NİSA 106 |
وَاسْتَغْفِرِ
اللّهَ
إِنَّ
اللّهَ
كَانَ غَفُوراً
رَّحِيماً |
106. Allah'tan
mağfiret dile. Şüphesiz Allah çok mağfiret edendir, rahmet buyurandır.
Buyruğun Anlamı:
Taberi, buyruğun şu
anlama geldiği kanaatindedir: Hainleri savunmakla kazandığın günahtan ötürü
Allah'tan mağfiret dile. Hz. Peygamber hainleri savunmayı kararlaştırıp,
yahudinin de elini kesmek istediğinden dolayı Allah ona mağfiret dilemesini
emretti. Bu, peygamberlerin küçük günah işlemelerini caiz görenlerin görüşüdür
(Allah'ın salat ve selamı hepsine olsun!.
İbn Atiyye der ki: Ancak
bu bir günah değildir. Çünkü Peygamber (s.a.v.) zahire göre ve onların günahsız
olduklarına inanarak onları savunmuştur. Buyruğun anlamı da şudur: Sen, ümmetin
arasında günahkar kimseler için ve haksızca davalaşanlar için mağfiret dile.
Senin insanlar
arasındaki konumun ise, davalı tarafları dinleyip, dinlediğine uygun olarak
hüküm vermek ve günahkara mağfiret dilemektir.
Şöyle de denilmiştir:
Hz. Peygambere tesbih kabilinden mağfiret dilemesi emredilmiştir. Bir kimsenin
bir başkasına bir günahtan tevbe etmesini kast etmeksizin tesbih etmesini
isteyerek, Allah'tan mağfiret dile demesi gibi.
Şöyle de açıklanmıştır:
Burada hitap, Peygamber (s.a.v.)'e olmakla birlikte asıl maksat,
Ubeyrakoğullarıdır. Yüce Allah'ın şu buyruklarında olduğu gibi: "Ey
Peygamber, Allah'tan kork" (el-Ahzab, 11); "Eğer ... şüphede isen ...
" (Yunus, 94)
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN