DEVAM: 2- Ömer b.
el-Hattab'ın Fazileti
(:-2190-:) Ebu Rafi' anlatıyor: Ebu Lu'lue, Muğlre b. Şu'be'nin yanında
bir köle ve el değirmeni yapan biriydi. Muğlre, Ebu Lu'lue'nin günde dört
dirheme karşılık dışarıda çalışmasına izin verirdi. Ebu Lu'lue, Ömer b.
el-Hattab'la karşılaştı ve:
"Ey mu'minlerin
emiri! Muğire benden aldığı ücreti arttırdı. Onunla konuşsan da biraz yükümü
hafifletse" deyince, Ömer ona:
"Allah'tan kork ve
efendine iyilikte bulun" karşılığını verdi. Bunun üzerine köle kızdı ve:
"Adaletin benden
başka herkese işledi" deyip onu öldürmeye karar verdi. iki başlı zehirli
bir hançer yaptı. Hürmüzan'ın yanına varıp: "Bu hançeri nasıl
görüyorsun?" diye sorunca, Hürmüzan:
"Eğer bununla
birine vurursan mutlaka onu öldürürsün" cevabını verdi.
Ebu Lu'lue, Ömer'e karşı
fırsat kollamaya başladı. Sabah namazına geldi ve Ömer'in arkasında namaza
durdu. Ömer de kamet getirildiğinde:
"Safları düzgün
yapın!" derdi. Yine her zaman dediği gibi dedi ve tekbir getirdi. Ebu
Lu'lue gelip onu omzundan ve böğründen bıçakladı. Ömer'in düşmesi üzerine bu
kişi hançeriyle onbir kişiyi daha yaraladı. Bu onbir kişiden yedisi öldü. Ömer
de kendi evine götürüldü.
Güneş çıkmak üzereydi ve
insanlar bağrışıyordu. Abdurrahman b. Avf: "Ey insanlar! Namaz
namaz!" diye seslenmeye başladı. Bunun üzerine halk namaz için koşmaya
başladı. Abdurrahman b. Avf imam oldu ve Kur'an'ın en kısa iki suresi ile
namazı kıldırdı. Namazı bitirdikten sonra Ömer'e doğru döndü. Ömer yarasının
nerede ve ne kadar olduğunu anlamak için içecek istediğinde kendisine şıra
verildi. Onu içti, ancak yaradan akanın kan mı şıra mı olduğunu anlayamadı. Bu
sefer süt istedi ve içtiğinde yarasından sütün aktığını gördü. Arkadaşları:
"Ey Mu'minlerin
emıri! Sende bir sorun yoktur" deyince: "Eğer öldürülmek sorun ise
bilin ki ben öldürüldüm" karşılığını verdi.
Yine arkadaşları onu
överek: "Ey mu'minlerin emiri! Allah seni hayırlarla mükafatlandırsın. Sen
şöyle şöyle (güzellikler) yapar idin" deyip gitmeye başladılar. Onlar
çıkınca başka bir topluluk gelip onu methediyor ve aynı şeyleri söylüyorlardı.
Ömer: "vallahi
sizin dediğiniz gibi değil de dünyadan yetecek kadar amelle ne fazla, ne de
eksiğim olmadan gitmek isterdim. Yeter ki Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ile arkadaş olayım" dedi. Başının yanında duran, ailesindenmiş gibi
kendilerine karışan ve kendisine Kur'an okuyan Abdullah b. Abbas şöyle dedi:
"Hayır, vallahi sen
dünyadan sana yetecek kadar amelle gitmeyeceksin. Sen ki Resulullah'a
Sallallahu Aleyhi ve Sellem sahabelik ettin. Sahabelik ederken de hiç kimseden
razı olamadığı kadar senden razı idi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem senden
razı bir şekilde vefat edene kadar sen onun için şöyle idin, böyle idin. Sonra
sen Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in halifesiyle (Ebu Bekir'le) de
arkadaşlık ettin. Sen onun emirlerini yerine getirirdin. Sen onun için de şöyle
idin, böyle idin. Sonra sen halifeliği aldın ey mu'minlerim emiri! Sen önceki
idarecilerin en hayırlısıydın. Sen şöyle yapardın ve böyle yapardın ... "
Ömer, ibn Abbas'ın
dedikleriyle rahatlıyor ve: "Bana bunları bir daha anlat" diyordu.
ibn Abbas'ın kendisine aynı şeyleri tekrar etmesi üzerine, Ömer b. el-Hattab:
"Vallahi
yeryüzündeki her şey altın ve gümüş olsa mahşerin şiddetinden kurtulmak için
onları Allah yolunda hibe ederdim. Osman, Ali b. Ebi Talib, Talha b.
Ubeydillah, Zübeyr b. el-Avvam, Abdurrahman b. Avf ve Sa'd b. Vakkas'tan olmak
üzere altı kişilik bir şura kuruyorum" dedi. Abdullah b. Ömer'i de şuraya
katıp ancak halife olmayacağını söyledi ve onlara (halifenin seçilmesi için) üç
gün mühlet verdi. Suheyb'e de halka namaz kıldırmasını emretti. Allah'ın rahmeti
üzerine olsun.'
- - -
İsnadı sahihtir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 9/25, 27 (6866), Ebu Ya'la 5/116, 118 (2731) ve
Taberi, et-Tarih (4/190, 193)
(:-2191-:) Şa'bi anlatıyor: Hz. Ömer yaralandığı zaman ibn Abbas yanına
girdi ve:
"Ey mu'minlerim emiri!
Müjdeler olsun sana. insanlar küfürde iken sen Müslüman olup Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanında bulundun. insanlar Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'i savaşta bıraktıkları vakit sen onunla beraber savaştın.
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem senden razı bir şekilde vefat etti.
Senin hilafetin zamanında iki kişi bile ihtilafa düşmedi ve şehit olarak
ölüyorsun" dedi. Ömer, ibn Abbas'a:
"Bana bunları bir
daha anlat" dedi. ibn Abbas'ın kendisine aynı şeyleri tekrar etmesi
üzerine, Ömer b. el-Hattab: "Asıl aldanan sizin aldatacağınız kişidir.
vallahi (yer)yüzündeki her şey altın ve gümüş olsa mahşerin şiddetinden
kurtulmak için onları Allah yolunda hibe ederdim" dedi.
- - -
İsnadı hasendir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 9/20 (6852)