MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

SİYER

<< 3378 >>

17- Ukbe b. Ebi Muayt ve Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kendilerine Beddua Ettiği Yedi Kişi

 

1. İbn Mes'ud

 

- - (-)

24941 (1)- Abdullah (b. Mes'ud) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) secdede iken etrafında Kureyş'ten bazı kişiler vardı. Ukbe b. Ebi Muayt deve selası ile gelip onu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırtına attı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını secdeden kaldırmadı. Sonra Hz. Fatıma gelip onu sırtından kaldırdı ve bunu yapanlara beddua etti. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Kureyş'in ileri gelenlerinden Ebu Cehl b. Hişam'ı, Utbe b. Rabia'yı, Şeybe b. Rabia'yı, Ukbe b. Ebi Muayt'ı, Umeyye b. Halefi veya- Ubey b. Halefi --buradaki şüphe Şu'be'ye aittir-- sana havale ediyorum'' diye beddua etti. Daha sonra bunların Bedir savaşında öldürüldüğünü ve cesetlerinin kuyuya atıldığını gördüm. Ancak Umeyye'nin veya Ubey'in uzuvları parçalanmış ve kuyuya atılmamıştı.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (240, 520, 2934, 3185, 3854) ve Müslim (4672-5) rivayet ettiler.

 

 

 

24942 (2)- Halef, İsrail kanalıyla bir önceki hadisin aynısını aktardı.

Ancak rivayetinde: "Amr b. Hişam ve Umeyye b. Halef" diyerek "İmare b. el-Velid" eklemesinde bulundu.

 

 

 

 

24943 (3)- Abdullah (b. Mes'ud) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, Uhud gününden başka Kureyşlilere beddua ettiğini görmedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o zaman namaz kılmaktaydı. Kureyş'ten bir grup ta etrafında oturmaktaydı. Yakınında da bir deve selası bulunmaktaydı. Birbirlerine: "Kim bu selayı götürür ve onun sırtına atar?" dediklerinde, Ukbe b. Ebi Muayt: "Ben atarım" dedi ve onu alıp Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırtına attı. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hz. Fatıma gelip onu sırtından kaldırıncaya kadar secdede kaldı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Kureyş'in ileri gelenlerini sana havale ediyorum. Allahım! Utbe b. Rabia'yı sana havele ediyorum. Allahım! Şeybe b. Rabia'yı sana havale ediyorum. Allahım! Ebu Cehl b. Hişam'ı sana havale ediyorum. Allahım! Ukbe b. Ebi Muayt'ı sana havale ediyorum. Allahım! Ubey b. Halefi -veya- Umeyye b. Halefi sana havale ediyorum'' diye beddu etti. Bedir savaşında bunların hepsinin öldürüldüğünü gördüm. Sonra sürüklenerek kuyuya atıldılar. Ancak Ubey veya Umeyye kilolu olduğundan dolayı (cesedi kokuşup) parçalanmıştı.

 

[Sahih]

 

 

 

24944 (4)- Abdullah b. Mes'ud der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Kabe'ye doğru yönelerek aralarında Ebu Cehl, Umeyye b. Halef, Utbe b. Rabia, Şeybe b. Rabia ve Ukbe b. Ebi Muayt'ın bulunduğu Kureyş'li yedi kişiye beddua etti. Allah'a yemin ederim ki Bedir gününde onların öldürüldüğünü ve güneşten kokuştuklarını gördüm. O gün çok sıcak bir gündü."

 

[Sahih]

 

 

24945 (1)- Urve bildiriyor: Abdullah b. Amr b. el-As'a: "Kureyş'in Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşı açık olarak besledikleri düşmanlıklar arasında en ağır olarak gördüğün şey nedir?" diye sordum. Bunun üzerine o şu karşılığı verdi: Kureyş'in ileri gelenleri Hicr denilen yerde toplandı. Ben de oradaydım. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hakkında konuşup: "Biz bu adamdan çektiğimiz gibisini daha önce asla kimseden çekmedik. Bu kişi akıllılarımıza sefih dedi, atalarımıza sövdü, dinimizi ayıpladı, cemaatimizi böldü, ilahlarımıza sövdü. Biz onun çok büyük suçlarına karşı hep sabrettik." Veya buna benzer şeyler söylediler. Onlar böyle konuşurken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkıp geldi ve Rükn'ü istilam etti. Sonra Kabe'yi tavaf ederkenyanlarından geçti. Ancak yanlarından geçerken kendisine laf attılar. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) durumunu yüzünden anlıyordum. Sonra dönüp ikinci defa yanlarından geçince yine kendisine laf attılar. Yine durumunu yüzünden anlı yordum. Sonra üçüncü kez yanlarından geçince yine kendisine aynı şekilde laf attılar. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Duyuyor musunuz ey Kureyş topluluğu! Muhammed'in canı elinde olana yemin olsun ki ben sizleri boğazlamak üzere geldim'' buyurdu. Bu söz onları çok etkilemiş ve onlardan her birinin başına bir kuş konmuş gibi donup kalmışlardı. Öyle yumuşamışlardı ki, daha önce ona en azgınca laf atan kişi bile güzel sözlerle kendisini teskin etmeye çalışıyordu. Hatta: "Ey Ebu'l-Kasım! Sen doğru birisi olarak dön git. Vallahi sen cahil bir kimse değilsin" diyordu. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dönüp gitti. Ertesi gün yine Hicr'de toplandılar. Ben de onlarla birlikteydim. Birbirlerine: "Sizin ona yaptığınız eziyet i ve onun size söylediklerini biliyorsunuz. Eğer size istemediğiniz şeyler anlatırsa onu terkedin" dediler. Onlar böyle konuşurken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkıp geldi. Hep birden onun üstüne yürüdüler. Etrafını çevirerek dinlerini ve ilahlarını ayıplaması konusunda: "Şöyleşöyle diyen kişi sen misin?" demeye başladılar. Allah Resulü de (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Evet bunları söyleyen benim'' diyordu. Onlardan bir adamın Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakasından tuttuğunu gördüm. Hemen Ebu Bekr es-Sıddik onun önüne geçip ağlayarak: "Rabbim Allah'tır, dediği için bir adamı öldürecek misiniz?" diye çıkıştı. Bunun üzerine etrafından dağıldılar. İşte bu olay Kureyş'in, Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığı eziyetlerden gördüğümün en ağırıdır.

 

[Sahih]

 

Heysemi, Mecma'uz-Zevaid (6/15, 16): "Ahmed rivayet etti. İbn İshak dışındaki ravileri Sahih'in ravileridir" dedi.

 

 

 

24946 (3)- Urve b. ez-Zübeyr der ki: Abdullah b. Amr b. el-As'a: "Müşriklerin Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yaptığı en ağır şeyi bana anlat!" dediğimde şunu söyledi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kabe'nin avlusunda namaz kılarken Ukbe b. Ebi Muayt geldi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in omuzundan tutup giysisini boğazına doladı ve nefesini kesecek şekilde sıkmaya başladı. Ancak Ebu Bekr geldi, Ukbe'nin omuzundan tutup onu Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uzaklaştırdı ve: "Rabbim Allah'tır, dediği için bir adamı öldürecek misiniz? Halbuki 0, size Rabbinizden apaçık mucizeler getirdi,[Mü'min 28] dedi.,

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (7/34,127,128,8/426) rivayet etti.