ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

İBRAHİM

38

/

41

رَبَّنَا إِنَّكَ تَعْلَمُ مَا نُخْفِي وَمَا نُعْلِنُ وَمَا يَخْفَى عَلَى اللّهِ مِن شَيْءٍ

فَي الأَرْضِ وَلاَ فِي السَّمَاء {38} الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي وَهَبَ لِي عَلَى الْكِبَرِ إِسْمَاعِيلَ وَإِسْحَاقَ إِنَّ رَبِّي لَسَمِيعُ الدُّعَاء {39}

رَبِّ اجْعَلْنِي مُقِيمَ الصَّلاَةِ وَمِن ذُرِّيَّتِي رَبَّنَا وَتَقَبَّلْ دُعَاء {40} رَبَّنَا اغْفِرْ لِي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ {41}

 

38. "Rabbimiz, doğrusu Sen gizlediğimizi de açıkladığımızı da bilirsin. Zaten yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz.

39. "Bana ihtiyarlığıma rağmen İsmail'i ve İshak'ı bağışlayan Allah'a hamdolsun. Doğrusu Rabbim elbette duayı işitendir.

40. "Rabbim! Beni ve zürriyetimden gelecekleri de namazı dosdoğru kılanlardan eyle! Rabbimiz, duamı kabul buyur!"

41. "Rabbimiz! Hesabın görüleceği gün beni, anamı ve bütün iman edenleri bağışla!"

 

"Rabbimiz, doğrusu Sen gizlediğimizi de, açıkladığımızı da bilirsin." Yani hallerimizden hiçbiri Sana gizli değildir. İbn Abbas ve Mukatil der ki: Ekin bitmeyen bir vadide yerleştirildikleri için İsmail ve annesi ile ilgili gizlediğim açığa vurduğum bütün üzüntüyü de bilirsin.

 

"Zaten yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz.." Bunun Hz. İbrahim'in duası arasında olduğu söylendiği gibi, Hz. İbrahim: "Rabbimiz, doğrusu Sen gizlediğimizi de, açıkladığımızı da bilirsin" demesi, üzerine Yüce Allah'ın da: "Zaten yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz" diye buyurduğu da söylenmiştir.

 

"Bana ihtiyarlığıma rağmen" yani benim ve hanımımın yaşının büyüklüğüne rağmen" ... bağışlayan Allah'a hamdolsun." İbn Abbas dedi ki: Hz. İbrahim doksandokuz yaşında iken oğlu Hz. İsmail, kendisi yüzoniki yaşında iken de oğlu Hz. İshak dünyaya geldi. Said b. Cübeyr de der ki: Hz. İbrahim'e, Hz. İshak'ın doğuş müjdesi yüzon yıl sonra verilmişti.

"Doğrusu Rabbim elbette duayı işitendir."

 

"Rabbim. beni ve zürriyetimden gelecekleri de namazı dosdoğru kılanlardan eyle!" Beni İslam üzere sebat gösteren, onun hükümlerine bağlı kalan kimselerden kıL. Zürriyetimden namazı dosdoğru kılacak kimseler var et.

 

"Rabbimiz, duamı" yani ibadetimi "kabul buyur." Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Rabbiniz buyurdu ki: Bana dua edin, Ben de duanızı kabul edeyim.'' (el-Mu'min, 60) Hz. Peygamber de: "Dua ibadetin özüdür." diye buyurmaktadır. Buna dair açıklamalar da daha önce el-Bakara Süresi'nde (186. ayet, 3. başlıkta) geçmiş bulunmaktadır.

"Rabbimiz, hesabın görüleceği gün beni, ana babamı ve bütün iman edenleri bağışla." Denildiğine göre Hz. İbrahim ana babasına onların Allah'ın düşmanı olduğuna dair kesin kanaati oluşmadan önce mağfiret dilemişti. el-Kuşeyri: de der ki: Annesinin müslüman olmuş olma ihtimali uzak değildir. Çünkü Yüce Allah, yalnızca babasına mağfiret dilemekteki mazeretini söz konusu ettiği halde, annesi hakkında böyle bir şeyden söz etmemiştir.

 

Derim ki: İşte Said b. Cübeyr'in "Rabbim. bana ve ana babama mağfiret buyur" ile babasını kastediyor, şeklindeki kanaati bu açıklamaya göredir.

 

Denildiğine göre; o ana babası iman eder umuduyla onlar için mağfiret isteğinde bulunmuştur. Bir diğer açıklamaya göre, müslüman olmaları şartı ile onların günahlarının bağışlanmasını istemiştir. Bir başka açıklamaya göre o, Hz. Adem ile Hz. Havva'yı kastetmiştir.

 

Rivayet edildiğine göre kul: Allah'ım, bana ve ana babama mağfiret buyur, dediğinde eğer anne babası kafir olarak ölmüş iseler buradaki mağfiret isteği Hz. Adem ile Hz. Havva hakkında söz konusu olur. Çünkü onlar bütün insanların ana babasıdırlar.

 

Yine denildiğine göre; o bu sözleriyle iki oğlu İsmail ile (shak'ı kastetmiştir. İbrahim en-Nehai de -bu anlamı verecek şekilde-; "Ve iki oğluma ... " diye okumuştur ki; bununla iki oğlunu kastetmektedir. Yahya b. Ya'mer de böyle okumuştur. Bunu el-Maverdi ve en-Nehhas zikretmişlerdir.

 

"Ve bütün iman edenleri ... " İbn Abbas der ki: Muhammed (s.a.v.)in ümmetinden iman edenleri, bir diğer açıklamaya göre "bütün iman edenler"den kasıt ne kadar iman eden varsa hepsini bağışla, demektir. Daha kuvvetli görülen görüş de budur.

 

"Hesabın görüleceği gün" ise insanların hesaplarının görülmesi için ayağa kalkacakları gün, demektir.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

İbrahim 42-43

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR