MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

TALAK / BOŞANMA

<< 2443 >>

4- Kadını Boşanma Konusunda Muhayyer Bırakmak

 

1. Hz. Aişe

 

- - (-)

18212 (1)- Hz. Aişe der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gitme veya kalma konusunda bizleri muhayyer bıraktı, biz de onu tercih ettik. Bunu da talak olarak saymadı."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, talak 9/367 (5262), Müslim, talak 2/1104 (1477), Ebu Davud, talak 2/262 (2203), Tirmizi, talak 3/474 (11 79, "hasen sahih"), Nesai, talak 6/161 (3445) ve İbn Mace, talak 11661 (2052) rivayet ettiler.

 

 

 

18213 (2)- Hz. Aişe der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gitme veya kalma konusunda bizleri muhayyer bıraktı, biz de onu tercih ettik. Bunu da talak olarak saymadı."

 

[Sahih]

 

 

 

18214 (3)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarının tercilite bulunmaları ile ilgili ayet nazil olunca beni çağırdı ve: "Ey Aişe! Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana damşmadan karar vermekte acele etme" buyurdu. "Nedir?" diye sorduğumda beni yanına çağırdı ve: "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahmı) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükafat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. "Ben Allah'ı ve Resulünü istiyorum!" dediğimde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna çok sevindi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Taberi, Tefsır'de (21/157-8) rivayet etti.

 

 

 

18215 (4)- Mesruk'un bildirdiğine göre Hz. Aişe şöyle demiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerini gitme veya kalma konusunda muhayyer bıraktı. Peki, o zaman bu talak olarak mı sayılmıştı?

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (1477), Tirmizi (11 79) ve Nesai (6/56) rivayet ettiler.

 

 

 

18216 (5)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarının tercilite bulunmaları ile ilgili ayet nazil olunca beni çağırdı ve: ''Ey Aişe! Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermekte acele etme" buyurdu. "Nedir?" diye sorduğumda bana söz konusu ayetileri (Ahzab Sur. 28, 29) okudu. "Ben Allah'ı ve Resulünü istiyorum!" dediğimde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna çok sevindi.

 

[Sahih]

 

 

 

18217 (6)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarının tercih te bulunmaları ile ilgili ayet nazil olunca beni çağırdı ve: ''Ey Aişe! Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermekte acele etme'' buyurdu. "Nedir?" diye sorduğumda beni yanına çağırdı ve: "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükafat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. "Ben Allah'ı ve Resulünü istiyorum!" dediğimde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna çok sevindi.

 

[Sahih]

 

 

 

18218 (7)- Hz. Aişe der ki: "Ey Nebi! EşIerine şöyIe söyIe ... "[Ahzab 28,29] ayeti nazil olduğu zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk önce yanıma geldi ve: ''Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana damşmadan karar vermekte acele etme'' buyurdu. Oysa anne babamın ondan ayrılmamı istemeyeceklerini de biliyordu. Bunu dedikten sonra: "Ey Nebi! EşIerine şöyIe söyIe: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, geIin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikIe salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzeI davrananIar için büyük bir mükafat hazırIamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. Ben: "Bunun neyini anne babama danışayım! Tabi ki ben Allah'ı, ResuIünü ve ahiret yurdunu istiyorum!" karşılığını verdim.

 

[Sahih]

 

 

 

18219 (8)- Hz. Aişe der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gitme veya kalma konusunda bizIeri muhayyer bıraktı, biz de onu tercih ettik. Bunu da talak olarak saymadı."

 

[Sahih]

 

 

 

18220 (9)- Mesrlik'un bildirdiğine göre Hz. Aişe şöyle demiştir:         "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerini gitme veya kalma konusunda muhayyer bıraktı. Peki, o zaman bu talak olarak mı sayılmıştı?"

 

[Sahih]

 

 

 

18221 (10)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma geldi ve:

''Ey Aişe! Sana bir teklifte bulunacağımı ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermekte acele etme'' buyurdu. "Nedir?" diye sorduğumda: "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diIiyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükafat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. "Bunun neyini anne babama danışayım! Tabi ki ben Allah'ı, Resulünü ve ahiret yurdunu istiyorum!" karşılığını verdiğimde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna çok sevindi. ''Sana yaptığım teklifi diğer eşlerime de yapacağım'' buyurunca: "Ama benim yaptığım tercihi onlara söyleme" dedim. Sonra bana söylediği şeyi diğer tüm eşlerine de söyledi. Onlar cevaplarını verdikten sonra da onlara: ''Aişe Allahı Resulünü ve ahiret yurdunu tercih etti’’ buyuruyordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde gitme veya kalma konusunda bizleri muhayyer bıraktı ve bunu talak olarak saymadık."

 

[Sahih]

 

 

 

18222 (11)- Mesruk der ki: Hz. Aişe'ye kadını• boşanma veya kalma konusunda muhayyer bIrakmanın talaktan sayılıp sayılmadığı konusunu sorduğumda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerini gitme veya kalma konusunda muhayyer bıraktı. Peki, o zaman bu talak olarak mı sayılmıştı?" karşılığını verdi.

 

[Sahih]

 

 

 

18223 (12)- Hz. Aişe der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerini gitme veya kalma konusunda muhayyer bıraktı. Biz de yanında kalmayı tercih ettik. Peki, o zaman bu talak olarak mı sayılmıştı?"

 

 

 

18224 (13)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarının tercihte bulunmaları ile ilgili ayet nazil olunca ilk olarak benimle başladı ve:

''Ey Aişe! Sana bir teklifte bulunacağım, ama bu konuda baban Ebu Bekr ile annen Ümmü Ruman'a danışmadan karar vermeli buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Nedir?" diye sorduğumda bir daha: "Ey Aişe! Sana bir teklifte bulunacağımı ama bu konuda baban Ebu Bekr ile annen Ümmü Rumanla danışmadan karar vermeli buyurdu. Ben yine: "Ey Allah'ın Resulü! Nedir?" diye sorduğumda bir daha: ''Ey Aişe! Sana bir teklifte bulunacağımı ama bu konuda baban Ebu Bekr ile annen Ümmü Rumanla danışmadan karar vermeli buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Nedir?" diye sorduğumda şöyle buyurdu: ''Allah: ''Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükafat hazırlamıştır''[Ahzab 28, 29] buyuruyor.'' Ben:

"Tabi ki Allah'ı, Resulünü ve ahiret yurdunu istiyorum. Bu konuda Ebu Bekr ile Ümmü Runün'a danışmama gerek yok" karşılığını verdim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu cevabımı duyunca gülmeye başladı. Daha sonra eşlerini de tek tek dolaşıp aynı teklifi sundu ve: ''Aişe şöyle şöyle dedi'' buyurdu. Diğer eşleri de bu teklif karşısında benim dediğimi söylediler.

 

[Sahih]

 

 

 

18225 (14)- Hz. Aişe der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gitme veya kalma konusunda bizleri muhayyer bıraktı, biz de onu tercih ettik. Bunu da talak olarak saymadı."

 

[Sahih]

 

Ebu Bekr der ki: "Benim kitabımda bunun isnadından Ebu'd-Duh:l düşmüştür."

 

 

 

18226 (15)- Hz. Aişe: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerini gitme veya kalma konusunda muhayyer bıraktı. Biz de yanında kalmayı tercih ettik. Peki, o zaman bu talak olarak mı sayılmıştı?" dedi.

 

[Sahih]

 

 

 

18227 (16)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarını muhayyer bırakması emredilince ilk olarak benimle başladı ve: ''Ey Aişe! Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermekte acele etme'' buyurdu. Oysa anne babamın ondan ayrılmamı istemeyeceklerini de biliyordu. Daha sonra dedi ki: ''Allah şöyle buyuruyor: "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyIe: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, geIin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzeIIikIe salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükCıfat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] Ben: "Bunun neyini anne babama danışayım! Tabi ki ben Allah'ı, ResuIünü ve ihiret yurdunu istiyorum!" karşılığını verdim. Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diğer eşleri de benim gibi karşılık verdiler.

 

[Sahih]

 

 

 

18228 (17)- Cafer der ki: Zühri'ye erkeğin karısını boşanma veya kaIma konusunda muhayyer bırakması ve kadının kalmayı seçmesi konusunu sorduğumda şu cevabı verdi: Urve b. ez-Zübeyr'in bildirdiğine göre Aişe şöyle demiştir: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma geldi ve: ''Sana bir teklifte bulunamacağımı ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermekte acele etme'' buyurdu. "Nedir?" diye sorduğumda: "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mük6.fat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. Ben: "Bunun neyini anne babama danışayım! Tabi ki ben Allah'ı, Resulünü ve ihiret yurdunu istiyorum!" karşılığını verdim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buna memnun oldu ve cevabımı beğendi. Sonra: ''Diğer eşlerime de aynı teklifi sunacağım'' buyurdu. Diğer eşlerine de bana getirdiği teklifin aynısını yaptıktan sonra: ''Aişe, Allah'ı Resulünü ve ahiret yurdunu tercih etti’’ diyordu. Bize getirilen bu teklif karşısında biz Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tercih ettik ve bunu taliktan saymadık.

 

[Sahih]

 

 

2. Cabir

 

- - (-)

18229 (1)- Cabir der ki: İnsanlar Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kapısının önünde otururken Ebu Bekr gelip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına girmek için izin istedi, ama girmesi için izin verilmedi. Ardından Ömer gelip izin istedi, ona da izin verilmedi. Sonrasından Ebu Bekr ve Ömer'in girmelerine izin verildi. İçeriye girdiklerinde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sessiz bir şekilde oturuyordu ve eşleri de etrafındaydı. Ömer: "Resulullah'a bir şeyler söyleyeyim, belki güler" diye düşündü ve: "Ey Allah'ın Resulü! Zeyd'in kızını (karımı) görmeliydin. Az önce benden nafaka istedi. Ben de kalktım, boynunu kırdım" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu duyunca azı dişleri görünecek derecede güldü ve: ''Şu etrafımdakiler de benden nafaka istiyorlar'' buyurdu. Bunun üzerine Ebu Bekr kızı Aişe'ye, Ömer de kızı Hafsa'ya vurmak için kalktılar ve: "Resulullah'tan yanında olmayan şeyi mi istiyorsunuz" demeye başladılar. Ancak Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara engeloldu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımları: "Vallahi bundan sonra Resulullah'tan yanında olmayan şeyi istemeyeceğiz" dediler.

Allah, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hanımlarını muhayyer bırakması konusunda ayet indirince ilk olarak Aişe'yle başladı ve: ''Sana bir şeyler söyleyeceğim, ama bu konuda anne babana danışmadan karar vermede acele etmemeni istiyorum'' buyurdu. Aişe: "Nedir?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Nebi! Eşlerine şöyle söyle: Eğer dünya dirliğini ve süsünü (refahını) istiyorsanız, gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de sizi güzellikle salıvereyim. Eğer Allah'ı, Nebiini ve ahiret yurdunu diliyorsanız, bilin ki Allah içinizden güzel davrananlar için büyük bir mükafat hazırlamıştır"[Ahzab 28, 29] buyruğunu okudu. Aişe de: "Senin hakkında mı anne babama danışacağım? Tabi ki ben Allah'ı ve Resulünü tercih ediyorum" karşılığını verdi ve: "Ama benim bu tercihimi diğer eşlerine söylememeni istiyorum" dedi. Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah beni zora koşan biri olarak değil, öğretip kolaylaştıran biri olarak gönderdi. Onlardan biri senin tercihini soracak olursa tabi ki söyleyeceğim'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim, talak 2/1104 (1478) ve Nesai, es-Sünenu'l-kübra.'da (9164) rivayet ettiler.

 

 

 

18230 (2)- Bu hadis başka bir kanalla Cabir'den bir öncekinin aynısı " .. .içeriye girdiklerinde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüzünü asmış bir şekilde oturuyordu ve eşleri de etrafındaydı" lafzı ile ''Allah beni sıkıntı vermek (veya fı•tne çıkarmak) için göndermedi ...'' ibareleriyle aktanlmıştır.

 

[Sahih]

 

 

3. Hz. Ali

 

- - (-)

18231 (l)-Z Hz. Ali bildiriyor: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerinin boşanma ile kalma arasında değil, dünya ile ahiret arasında bir tercih yapmalarını istedi.

 

[Zayıf]

 

Diğer tahric: İbn Kesir, Tefsır'de (6/542) zikretmiş ve munkati' olduğunu söylemiştir.

 

 

 

18232 (2)-Z Bu hadis başka bir kanalla "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerinin boşanıp boşanmama konusunda değil dünya veya ahiretten biri arasında seçim yapmalarını istedi" lafzıyla aktarılmıştır.

 

[Zayıf]