Buhari, el-Edebu'l Müfred (113), Darimi (2/108), Humeydi 1/76, 77 (139), Tirmizi (1834) ve Abdurrezzak 2/380 (3780, 3781)

 

 

 

(:-1550-:) Haris el-Eş'ari, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu bildirir:

 

"Allah Teala, Yahya b. Zekeriyya'ya şu beş şeyi yapmasını emrettiği gibi İsrailoğullarına da bunları yapmalarını söylemesini emretti. Hz. İsa ona:

 

''i\llah sana beş şeyi yapmanı ve İsrailoğullarına da bunları yapmalarını söylemeni emretti. Eğer sen söylemeyeceksen ben söylerim'' dedi. Yahya b. Zekeriyya insanları Beytu'l-Makdis'e topladı ve Beytu'l-Makdis dolunca etrafındaki yüksek yerlere oturdular ve onlara şöyle vaaz verdi:

 

"Allah Teala bana şu beş şeyi yapmamı emretti ve bunları sizin de yapmanızı söylememi emretti. Birincisi: "Allaha ibadet edip hiçbir şeyi ona ortak koşmamanızdır. Mesela: Bir kişi kendi malından olan altın veya gümüş ile bir köle satın alıyor ve ona: "İşte bu benim avlum, bu da işim" diyor. Köle de çalışıp kazancını efendisinden başkasına veriyor. Kendi kölesinin öyle olması hanginizin hoşuna gider? Allah sizi yarattı ve rızık verdi. Bunun için ona ibadet edin ve hiçbir şeyi ona ortak koşmayın. Size namazı da emrediyorum. Namaz kıldığınız zaman etrafınıza bakmayınız. Eğer kul namaz kılarken etrafına bakmazsa, Allah Teala onu kendi rahmetiyle karşılar. Size oruç tutmayı da emrediyorum. Bu da, kendisinde bir kese koku bulunan bir adama benzer. Etrafındaki topluluğun bu kokuyu hissetmesi de adamın hoşuna gider. Allah katında oruç, misk kokusundan daha güzeldir. Size sadaka vermeyi emrediyorum. Bu da, düşmanlar tarafından esir alınan ve elleri boynuna bağlanıp boynu vurulmak istenen kişiye benzer. O kişi esaretini çözmek için: "Kendi fidyemi versem kabul eder misiniz?" deyip onlara (malından) az ve çok olanı vermeye başlar. Size Allah'ı zikretmenizi emrediyorum. Peşinin izi sıra düşmanının gelmesinden dolayı korunmak için sağlam bir kaleye sığınan kişi gibi, kul da ancakAllah'ın zikri ile nefsini şeytandan korur."

 

Sonra Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle devam etti: "Ben de Allah'ın bana emretmiş olduğu beş şeyi emrediyorum: Cemaate katılmayı, dinlemeyi, itaat etmeyi, hicret etmeyi ve Allah yolunda cihad etmeyi. Cemaatten bir karış ayrılan kişi, cemaate geri dönene kadar İslam bağını boynundan çıkarmış olur. Cahiliye adeclerinde olduğu gibi insanlara. seslenen kişiler Cehennem odunu olacaktır." Bir adam:

 

"Ey Allah'ın Resulü! Oruç tutup namaz kılıyor olsa bile mi?" deyince, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:

 

"Oruç tutsa da, namaz kılsa da öyledir. Allah Teala nasıl size: «Müslümanlar, Müminler ve Allah'ın kulları» demişse siz de birbirinizi buna uygun bir şekilde çağırın" buyurdu.'

 

- - -

İsnadı sahihtir. Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/43 (6200) rivayet etmiştir.