MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

TALAK / BOŞANMA

<< 2457 >>

19- Çocuğun, Doğduğu Yatağın Sahibine Ait Olması

 

1. Ebu Hureyre

 

- - (-)

18313 (1)- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk, doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin (erkeğin) de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz. ''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim (3605) ve Nesai (6/180) rivayet ettiler.

 

 

 

18314 (2)- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk, doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz.''

 

[Sahih]

 

 

 

18315 (3)- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz. ''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Bu kanalla Buhari (6750, 6818) rivayet etti.

 

 

 

18316 (4)- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz. ''

 

[Sahih]

 

 

 

18317 (5)- Ebu Hureyre der ki: Ebu'l-Kasım'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz'' buyurduğunu işitim.

 

[Sahih]

 

 

 

18318 (6)- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz. ''

 

[Sahih]

 

 

 

18319 (7)- Hasan der ki: "Bana bildirilene göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna, zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmadığına hükmetmiştir."

 

 

 

18320 (8)- Ahmed başka bir kanalla bir öncekinin aynısını Ebu Hureyre'den naklen bildiriyor.

 

[Sahih]

 

 

2. Hz. Aişe

 

- - (-)

18321 (1)- Hz. Aişe bildiriyor: Abd b. Zem'a ile Sa'd b. Ebi Vakkas, Zem'a'nın cariyesinden olan bir çocuk konusunda Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzurunda davalaştılar. Abd: "Ey Allah'ın Resulü! Bu çocuk kardeşimdir, babamın cariyesinin oğludur, zira babamın yatağında doğmuştur" deyince, Sa'd: "Kardeşim (Utbe), Mekke'ye geldiğim zaman, Zem'a'nın cariyesinin oğlunu bulup almamı, zira bunun onun oğlu olduğunu vasiyet etmişti" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun Utbe'ye daha fazla benzediğini görünce: ''Ey Abd! Bu çocuk senindir! Zira çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Sen de ey Sevde! Bu çocuğun karşısında örtün'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, buyu' 4/293 (2053), Müslim, rada' 2/1080 (1457), Ebu Davud, talak 2/282 (2273), Nesai, talak 6/18 (3474), İbn Mace, nikah 1/646 (2004) ve Darlıni, nikah 2/204 (2237) rivayet ettiler.

 

 

 

18322 (2)- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Çocuk, doğduğu yatağın sahibine aittir'' buyurmuştur.

 

[Sahih]

 

 

 

18323 (3)- Hz. Aişe der ki: Sa'd b. Ebi Vakkas ile Abd b. Zem'a bir çocuğun nesebi konusunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda tartıştılar. Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü! Bu çocuk, kardeşim Utbe b. Ebi Vakkas'ın oğludur. Kardeşim de onu himayeme almam konusunda bana vasiyette bulundu. Hem bak, kardeşime ne kadar benziyor" dedi. Abd b. Zem'a da: "Ey Allah'ın Resulü! Çocuk benim kardeşimdir. Babamın yatağında doğmuştur" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun kime benzediğini kontrol edince Utbe'ye daha fazla benzediğini gördü ve: ''Ey Abd! Çocuk senindir. Zira çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin (Utbe'nin) de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı yoktur'' buyurdu ve eşi Sevde binti Zem'a'ya: ''Ey Sevde! Sen de bu çocuğun önünde örtün!11 dedi. Bundan dolayıdır ki o çocuk, Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşi Sevde'yi hiç görmemiştir.

 

[Sahih]

 

 

 

18324 (4)- Hz. Aişe der ki: "Sa'd b. Ebi Vakkas ile Abd b. Zem'a bir çocuğun nesebi konusunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda tartıştılar..." Sonrasında ravi bir önceki hadisin aynısını aktarır. Ancak sonunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Ey Abd b. Zem'a! Çocuk senindir. Zira çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı yoktur''buyurduğunu zikreder.

 

 

 

18325 (5)- Hz. Aişe bildiriyor: Utbe b. Ebi Vakkas, kardeşi Sa'd'a zamanında: "Zem'a'nın cariyesinin oğlunun benim oğlum olduğunu biliyor musun?" demişti. Mekke'nin fethi sırasında Sa'd çocuğu görünce kardeşine benzerliğinden dolayı onu tanıdı. çocuğu kucağına aldı ve: "Kabe'nin Rabbine andolsun ki bu, benim kardeşimin oğludur!" dedi. Ancak Abd b. Zem'a yanına geldi ve: "Aksine bu benim kardeşimdir! Babamın cariyesindendir ve babamın yatağında doğdu" diyerek itiraz etti. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittiler. Sa'd: "Ey Allah'ın Resulü! Bu kardeşimin oğludur. Bak kardeşim Utbe'ye ne kadar da benziyor" dedi. Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun Utbe'ye benzediğini çok açık bir şekilde görüyordu. Abd b. Zem'a: "Aksine bu benim kardeşimdir! Babamın cariyesindendir ve babamın yatağında doğdu" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Çocukl kimin yatağında doğmuşsa ona aittir'' buyurdu. (Çocuğun Utbe'ye benzerliğinden dolayı da) Eşi Sevde'ye: ''Ey Sevde! Sen de ona karşı örtün!'' buyurdu. Vallahi bu çocuk ölene dek Sevde'yi bir daha görmedi.

 

[Sahih]

 

 

 

18326 (6)- Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Çocuk, doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin (erkeğin) de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz.''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Malik (s. 460), Buhari (3/70, 106; 8/194, 205), Müslim (4/171), Ebu Davud (2273), İbn Mace (2004) ve Nesai (6/180) rivayet ettiler.

 

 

 

18327 (7)- Hz. Aişe bildiriyor: " ... Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abd b. Zem'a'ya: "Çocuk doğduğu yatağın sahibine aittir. Zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmaz'' buyurdu. Çocuğun Utbe'ye benzediğini görünce de Eşi Sevde binti Zem'a'ya, çocuğun karşısında örtünmesini söyledi. Bundan dolayı ölene kadar çocuk Sevde'yi görmemiştir."

 

[Sahih]

 

 

3. Ömer b. el-Hattab

 

- - (-)

18328- Ömer b. el-Hattab'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Çocuk, doğduğu yatağın sahibine aittir'' buyurmuştur.

 

 

4. Sevde binti Zem'a

 

- - (-)

18329- Sevde binti Zem'a der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim ve: "Babam Zem'a bir Ümmü veled bırakarak öldü. Bu cariyenin de bir adamla ilişkisi olduğunu düşünüyorduk. Cariye doğum yapınca çocuğun, kendisiyle ilişkisi olduğunu düşündüğümüz adama benzediğini gördük" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sen bu çocuğa karşı örtünı zira kardeşin değildir. Ancak babana mirasçı olur'' buyurdu.

 

[Hasen]

 

Heysemi (7851) der ki: "Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup, tabilindan iki ravi isimsizdir. Geri kalan raviler güvenilir kimselerdir."

 

 

5. Abdullah b. ez-Zübeyr

 

- - (-)

18330- İbnu'z-Zübeyr bildiriyor: Zem'a'nın, kendisiyle ilişkiye girdiği bir cariyesi vardı. Fakat cariyenin başka kişilerle de ilişkiye girdiği yönünde ithamlar bulunuyordu. Bu cariye bir erkek çocuğu doğurunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), eşi Sevde'ye: ''Çocuk babasına (Zem'a Iya) mirasçı olur. Ey Sevde! Sen ise ona karşı örtünı zira kardeşin değildir'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Nesai (6/180-1) rivayet etti.

 

 

6. Osman b. Affan

 

- - (-)

18331 (1)- Rebah der ki: Efendilerim beni cariyelerinden Bizanslı bir cariyeyle evlendirdi. Onunla birlikte olunca cariye bana benzeyen siyah bir çocuk doğurdu. Adını da Abdullah koydum. Onunla bir daha birlikte olunca yine bana benzeyen siyah bir çocuk doğurdu. Onun da adını Ubeydullah koydum. Daha sonra efendilerime ait olan ve Yuhannas adında bir köle ona kendi diliyle bir şeyler söyleyerek kandırmış ve ona sahip olmuş. Bunun sonucunda da kertenkeleye benzeyen boz renkli bir çocuk dünyaya getirdi. Kendisine: "Bu ne?" diye sorduğumda cariye: "Bu çocuk Yuhannas'ten" dedi. Sorduğumda da her ikisi bunu itiraf ettiler. Olayı müminlerin emiri Osman'a ilettik. Hz. Osman onlara: "Size Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hükmüyle hükmetmemi ister misiniz? Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna, zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmadığına hükmetmiştir" dedi. Sonra ikisini de kamçılattı. Zira ikisi de köleydi.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (2/250, 251) rivayet etti.

 

 

 

18332 (2)-Z Rebah bildiriyor: "Efendilerim beni Bizanslı bir cariyeyle evlendirdi..." Sonrasında ravi bir önceki hadisin ayınısını aktardıktan sonra Rebah'tan naklen şöyle devam eder: "İkisini müminlerin emiri Osman b. Affan'a şikayet ettim. Osman şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna hükmetmiştir..." Sonrasında bir önceki hadisin aynısını nakleder.

 

[Hasen]

 

 

 

18333 (3)- Rebah anlatıyor: Efendilerim beni cariyelerinden Bizanslı bir cariyeyle evlendirdi. Bu cariye bana siyah bir çocuk doğurdu. Daha sonra Yuhannes adında Bizanslı bir köle onun peşine takıldı. Onunla Rumca konuşarak da ona sahip olmuş. Daha önce cariye bana benzeyen siyah bir çocuk doğurmuştu. Ancak kertenkeleye benzeyen boz renkli bir çocuk doğurunca: "Bu ne?" dedim. Cariye: "Bu çocuk Yuhannes'ten" karşılığını verdi. Yuhannes'e sorduğumda o da bunu itiraf etti. Olayı Osman b. Affan'a anlattığımda ikisini de çağırdı ve olayı sordu. Sonra: "Size Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hükmüyle hükmedeceğim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna, zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmadığına hükmetmişti" dedi. Ardından çocuğu bana verdi ve ikisini de kamçılattı. Daha sonra bu cariyeden siyah bir çocuğum dünyaya geldi.

 

[Hasen]

 

 

 

18334 (4)- Rebah der ki: Efendilerim beni cariyelerinden Bizanslı bir cariyeyle evlendirdi. Onunla birlikte olunca cariye bana benzeyen siyah bir çocuk doğurdu. Adını da Abdullah koydum. Onunla bir daha birlikte olunca yine bana benzeyen siyah bir çocuk doğurdu. Onun da adını Ubeydullah koydum. Daha sonra bana (veya efendilerime) ait olan ve Yuhannes adında bir köle kendi dili olan Rumca bir şeyler söyleyerek kandırmış ve ona sahip olmuş. Bunun sonucunda da kertenkeleye benzeyen boz renkli bir çocuk dünyaya getirdi. Kendisine: "Bu ne?" diye sorduğumda cariye: "Bu çocuk Yuhannes'ten" dedi. Olayı Osman b. Affan'a taşıdığımızda her ikisi de itiraf etti. Osman onlara: "İsterseniz Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in verdiği gibi hüküm vereyim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna hükmetti" dedi. Sonra ikisini de kamçılattı.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: İbn Ebi Şeybe (4/415; 10/160) rivayet etti.

 

 

7. Ubade b. es-Samit

 

- - (-)

18335 (1)-Z Ubade der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğun, doğduğu yatağın sahibine ait olduğuna, zina eden kişinin de bundan doğacak çocuğun üzerinde bir hakkı olmadığına hükmetmiştir."

 

 

 

18336 (2)-Z Ubade der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in verdiği hükümlerden biri de şöyleydi..." Sonrasında ravi bir önceki hadisin aynısını aktarır.

 

17130 (2)'de tekrar etmiştir.

 

 

 

18337 (1)- Zeyd b. Erkam der ki: Hz. Ali, Yemen'de iken yanına aynı temizlik döneminde (cariye) bir kadınla beraber olan üç adam getirildi. Bu beraberlikten kadının bir çocuğu olmuştu. Ali onlardan ikisine, diğer arkadaşlarını göstererek: "çocuğun bunun olmasını kabul eder misiniz?" diye sorunca kabul etmediler. Ali içlerinden başka birini göstererek diğer ikisine: "Siz çocuğun bunun olmasını kabul eder misiniz?" diye sorunca onlar da kabul etmedi. Bu şekilde ikişer ikişer hepsine sorup hiçbiri de kabul etmeyince aralarında kura çekti ve çocuğu kurada çıkan kişiye verdi. çocuğu alan kişinin de cariyenin bedelinin üçte ikisini diğer iki kişiye vermesine hükmetti. Verdiği bu hüküm Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikredilince azı dişleri görünecek kadar güldü.

 

[Hasen]

 

Hakim (3/136), İbn Ebi Şeybe 7/352 (3440), Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (4990), Beyhaki (10/267) ve Humeydi (s. 345, no. 785) rivayet ettiler.

 

 

 

18338 (2)- Zeyd b. Erkam bildiriyor: Yemen ahalisinden üç kişi temizken ilişkiye girdikleri bir cariyeden doğan çocuk konusunda Hz. Ali'nin yanında davalaştılar. Ali onlardan ikisine, diğer arkadaşlarını göstererek: "çocuğu gönüllü olarak buna verir misiniz?" diye sorunca, ikisi de: "Hayır!" dediler. Sonra içlerinden başka birini göstererek diğer ikisine: "Siz çocuğu gönüllü olarak buna verir misiniz?" diye sorunca, onlar da: "Hayır!" karşılığını verdiler. Bunun üzerine Ali: "Siz anlaşamayan ortaklarsınız ve aranızda kura çekeceğim. Kura kime çıkarsa çocuk onun olacak, çocuğu alan da diğer iki kişiye o cariyenin değerinin üçte ikisini ödeyecektir" dedi. Kura çekti ve kura kendisine isabet edene çocuğu verdi. Verdiği bu hüküm Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zikredilince: "Bu konuda, Ali'nin verdiği hükümden başka bir hüküm bilmiyorum'' buyurdu.

 

[Hasen]

 

 

 

18339 (3)- Zeyd b. Erkam bildiriyor: "Hz. Ali, Yemen'deyken yanına (aynı temizlik döneminde bir kadınla beraber olan) üç adam geldi. üçü de doğan çocukta hak iddia ediyorlardı. Ali bunlar arasında kura çekti ve çocuğu kurada çıkan kişiye verdi. çocuğu alan kişi de diyetin üçte birini diğer ikisine ödedi. Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip Ali'nin bu hükmünü bildirdiğimde azı dişleri görünecek kadar güldü."

 

[Hasen]