DEVAM: 7- Verilen Emri Dinleyip
İtaat Etme Hakkında
(:-1545-:) Ubade b. es-Samit'in bildirdiğine göre, Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Darlıkta ve bollukta,
iyi günde kötü günde, başkaları sana tercih edilse de malını yiyip dövseler
dahi ma'siyet olmadığı müddetçe (idareciyi) dinle ve ona itaat et."
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, ihsan 7/45 (4543), Ahmed (5/316, 318, 321), Buhari (7056, 7199),
Müs!im 1709 (41, 42), Beğavi, Şerhu's-Sünnıe 10/46, 47 (2457), Beyhaki (8/145),
Malik (5), Nesai (7/137, 138, 139, 140) ve İbn Mace (2866)
(:-1546-:) Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet olunmuştur.
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, ishsan 7/46,47 (4547) rivayet etmiştir
(:-1547-:) Ebu Zer der ki: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem,
bana: "Allah, kendisine karşı gelmekten sakınan kimseye kurtuluş yolu
sağlar, ona beklemediği yerden rızık verir ... "[Talak 2,3] ayetini uykum
gelene kadar okudu ve:
"Ey Ebu Zer! Eğer
insanların tümü bu ayete uyacak olsalardı bu onlara yeterdi" buyurdu. Daha
sonra: "Ey Ebu Zer! Eğer seni Medine'den çıkaracak olsalar ne
yapardın?" diye sorunca: "Yeryüzü geniştir. Mekke güvercinlerinden
bir güvercin olurum" karşılığını verdim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem:
"Eğer seni
Mekke'den çıkaracak olsalar ne yapardın?" diye sorduğunda ise:
"Yeryüzü geniştir. Şam topraklarına ve mukaddes topraklara giderdim"
cevabını verdim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Buradan da
çıkarılacak olsan ne yapardın?" deyince: "Seni hak olarak gönderen'e
yemin olsun ki! Kılıcımı alıp omzuma koyarım (giderim)" dedim. Bunun
üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Uzuvları kesik olan
Habeşi bir idareciye itaat etmen bundan daha hayırlıdır" buyurdu.
- - -
Hadisi İbn Hibban,
İhsan 8/234 (6634),) Ahmed (178, 179), İbn Hibban, Sikat (4/390) ve Hakim,
Müstedrek (2/492) rivayet etmişlerdit. Bakın: Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (5/23)
(:-1548-:) Ebu Harb b. Ebi'I-Esved el-Dueli der ki: Amcam, Ebu Zer'den
şöyle bildirir:
Ben mescid'de yatarken
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem geldi ve beni ayağı ile dürtüp:
"Senin burada
yattığını görüyorum" buyurdu. Bunun üzerine ben: "Ey Allah'ın Resulü!
Uykuya yenik düştüm" cevabını verdim ...
--Hadis yukarıdaki
(1548'deki) metinden daha kısa olarak devam ediyor.--
- - -
İsnadı zayıftır.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/233 (6633) ve Ahmed (5/156)
(:-1549-:) Abdullah b. es-Samit der ki: Ebu Zer, Şam'dan Hz. Osman'ın
yanına gelip: "Ey Mu'minlerin Emiri! Kapıyı aç ta insanlar yanına girsin.
Beni Kur'an', okuyup ta boğazlarından aşağı inmeyen, dinden okun yaydan çıkması
gibi geçenlerden ve okun gezine geri dönmeden dinine geri dönmeyen kavimlerden
mi sandın? Onlar insanların en kötüsü olduğu gibi en kötü ahlaklısıdır. Nefsim
elinde olan'a yemin olsun ki! Bana oturmamı emretsen kalkmam, kalkmamı emretsen
ayaklarım beni taşıdığı müddetçe oturmam ve beni (sürüklenmek üzere) bir deveye
bağlasan canımı kurtarmak için kendimi çözmem. Ta ki sen beni çözesin"
dedi. Sonra Rebeze'ye gitmek için izin istedi ve Osman kendisine izin verince
oraya gitti. O ara imam olan biri vardı. Müslümanlar:
"Ebu Zer
geldi" deyince imam geri çekildi ve kendisine ileri geçmesini söyledi.
Bunun üzerine Ebu Zer: "Dostum Sallallahu Aleyhi ve Sellem bana:
«İdareci uzuvları kesik
olan Habeşi biri olsa bile onu işit ve ona itaat et» diye üç şeyi vasiyette
bulundu" dedi.
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 7/581 (5933),3/109 (1715), sahih 2/228, 229 (513,
514), Müslim 142, 143, 240, 648 (1837, 2625), Tayalisi 2/166 (2615), Ahmed
(5/149, 156, 161, 171), İbn Mace (2862, 3362), Beyhaki (3/88, 81155), Beğavi,
Şerhu's-sünne (2/239), Buhari, el-Edebu'l Müfred (113), Darimi (2/108), Humeydi
1/76, 77 (139), Tirmizi (1834) ve Abdurrezzak 2/380 (3780, 3781)
(:-1550-:) Haris el-Eş'ari, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in
şöyle buyurduğunu bildirir:
"Allah Teala, Yahya
b. Zekeriyya'ya şu beş şeyi yapmasını emrettiği gibi İsrailoğullarına da
bunları yapmalarını söylemesini emretti. Hz. İsa ona:
''i\llah sana beş şeyi
yapmanı ve İsrailoğullarına da bunları yapmalarını söylemeni emretti. Eğer sen
söylemeyeceksen ben söylerim'' dedi. Yahya b. Zekeriyya insanları
Beytu'l-Makdis'e topladı ve Beytu'l-Makdis dolunca etrafındaki yüksek yerlere
oturdular ve onlara şöyle vaaz verdi:
"Allah Teala bana
şu beş şeyi yapmamı emretti ve bunları sizin de yapmanızı söylememi emretti. Birincisi:
"Allaha ibadet edip hiçbir şeyi ona ortak koşmamanızdır. Mesela: Bir kişi
kendi malından olan altın veya gümüş ile bir köle satın alıyor ve ona:
"İşte bu benim avlum, bu da işim" diyor. Köle de çalışıp kazancını
efendisinden başkasına veriyor. Kendi kölesinin öyle olması hanginizin hoşuna
gider? Allah sizi yarattı ve rızık verdi. Bunun için ona ibadet edin ve hiçbir
şeyi ona ortak koşmayın. Size namazı da emrediyorum. Namaz kıldığınız zaman
etrafınıza bakmayınız. Eğer kul namaz kılarken etrafına bakmazsa, Allah Teala
onu kendi rahmetiyle karşılar. Size oruç tutmayı da emrediyorum. Bu da,
kendisinde bir kese koku bulunan bir adama benzer. Etrafındaki topluluğun bu
kokuyu hissetmesi de adamın hoşuna gider. Allah katında oruç, misk kokusundan
daha güzeldir. Size sadaka vermeyi emrediyorum. Bu da, düşmanlar tarafından
esir alınan ve elleri boynuna bağlanıp boynu vurulmak istenen kişiye benzer. O
kişi esaretini çözmek için: "Kendi fidyemi versem kabul eder
misiniz?" deyip onlara (malından) az ve çok olanı vermeye başlar. Size
Allah'ı zikretmenizi emrediyorum. Peşinin izi sıra düşmanının gelmesinden
dolayı korunmak için sağlam bir kaleye sığınan kişi gibi, kul da ancakAllah'ın
zikri ile nefsini şeytandan korur."
Sonra Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle devam etti: "Ben de Allah'ın bana
emretmiş olduğu beş şeyi emrediyorum: Cemaate katılmayı, dinlemeyi, itaat
etmeyi, hicret etmeyi ve Allah yolunda cihad etmeyi. Cemaatten bir karış
ayrılan kişi, cemaate geri dönene kadar İslam bağını boynundan çıkarmış olur.
Cahiliye adeclerinde olduğu gibi insanlara. seslenen kişiler Cehennem odunu
olacaktır." Bir adam:
"Ey Allah'ın
Resulü! Oruç tutup namaz kılıyor olsa bile mi?" deyince, Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Oruç tutsa da,
namaz kılsa da öyledir. Allah Teala nasıl size: «Müslümanlar, Müminler ve
Allah'ın kulları» demişse siz de birbirinizi buna uygun bir şekilde
çağırın" buyurdu.'
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/43 (6200) rivayet etmiştir.