SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU İKAMETİ’S-SALAT

<< 1243 >>

DEVAM: 145- SABAH NAMAZINDAKİ KUNUT HAKKINDA GELEN (HADİSLER) BABI

 

حَدَّثَنَا نصر بْن علي الجهضمي. حَدَّثَنَا يزيد بْن زريع. حَدَّثَنَا هشام، عَن قتادة، عَن أَنَس بْن مَالِك؛

 - أن رَسُول اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسلَّمْ، كان يقنت في صلاة الصبح. يدعو على حي من أحياء العرب، شهراً. ثم ترك.

 

Enes bin Malik (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), sabah namazında bir ay Kunut (duasını) okuyup (onda) Arap topluluklarından bir topluluğa beddua ediyordu. Sonra bıraktı.

 

 

Diğer tahric: Müslim, Ebu Davud, Nesai, Ahmed ve Beyhaki

 

AÇIKLAMA: Ebu Davud'un rivayetinde Enes (r.a.) şöyle demiştir; "Nebi (s.a.v.) bir ay Kunut okudu sonra terketti"

 

EI-Menhel yazarı şöyle der; "Farz namazlarda bir ara okunmuş olan Kunut'un sonradan neshedildiğini söyliyen Hanefi alimleri bu hadisi de delil göstermişlerdir. Lakin Kunut'un neshedildiğiIie delalet etmez. Çünkü hadiste anılan ayda Nebi (s.a.v.), Arap topluluklarından bir topluluk aleyhinde beddua etmiş. sonra beddua etmeyi terketmiştir. Hadisten kasdedilen mana Nebi (s.a.v.)'in müşriklere beddua etmeyi bırakmasıdır. Yoksa, Kunut okumayı tamamen bırakması değildir."

 

Bu duruma göre hadisin: ثم ترك ‘sonra terketti’ cümlesinin manası: "Sonra beddua etmeyi bıraktı." demektir.  Hakim ve Darekutni'nin müteaddit yollarla yaptıkları rivayetlere göre Enes (r.a.) şöyle demiştir:

 

"Nebi (s.a.v.), bir ay Kunut okuyup müşriklere beddua etti. Sonra bıraktı. Sabah namazında ise dünyadan ayrılıncaya kadar Kunut okumaya devam etti."

 

Sabah namazında Kunut okunmaz diyen Hanefi alimleri buraya mealini aldığım ve Hakim ile Darekutni'nin rivayet ettikleri hadisin senedIerinin zayıf olduğunu söylemişler ve babımızda geçen yukarıdaki hadisin ثم ترك cümlesini zahir olan ‘sonra terketti’ manasına göre kabul etmişlerdir. Yani Nebi (s.a.v.) sonradan Kunut okumayı terketti.

 

Nebi (s.a.v.)'in farz namazlarda Kunut okuması ile ilgili olarak Enes (r.a.)'den müteaddit ve muhtelif rivayetler mevcuttur. Bazı rivayetlere göre Nebi (s.a.v.) vefat ediriceye kadar sabah namazında Kunut okumaya devam etmiş, diğer bazı rivayetlere göre yalnız bir ay Kunut okumuştur. Bu nedenle Hafız, et-Telhis'de: Enes (r.a.)'den Kunut'la ilgili yapılan rivayetler muhteliftir.' Bunları delil göstermemek gerekir, demiştir.

 

EI-Hediy yazarı ise: Enes (r.a.)'den rivayet edilen hadislerin tümü sahihtir. Aralarında ihtilaf yoktur. Kunut'un bir ay okunduğuna dair rivayetlerden maksat, bazı müşriklere yapılan bedduanın bir ay sürdüğü ve sonra, terkedİldiğini belirtmektir. Nebi (s.a.v.)'in dünyadan ayrılıncaya kadar Kunut'a devam ettiğine dair riyayetler ise rüku'dan kalkınca Nebi (s.a.v.)'in hamd, sena zikir ve duada bulunduğunu ifade ederler, demiştir.

 

Hadiste geçen "Hayy" kelimesi topluluk ve cemaat demektir. Bunun çoğulu ''Ahya'' dır.

Nebi (s.a.v.)'in bir ay süre ile aleyhIerinde beddua. ettiği Arap topluluğunun kimler olduğu ve beddua'ya sebep olan olay Buhari'nin yine Enes (r.a.)'den rivayet ettiği şu mealdeki hadisten anlaşılıyor;

 

(Beni Süleyman kabilesinin birer kolu olan) Ri'l. Zekvan ve Useyye, kendi düşmanlarına karşı Nebi (s.a.v.)'den yardım istediler. Nebi (s.a.v.) de, 'zamanlarının (Kur'an) okuyucuları' diye adlandırdığımız yetmiş kişilik Ensarileri onların yardımına gönderdi. Bu sahabiler. gündüz oduI). toplayıp rızıklarını temin ederler. geceleyin de ibadetle meşgul olurlardı. bu zatlar gidip nihayet Maune kuyusunun yanına varınca. yardıma çağıran söz konusu müşrikler bunları haince katledip büyük zulüm ettiler. Acı haberi duyan Nebi (s.a.v.) bir .ıy süre ile sabah namazında Ri'l. Zekvan. Usayya ve Beni Lihyan topluluklarına beddua etti. Enes (r.a.) demiştir ki: Biz (şehid edilen) bu sahabiler hakkında inen:

 

«Bizim Rabbimize kavuştuğumuzu, O'nun bizden razı olduğunu ve bizi memnun ettiğini bizden. kavmimize tebliğ ediniz.» ayeti okuduk. Sonra bu ayet neshedildi. Kunut duasının okunmasına başlamaya bu olay sebep oldu."

 

SABAH NAMAZINDA KUNUT OKUNUP OKUNMIYACAĞI HUSUSUNDAKİ DÖRT MEZHEB'İN GÖRÜŞÜ:

 

Bu hususta geniş izahat 117 ve 120 nolu bablarda verilmiştir. Burada özetle şunu ifade edeyim;

 

1- Ebu Hanife, Ahmed ve diğer bazı alimlere göre sabah namazında Kunut yoktur.

2- Şafii'ye göre sabah namazının ikinci rek'atında rüku'dan sonra Kunut okumak sünnettir.

3- Malik'e göre rüku'dan önce Kunut okunur.

 

Bu zatların hepsinin delilleri malumdur. Hadis kitablarının şerhlerinde uzun uzadıya anlatılmıştır.

 

Müslümanların başına bir musibet geldiğinde, ilim ehlinin ekserisince bütün vakit namazlarında Kunut okumak meşrudur. Musibet olmadığında öğle, ikindi, akşam ve yatsı farzlarında Kunut okunmaması hususunda ittifak vardır. Musibet yokken sabah namazında Kunut okunup okunmayacağı hususundaki ihtilaf ise yukarıda zikredilmiştir.