SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’Ş-ŞUF’A

<< 2496 >>

DEVAM: 2- KOMŞULUK SEBEBİYLE OLAN ŞUF'A BABI

 

حدثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ . ثنا أَبُو أُسامَةَ عَن حُسَيْنٍ المُعَلِّمِ، عَنْ عَمْرِو ابْنِ شُعَيْبٍ، عَنِ عَمْرِو بْنِ الشَّرِيجِ بْنِ سُوَيْدٍ، عَنْ أَبِيهِ شَرِيد بْنِ سُوَيْدِ؛ قَالَ: قُلْتُ يَا رَسُولَ اللهِّ أَرْضٌ لَيْسَ فِيهَا لأَحَدٍ قِسْمٌ، وَلاشِركٌ إِلاَّ الجِوَارُ؟ قَالَ: ((الجَارُ أَحقُّ بِسَقَبِهِ)).

 

Şerîd bin Süveyd (r.a.)'den: Ben; Yâ Eesûlallah! Bir arazi (var) dır. Onda hiç kimsenin hissesi yoktur. Ancak komşuluk (hakkı) vardır (yâni bunda şuf'a hakkı var mı?) dedim. O: «Komşu, sekabine (yâni bitişiğindeki akara) öncelikle hak sahibidir,» buyurdu.