1- Lukatanın Adabı ve
Ahkamı
1. Zeyd b. Halid
- - (-)
16253 (1)- Zeyd b. Halid
el-Cüheni der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e buluntu malın
durumu sorulunca: ''Onu bir yıl boyunca tanıtıp ilan et. Eğer tanıyan çıkarsa
onu ona ver. Aksi halde malın olduğu torbayı, bağını ve (paranın) adedini
tespit edip öğren ve kullani sonra sahibi gelirse ödersin.''
[Sahih]
Diğer tahric: Bu kanalla.
Müslim 3/1349 (1722);Ebu Davud 2/135 (1705), Tirmizi 3/646 (1373 "hasen
sahih"), Ibn Mace 2/838 (2506) ve Beyhaki 185) rivayet ettiler.
16254 (2)- Zeyd b. Halid
el-Cüheni der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e buluntu devenin
durumu sorulunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızgınlıktan yanakları
kızardı ve: ''Ondan sana ne? Onun sağlam ayakları ve yeteri kadar suyu vardır.
Sahibi gelene kadar su başına gelıp içerı ağaçlardan da yer'' buyurdu. Buluntu
koyunun durumu sorulunca ise: ''Onu alı o ya senin, ya kardeşinin veya
kurdundur'' cevabını verdi. Buluntu malın (paranın) durumu sorulunca ise:
"Malın içinde bulunduğu keseyi ve kesenin bağını iyice belle. Bunu bir yıl
boyunca ilan et, eğer sahibi gelirse, parayı ona ver. Gelmezse onu kendi malına
kat'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari (5292) rivayet etti.
16255 (3)- Zeyd b. Halid
el-Cüheni'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kayıp
bir hayvanı evine kapatıp onu ilan etmeyen, sapmış demektir'' buyurdu.
Diğer tahric: Müslim
(4531) rivayet etti. 16440'ta tekrar edecektir.
16256 (4)- Halid b. Zeyd
b. Halid el-Cüheni, babası Zeyd b. Halid elCühenl'den bildiriyor: Zeyd veya bir
adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e çobanın kaybettiği koyunun hükmünü sorunca: ''O, ya senin veya
kurdundur'' cevabını verdi. Zeyd: "Ey Allah'ın Resulü! Bulduğum yitik deve
hakkında ne dersin?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Yeteri kadar suyu ve sağlam ayakları varsa ve ağaç
yapraklarından da yiyorsa ondan sana ne!'' buyurdu. -Ma'mer der ki: Başkasının
da şöyle dediğini duydum:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Hayvan belki yurdunu hatırlayıp geri döner'' buyurdu.-
Sonra Ma'mer hadise geri döndü: Zeyd: "Ey Allah'ın Resulü! Bulduğum para
konusunda ne dersin?" diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Paranın içinde bulunduğu kabı, keseyi ve miktarını iyice belle. Bunu
bir yıl boyunca tanıtıp ilan et, eğer sahibi gelirse, parayı ona ver. Gelmezse
para senindir, ondan faydalan'' veya buna benzer bir şey söyledi.
[Hasen]
16257 (5)- Zeyd b. Halid
el-Cüheni der ki: Bir bedevi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e buluntu
bir malla gelince, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl
tanıtıp ilan et. Sonra malın kabını (torbasını) ve bağını iyice belle. Biri
gelip onu sana tarif ederse (ve malın kendisine ait olduğunu söylerse) malı ona
ver. Yoksa malı kullan'' buyurdu. Bedevi: "Ey Allah'ın Resulü! Yitik
koyunun hükmü nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem):
''O; ya senin, ya
kardeşinin veya kurdun'' cevabını verdi. Bedevi: "Ey Allah'ın Resulü!
Yitik devenin hükmü nedir?" iye sorunca ise Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in kızgınlıktan yüzünün rengi değişti ve şöyle cevap verdi: ''Ondan
sana ne! Onun sağlam ayakları, yeteri kadar suyu vardır ve o, su başına gidiyor
ağaçlardan yiyor. ''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(91, 2372, 2427-29, 2436, 2438), Müslim (4519-21), Ebu Davud (1704-8), Tirmizi
(1378) ve Malik 21757 (46) rivayet ettiler.
16258 (6)- Zeyd b. Halid
el-Cüheni bildiriyor: ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e buluntu malın
hükmü sorulunca: ''Onu bir yıl tanıtıp ilan et. Eğer sahibi gelirse onu ver.
Gelmezse, malın kabını ve bağını iyice belle, sonra o malı kullan. Eğer (daha
sonra) sahibi gelirse, malını ona ver'' buyurdu.
[Sahih]
2. İyad b. Himar
- - (-)
16259 (1)- İyad b.
Himar'ın bildirdiğine göre ResululIah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Kim yitik bir mal bulursa, bunu bulduğuna dair dürüst iki kişiyi
şahit tutsun. Bulduğu malın torbasını ve bağını iyi bellesin. Eğer sahibi
çıkarsa, bu malı gizlemesin. Çünkü sahibi onu almakta herkesten daha çok hak
sahibidir. Sahibi çıkmazsa da Allah'ın malıdır ve onu dilediğine verir. ''
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud,
lukata 2/136 (1709), İbn Mace, lukata 2/837 (2505) ve İbn Ebi Şeybe, buyu 6/456
(1683) rivayet ettiler.
16260 (2)- İyad b.
Himar'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Kim yitik bir mal bulursa, bunu bulduğuna dair dürüst bir veya iki- kişiyi
şahit tutsun. Sonrasında bulduğu malı gizlemesin ve değiştirmesin. Şayet sahibi
çıkarsa onu almakta herkesten daha çok hak sahibidir. Sahibi çıkmazsa da
Allah'ın malıdır ve onu dilediğine verir.''
[Sahih]
16261 (3)- İyad b.
Himar'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Kim yitik bir mal bulursa, bunu bulduğuna dair dürüst iki veya bir-
kişiyi şahit tutsun -sayıda şüphe eden Halid'dir-. Sonrasında bulduğu malı
gizlemesin ve değiştirmesin. Şayet sahibi çıkarsa onu almakta herkesten daha
çok hak sahibidir. Sahibi çıkmazsa da Allah'ın malıdır ve onu dilediğine
verir.''
[Sahih]
3. Ya'la b. Murre
- - (-)
16262- Ya'la b.
Murre'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: ''Bir dirhemı bir ip gibi basit bir şeyi bulanı bunu üç gün tanıtıp
ilan etsin. Eğer bulduğu şey bunlardan daha değerliyse, altı gün ilan etsin.''
[Zayıf]
Diğer tahric: Beyhaki
(6/195) rivayet etti.
Heysemi (4/169) der ki:
"Hadisi; Abdillah b. Ya'la kanalıyla rivayet etmiştir. Eğer bu kişi, Amr
ise onu tanımıyorum. Ömer ise o zayıf biridir."
4. Süveyd b. Gafele
- - (-)
16263 (1)- Suveyd b.
Gafele anlatıyor: Zeyd b. Sühan ve Selman b. Rabia ile beraber çıkıp Uzeyb'e
vardığımızda bir kamçı buldum. İkisi de bana:
"Onu (alma)
bırak!" dediler, ama ben kabul etmedim. Medine'ye gelince Ubey b. Ka'b'ı
bulup olanları anlattım. Bana şöyle karşılık verdi: Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) zamanında yüz dinar bulmuştum. Bunu kendisine sorduğumda: ''Onu bir
yıl tanıtıp ilan et'' buyurdu. Bu parayı bir yıl ilan ettim, ama sahibi
çıkmadı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Paranın miktarını,
torbasını ve bağını iyice belle, sonra bir yıl daha ilan et. Eğer sahibi
gelirse ona ver, gelmezse malın gibidir.'' Bu, Veki'nin lafzıdır. İbn Numeyr'in
rivayeti ise şu şekildedir:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Onu tanıtıp ilan et'' buyurunca, bir yıl ilan ettikten
sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldim. Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yine: ''Onu tanıtıp ilan et'' buyurunca, bir yıl ilan
ettikten sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldim. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine:
''Onu tanıtıp ilan et''
buyurunca, bir yıl ilan ettikten sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e geldim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Paranın
miktarını, torbasını ve bağını iyice belle. Eğer biri gelip, paranın miktarını,
torbanın ve bağının özelliklerini bilirse parayı adama ver. Yoksa bu parayı sen
kullan.''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(2426, 2437), Müslim (4527-29), Ebu Davud (1701-3), İbn Mace (2506), Tirmizi
(1374) ve Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (5790-4) rivayet ettiler.
16264 (2)-Z Suveyd b.
Gafele anlatıyor: Zeyd b. Sühan ve Selman Rabia ile beraber gazveye çıktığımda
bir kamçı bulunca onu aldım. Bana: "Onu at!" dediklerinde ise:
"Hayır, onu tanıtıp ilan ederim, sahibini bulursam (ona teslim edeceğim)
yoksa ondan kendim yararlanacağım" dedim. Onlar böyle yapmamı kabul
etmeyip kamçıyı atmamı istediler, ben de atmayı reddettim. Sonra hac farizasını
eda edip Medine'ye uğradım ve Ubey b. Ka'b'ı bulup kamçı hakkında onların bana
dediğini ve benim tavrımı kendisine anlattım. Ubey şöyle karşılık verdi:
Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) zamanında yüz dinar bulmuştum.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e gidip sorduğumda: ''Onu bir yıl tanıtıp ilan et'' buyurdu.
Bu parayı bir yıl ilan ettim, ama sahibi çıkmadı. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Sahibini bulamadım" dedim. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç defa: ''Onu bir yıl tanıtıp ilan et'' buyurdu.
-Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu Ubey'e bir yılda mı yoksa üç yılda
mı söyledi bilmiyorum. Dördüncüde ise şöyle buyurdu:- "Paranın miktarını,
torbasını ve bağını iyice belle, sonra bir yıl daha ilan et. Eğer sahibi
gelirse ona ver, gelmezse onu sen kullan.'' Bu, Yahya b. Said'in rivayetinin
lafzıdır. Muhammed b. Cafer ise rivayetinde şu ilaveyi yapmıştır: "Daha
sonra onunla karşılaştım, bana: ''Onu bir yıl tanıtıp ilan et'' sözünü üç yılda
(birer defa) mı yoksa bir yılda (üç defa) mı söyledi bilmiyorum."
[Sahih]
16265 (3)-Z Süveyd b.
Gafele der ki: Hac farizasını yerine getirirken bir kamçı bulunca onu aldım.
Oradakiler: "Bunu alıyor musun? Bu kamçı bir müslümanın olabilir"
dediler. Ben: "Bunu alıp kullanmam, kurdun yemesinden daha hayırlı değil
mi?" karşılığını verip Ubey b. Ka'b'ı buldum ve olanları anlattım. Ubey:
"İ yi yapmışsın" deyip şöyle devam etti:
İçinde yüz dinar olan
bir kese bulunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip durumu
anlattım. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl tanıtıp ilan
et'' buyurunca, keseyi bir yıl ilan edip, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gittim ve: "Bir yıl ilan etmeme rağmen sahibi çıkmadı"
dedim. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl daha ilan et''
buyurduktan sonra şöyle devam etti: ''Onu kullanı kesenin bağını, kumaşını ve paranın
miktarını iyice belle. Sahibi gelince ...'' Cerir der ki: "Hadisin kalan
kısmını hatırlamıyorum."
[Sahih]
16266 (4)- Seleme b.
Kuheyl bildiriyor: Süveyd b. Gafele: "Zeyd b. Suhan ve Selman b. Rabia ile
hac farizasını yerine getirdim" deyip hadisi aktardı ve şöyle devam etti:
Onu iki veya üç yıl ilan ettim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Paranın miktarını, torbasını ve bağını iyice belle, sonra ondan faydalan.
Eğer sahibi gelip paranın miktarını, torbanın ve bağın özelliklerini bilirse,
ona ver'' buyurdu.
[Sahih]
16267 (5)-Z Süveyd b.
Cafele'nin bildirdiğine göre Ubey b. Ka'b şöyle dedi: Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) zamanında yüz dinar buldum ve Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'e gittim. Bana: "Onu bir yıl tanıtıp ilan et'' buyurunca,
keseyi bir yıl ilan edip, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittim ve:
"Bir yıl ilan ettim" dedim. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Onu bir yıl daha ilan et'' buyurunca, onu bir yıl daha ilan ettim ve üçüncü
yıl yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittim. Bana: "Kesenin
bağını ve paranın miktarını iyice belle ve ondan faydalan'' buyurdu.
[Sahih]
16268 (6)-Z Seleme b.
Kuheyl, Sa'sa'a b. Suhan'dan bildiriyor: İbn Suhan, beraberindeki bir grupla
gelirken bir kamçı buldular ve İbn Suhan'ın arkadaşı bu kamçıyı aldı. İbn Suhan
da ona ne almasını, ne de almamasını söyledi. (İbn Suhan der ki) Medine'ye
gelince Ubey b. Ka'b ile karşılaştık ve durumu kendisine sorduk. Bize şöyle
karşılık verdi:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) zamanında yüz dinar bulunca, Allah'ın Resulü:
''O'nu bir yıl ilan et''
buyurdu ve bunu üç yıl tekrar etti. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! (Sahibi
çıkmadı)" deyince, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu konuda
dilediğin gibi davran'' buyurdu.
[Sahih]
5. Abdullah b. Amr
- - (-)
16269 (1)- Amr b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Yitik
devenin durumunu sana soracaktım?" diye sorduğunu duydum. Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona şöyle cevap verdi: ''Onun sağlam ayakları,
yetecek kadar suyu vardır. Ağaçlardan yer, subaşına da gelip içer. Onu arayan
(sahibi) gelinceye kadar onu kendi haline bırak.'' Adam:
"Yitik koyunun
durumu nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O
ya senin, ya kardeşinin veya kurdundur. Onu arayan gelinceye kadar muhafaza dı
buyurdu. Adam: "Meradan çalınan koyun hakkında ne dersin?" diye sorunca
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Değerinin iki katını öder ve ceza
olarak kendisine vurulur. Su başlarından çalınan hayvan bir kalkan değerine
ulaşırsa el kesme vardır'' buyurdu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Meyveleri
dallarından koparmanın hükmü nedir?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Sadece yiyen ve toplayıp eteğini doldurmayana bir şey
gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene topladığının bedelinin iki katı
ödetilir ve ceza olarak kendisine (kırbaçla) vurulur. Harman yerinden alınan
şeyin değeri bir kalkan değerindeyse el kesme cezası vardır'' cevabını verdi.
Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Meskun bir yerin yolunda bulduğumuz yitik
konusunda ne dersin?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi bulunursa ona ver. Bulunmazsa
senindir'' cevabını verdi. Adam: "Yolcuların geçtiği yerlerde bulunan ve
sahibi bilinmeyen buluntu hakkında ne dersin?" diye sorunca, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bunda ve madenIerde beşte bir zekat vardır''
buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud
(1708, 1710, 4390, 1711-13), İbn Mace (2596), Tirmizi (1289) ve Nesai (5/44;
8184) rivayet ettiler.
9209 (l)'de tekrar
etmiştir.
16270 (2)- Amr b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yitik devenin durumunu sorduğunu
duydum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona şöyle. cevap verdi: ''0nun
sağlam ayakları, yetecek kadar suyu vardır. Ağaçlardan yer, su başına da gelip
içer. Onu arayan (sahibi) gelinceye kadar onu bırak. '' Adam, yitik koyunun
durumu sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O ya senin, ya
kardeşinin veya kurdundur. Onu arayan gelinceye kadar muhafaza et'' buyurdu.
Adam meradan çalınan koyunun hükmünü sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Değerinin iki katını öder ve ceza olarak kendisine vurulur.
Subaşlarından çalınan hayvan bir kalkan değerine yetişirse ise el kesme
vardır'' buyurdu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Mesktin bir yerin yolunda
bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi bulunursa ona ver.
Bulunmazsa senindir'' cevabını verdi. Adam: "Yolcuların geçtiği yerlerde
bulunan ve sahibi bilinmeyen buluntu hakkında ne dersin?" diye sorunca,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bunda ve madenIerde beşte bir zekat
vardır'' buyurdu.
[Sahih]
16271 (3)- Amr b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Müzeyne kabilesinden bir adamın Hz.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e şöyle sorduğunu duydum" dediğini
bildirip İbn İdris'in rivayet gibi bir nakilde bulundu ve devamla şöyle dedi:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e meyveleri dallarından koparmanın
hükmünü sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sadece yiyen ve
toplayıp eteğini doldurmayana bir şey gerekmez. Ama toplayıp yanında götürene
topladığının bedelinin iki katı ödetilir ve ceza olarak kendisine (kırbaçla)
vurulur. Harman yerinden alınan şeyin değeri bir kalkan değerindeyse el kesme
cezası vardır'' cevabını verdi. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Mesktin bir
yerin yolunda bulduğumuz yitik konusunda ne dersin?" diye sorunca
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onu bir yıl ilan et. Eğer sahibi
bulunursa ona ver. Bulunmazsa senindir'' cevabını verdi. Adam:
"Yolcuların geçtiği
yerlerde bulunan ve sahibi bilinmeyen buluntu hakkında ne dersin?" diye
sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bunda ve madenIerde beşte
bir zekat vardır'' buyurdu.
[Sahih]
9212 (3)'te tekrar
etmiştir.