MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

NİKAH

<< 2419 >>

63- Karı-Kocanın ilişkilerini Başkalarına Anlatmalarının Yasaklanması

 

1. Ebu Hureyre

 

- - (-)

18060- Ebu Nadra, Tufava kabilesinden bir adamdan bildiriyor: Ebu Hureyre'nin yanında misafir oldum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabı arasında onun gibi ibadete düşkün ve misafirperver birini görmedim. Onun yanında olduğum sırada Ebu Hureyre divanın üzerindeydi ve alt tarafında da siyalı bir cariyesi oturuyordu. Ebu Hureyre'nin elinde, içinde çakıl ve hurma çekirdeği bulunan bir torba vardı. Ebu Hureyre torbanın içindekileri tek tek alıp bitene kadar "Sübhanallah" dedi. Bitirdikten sonra da onları carıyenın önüne attı. Cariye toplayıp torbanın içinde koydu ve Ebu Hureyre'ye geri verdi.

Bana: "Sana Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramda geçen bir olayı anlatayım mı?" diye sorunca: "Tabi ki anlat" karşılığını verdim. Bunun üzerine şöyle dedi: Medine Mescid'inde ateşler içinde kıvrandığım bir sırada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içeriye girdi ve: ''Devsli genci gören oldu mu? Devsli genci gören var mı?'' diye sormaya başladı. Biri: "Ey Allah'ın Resulü! Şurada Mescid'in bir kenarında gördüğün gibi kıvranıp duruyor" dedi. Bunun üzerine yanıma geldi. Elini üzerime koyup güzel sözler söyledi. Bu sözleri üzerine kendime gelip ayağa kalktım.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de gidip namaz kıldırdığı yerde durdu.

Arkasında da iki saf erkek, bir saf kadın veya iki saf kadın bir saf da erkek vardı. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara doğru döndü ve: ''Şeytan namazda bana bir şey unutturacak olursa, erkekler ''Sübhanallah'' desin, kadınlar ise el çırpsın'' buyurdu. Sonra namaza başladı, ancak namazda bir şey unutmadı.

Namazı bitirince de cemaate dönüp: ''Oturduğunuz yerde kalın'' buyurdu ve: ''Aranızda eşiyle ilişkiye girmek için kapıyı kapatıp perdeyi indirirken sonradan dışarıda: ''Eşimle şöyle şöyle yaptım! Eşimle böyle böyle yaptım'' diye anlatan var mı?'' diye sordu. Kimseden ses çıkmayınca kadınlara doğru döndü ve: ''Sizden bunu yapan var mı?'' diye sordu. Bunun üzerine genç bir kız, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini görüp duysun diye bir dizinin üzerine durup boynunu uzattı ve: "Evet, vallahi hem erkekler, hem de kadınlar bu tür şeyleri anlatıyorlar" dedi.

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Böyle yapan neye benzer biliyor musunuz? Erkek bir şeytanla dişi bir şeytanın yolda karşılaşınca tüm insanların gözleri önünde ilişkiye girmesine benzer'' buyurdu ve şöyle devam etti: ''Dikkat edin! Bir erkek başka bir erkeğin, bir kadın da başka bir kadının tenine dokunmasın! Oğul veya baba olursa o başka. -Ravi der ki: üçüncü bir kişiyi de söyledi, ama ben unuttum- Dikkat edin! Erkek için en uygun koku, kokusu belli olan rengi ise belli olmayandır. Kadın için en uygun koku ise rengi belli olanı kokusu belli olmayandır.''

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (2174) ve Tirmizi (2787, "hasen") rivayet ettiler.

5630 (17)'de geçmiştir.

 

 

2. Esma binti Yezid

 

- - (-)

18061- Esma binti Yezid bildiriyor: Erkekler ve kadınlarla birlikte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında oturuyorduk. Bir ara Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Erkek eşiyle arasında geçenleri başkalarına anlatmıyor değil mi? Kadın da kocasıyla arasında geçenleri başkalarına anlatmıyor değil mi?" diye sordu. Herkes susunca ben: "Ey Allah'ın Resulü! Evet, vAllahi erkekler de, kadınlar da bunu yapıyorlar" dedim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu yapmayın! Zira bunu yapmak erkek bir şeytanla dişi bir şeytanın yolda karşılaşınca tüm insanların gözleri önünde ilişkiye girmesine benzer" buyurdu.

 

[Hasen]

 

Heysemi (7562) der ki: "Hadisi Ahmed ve Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Şehr b. Havşeb'in hadisi hasen'dir. Zayıf kabul edenler de mevcuttur."

 

 

3. Ebu Said el-Hudri

 

- - (-)

18062- Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kıyamet gününde Allah'ın huzurunda emanete ihanetin en büyüğü, kişinin, karısıyla haşır neşir olduktan sonra sırrını (aralarında geçenleri) ifşa etmesidir."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim, nikah 2/1060 (1437), Ebu Davud 4/268 (4870) ve Beyhaki (7/194) rivayet ettiler.