44- Satıcı ile
Müşterinin ihtilafa Düşmesi
1. Abdullah b. Mes'ud
- - (-)
15689 (1)- Abdulmelik b.
Umeyr der ki: İki adamın bir mal konusunda Ebu Ubeyde b. Abdullah b. Mes'üd'un
huzurunda davalaşmasına şahit oldum. Adamın biri: "Malı şu kadar satın
aldım" derken, diğeri: "Hayır, ben şu kadara sattım" diyordu.
Ebu Ubeyde ise şu karşılığı verdi:
Zamanında Abdullah b.
Mes'üd'a da böylesi bir dava getirilmişti. Bu davada (babam) Abdullah şöyle
dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e böylesi bir dava
taşındı. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) satıcıdan iddiasına yönelik
yemin etmesini istedi. Yeminden sonra da alıcı malı alıp almaması konusunda
muhayyer bırakıldı."
[Hasen]
Diğer tahric: Nesai
(7/303) rivayet etti.
15690 (2)- Başka bir
kanalla bu hadisin aynısı nakledilmiştir.
[Zayıf]
Diğer tahric: Ebu Davud
(3/305) ve İbn Mace (2/9) rivayet ettiler.
15691 (3)- İbn Mes'üd
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: ''Satıcı ile müşteri
anlaşmazlığa düştüğü zaman satıcının sözüne itibar edilir. Müşteri de malı alıp
almama konusunda muhayyer bırakılır'' buyurduğunu işittim.
[Zayıf]
Diğer tahric: Beyhaki
(5/332) rivayet etti.
15692 (4)- Abdullah b.
Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: ''Satıcı ile müşteri anlaşmazlığa düştüğü zamanı tarafların
ellerinde herhangi bir kanıt yoksa satıcının sözüne itibar edilir veya müşteri
malı, satıcı da parayı iade eder.''
[Hasen]
Diğer tahric: Tayalisi
(399), Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (10365) ve Beyhaki (5/333) rivayet
ettiler.
15693 (5)- Abdullah'ın
bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
''Satıcı ile müşteri bir konuda ihtilafa düştüğü zaman satılan mal henüz
aynıyla duruyorsa, satıcının sözüne itibar edilir veya müşteri malı, satıcı da
parayı iade eder. ''
[Hasen]
15694 (6)- Kasım der ki:
Abdullah (b. Mes'ud) ile Eş'as (satın alınan köleler konusunda) anlaşmazlığa
düştüler. Biri (Eş'as): "Ben on bin dirheme almıştım" derken, diğeri
(İbn Mes'ud): "Ben yirmi bin dirheme satmıştım" diyordu. İbn Mes'ud:
"Aramızda birini hakem yap" deyince, Eş'as: "Hakem sen ol"
karşılığını verdi. Bunun üzerine İbn Mes'ud şöyle dedi: "O zaman
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in verdiği gibi hüküm veriyorum. Zira
böylesi bir davada Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Satıcı ile müşteri
anlaşmazlığa düştüğü zamanı tarafların ellerinde herhangi bir kanıt yoksa
satıcının sözüne itibar edilir veya alışverişi feshederler'' buyurdu."
[Hasen]