A’RAF 11 |
وَلَقَدْ
خَلَقْنَاكُمْ
ثُمَّ
صَوَّرْنَاكُمْ
ثُمَّ قُلْنَا
لِلْمَلآئِكَةِ
اسْجُدُواْ لآدَمَ
فَسَجَدُواْ
إِلاَّ
إِبْلِيسَ
لَمْ يَكُن
مِّنَ
السَّاجِدِينَ
|
11. Andolsun ki, sizi
yarattık. Sonra da size şekil verdik. Sonra da meleklere: "Adem'e secde
edin" dedik. İblis müstesna, hemen secde ettiler. O ise, secde edenlerden
olmadı.
Yüce Allah, nimet ve ihsanlarını
söz konusu ettikten sonra, "Andolsunki sizi yarattık, sonra da size şekil
verdik" buyruğu ile insanın yaratılışına nasıl başladığını anlatmaktadır.
"Yaratma"nın anlamı ile ilgili açıklamalar, daha önceden bir kaç
yerde mesela, (el-Bakara, 21. ayet ile 29. ayetin tefsirlerinde) geçmiş
bulunmaktadır. "Sonra da size şekil verdik." Yani, Biz sizi nutfeler
halinde yarattık, sonra da size şekil verdik. Sonra, işte Biz sizlere,
meleklere Ademe secde edin, dediğimizi haber verdik.
İbn Abbas, ed-Dahhak ve
başkalarından nakledildiğine göre, buyruğun anlamı şudur: Biz önce Adem'i
yarattık, sonra da sizi onun sırtında (çıkacak zürriyetler arasında)
şekillendirdik.
el-Ahfeş der ki:
"Sonra", burada "vav" (ve bağlacı) anlamındadır. Şöyle de
denilmiştir: Buyruğun anlamı şöyledir: Andolsun ki, sizi yarattık.
Yani, Adem (a.s)'i
yarattık, sonra da meleklere Adem'e secde edin dedik, sonra da size şekil
verdik anlamında takdim ve tehir ile ifade edilmiştir.
"Andolsun ki sizi
yarattık" buyruğu ile Adem kastedilmektedir. Burada çoğullafzının
zikredilmiş olması, onun insanların ilk atası oluşundan dolayıdır, diye
açıklanmıştır.
"Sonra da size
şekil verdik" ifadesi de yine Adem'e racidir. Nitekim: "Biz sizi
öldürdük" ifadesinin, sizin efendinizi öldürdük anlamında kullanılması da
böyledir. "Sonra da meleklere: 'Ademe secde edin' dedik." Bu
açıklamaya göre ise, takdim ve tehir söz konusu değildir. Bu açıklama da İbn
Abbas'tan nakledilmiştir. Anlamın şöyle olduğu da söylenmiştir: Andolsun ki
sizi, yani Adem ile Havva'yı yarattık. Adem topraktan, Havva da onun kaburga
kemiklerinden birisinden yaratıldı. Şekil vermek de bundan sonra sözkonusu
oldu. Andolsun Biz, önce sizin ilk anne babanızı yarattık, sonra her ikisine de
şekil verdik, demek olur. Bu açıklamayı el-Hasen yapmıştır.
Anlamın şöyle olduğu da
söylenmiştir: Biz, Adem'in sırtında (belinden gelecek zürriyet arasında) sizi
yarattık. Sonra da sizden ahit aldığımız sırada size şekil verdik. Bu da
Mücahid'in açıklaması olup ondan İbn Cüreyc ve İbn Ebi Necih nakletmişlerdir.
en-Nehhas der ki: Bu, bu
husustaki görüşlerin en güzelidir. Mücahid, Allah'ın onları Adem'in sırtında
yarattığı, sonra da onlardan ahid alınca onlara suret ve şekil verdiği, bundan
sonra da Adem'e secdenin sözkonusu olduğu görüşündedir. Yüce Allah'ın:
"Hani Rabbin Adem oğullarının sırtından (sülbünden) zürriyetlerini
(çıkarıp) almış ...'' (el-A'raf, 172) ayeti ile: "O da onları küçük
zerrecikler gibi çıkartıp onlardan ahid aldı" hadisi bu görüşü
pekiştirmektedir.
Şöyle de denilmiştir:
Buradaki "sonra", haber vermek içindir ("vav" anlamında
atıf için değildir). Andolsun ki Biz sizleri yarattık. Bu da Adem'in sulbündeki
yaratılış demektir. Sonra size şekil verdik. Yani, rahimlerde sizi
şekillendirdik. en-Nehhas der ki: Bu açıklama İbn Abbas'tan sahih olarak
nakledilmiştir.
Derim ki: Bütün bu
görüşlerin anlaşılması muhtemeldir. Aralarından sahih olan Allah'ın indirdiği
Kur'an-ı Kerim'in desteklediği görüştür. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
".Andolsun ki Biz insanı, süzülmüş bir çamurdan yarattık.
"(el-Mu'minun, 12) Burada kastedilen Adem (a.s)'dır. Bir başka yerde de
şöyle buyurmaktadır: "Ondan da zevcesini var eden ... " (en-Nisa, 1)
Daha sonra Yüce Allah:
"Sonra onu" yani, onun soyunu ve zürriyetini "bir nutfe kılıp
sağlam bir karargahta yerleştirdik" (el-Mu'minun, 13) diye buyurmaktadır.
Buna göre Adem, çamurdan yaratılmış, sonra ona şekil verilip secde ile mükerrem
kılınmıştır. Onun soyundan gelenler ise, rahimlerde ve babaların sulblerinde
yaratıldıktan sonra annelerin rahimlerinde şekillendirilmişlerdir. Daha önce
el-En'am Suresi'nin baş taraflarında (2. ayetin tefsirinde) her insanın bir
nutfe ile bir topraktan yaratılmış olduğuna dair açıklamalar geçmiş
bulunmaktadır. Bunun üzerinde düşünmek gerekir. Burada da Yüce Allah:
"Sizi yarattık, sonra da size şekil verdik" diye buyurduğu gibi,
el-Haşr Suresi'nin sonlarında da: "O, öyle Allah'tır ki: yaratandır,
yoktan varedendir, sureteşekil) verendir ... "(el-Haşr, 24) diye
buyurmakta ve suret, şekil vermeyi yaratmaktan sonra zikretmektedir. İleride
Yüce Allah'ın izniyle buna dair açıklamalar gelecektir.
"Andolsun ki, sizi
yarattık" buyruğunun önce ruhları yarattık, sonra da bedenlere şekil
verdik anlamında olduğu da söylenmiştir.
Yüce Allah'ın:
"İblis müstesna ... O ise secde edenlerden olmadı" buyruğunda istisna
edilen, kendilerinden istisna olunanların cinsinden değildir. Bunun, cinsten
istisna olduğu da söylenmiştir. Esasen ilim adamları, İblis meleklerden miydi,
değil miydi hususunda farklı görüşlere sahiptirler. Nitekim daha önce el-Bakara
Süresi'nde (34. ayet, 5. başlıkta) açıklanmıştır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN