ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

ENBİYA

70

/

73

وَأَرَادُوا بِهِ كَيْداً فَجَعَلْنَاهُمُ الْأَخْسَرِينَ {70}

 وَنَجَّيْنَاهُ وَلُوطاً إِلَى الْأَرْضِ الَّتِي بَارَكْنَا فِيهَا لِلْعَالَمِينَ {71}

 وَوَهَبْنَا لَهُ إِسْحَاقَ وَيَعْقُوبَ نَافِلَةً وَكُلّاً جَعَلْنَا صَالِحِينَ {72}

وَجَعَلْنَاهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا وَأَوْحَيْنَا إِلَيْهِمْ فِعْلَ الْخَيْرَاتِ وَإِقَامَ الصَّلَاةِ وَإِيتَاء الزَّكَاةِ وَكَانُوا لَنَا عَابِدِينَ {73}

 

70. Ona bir tuzak kurmak istediler. Bizse onları en büyük zarara uğrayanlar kıldık.

71. Biz onu ve Lut'u alemler için bereketlendirdiğimiz arza (ulaştırıp) kurtardık.

72. Ve ona İshak'ı, istediğinden ayrı olarak da Ya'kub'u bağışladık. Onların her birini de salih kimseler kıldık.

73. Onları emrimizle doğru yolu gösteren önderler kıldık. Onlara hayırlar yapmayı, namazı dosdoğru kılmayı ve zekatı vermelerini vahyettik. Onlar yalnızca Bize ibadet eden kimselerdi.

 

"Ona" Nemrut ve beraberindekiler "bir tuzak kurmak istediler. Bizse onları" yaptıkları işlerinde "en büyük zarara uğrayanlar kıldık." Ve onların tuzaklarını en zayıf yaratığımızı, kendilerine musallat kılmak suretiyle başlarına geçirdik.

 

İbn Abbas dedi ki: Allah onların üzerine en zayıf mahluku olan sivrisineği musallat etti. Aradan vakit geçmeden Nemrut arkadaşlarının ve atlarının parıldayan kemiklerini gördü. Bu sinekler onların etlerini yemiş, kanlarını içmişti. Bir tanesi de onun burun deliğine girmiş ve beynine ulaşıncaya kadar önüne geleni kemirip durmuştu. İnsanlar arasında en değerli kabul ettiği kişi demir bir balyozIa kafasına vuran kişi oluyordu. O yaklaşık kırk yıl bu şekilde kaldı.

 

"Biz onu ve Lut'u alemler için bereketlendirdiğimiz arza (ulaştırıp) kurtardık." Biz İbrahim'i ve Lut'u Şam arzına ulaştırarak kurtardık, demektir. İkisi ise daha önce Irak topraklarında idiler. İbrahim (a.s.) -İbn Abbas'ın dediğine göre- Lut (a.s.)ın amcası idi.

 

Oraya "mübarek" denilmesinin sebebi ise çok verimli, mahsüllerinin ve ırmaklarının bol olmasıdır. Ayrıca orası peygamberler yatağıdır.

 

Bereket hayrın bir yerde karar kılması demektir. Eğer deve bir yere çakılıp kalır da oradan ayrılmazsa: (...) denilmesi de buradan gelmektedir.

 

İbn Abbas dedi ki: Mübarek topraklardan kasıt Mekke'dir. Beytu'l-Makdis olduğu da söylenmiştir. Çünkü peygamberlerin çoğunu Yüce Allah oradan göndermiştir. Aynı şekilde orası da çok verimli ve mahsulü bol bir yerdir, suları tatlıdır ve tatlı sular da yere oradan dağılır. Ebu'l-Aliye dedi ki: Ne kadar tatlı bir su varsa, mutlaka semadan Beytu'l-Makdis'teki kayaya iner, sonra oradan yere dağılır. Benzeri bir söz Ka'b el-Ahbar'dan da nakledilmiştir.

Mübarek toprakların Mısır olduğu da söylenmiştir.

 

"Ve ona İshak'ı, istediğinden ayrı" fazla "olarak da Ya'kub'u bağışladık."

Çünkü o İshak için dua etmiş, fakat dua etmeksizin de ona fazladan Ya'kub (a.s.) verilmişti. O bakımdan bu da ona istediğinden ayrı (nafile) olarak verilmiş oldu. Çünkü o "Rabbim, bana salihlerden bağışla. "(es-Saffat, 100) diye dua etmişti. Oğlun oğluna da "nafile (fazladan, ayrı olarak)" da denilir. Çünkü torun oğlun dışında fazladan verilmiş bir bağıştır.

 

"Onların her birini de salih kimseler kıldık." Yani İbrahim de, İshak da, Ya'kub da salih kimseler idiler ve Allah'a itaat ediyorlardı. Onların salih kimseler kılınmaları ancak onların lehine salilh ve itaatın tahakkuku ve itaata kudret sahibi olmalarının yaratılması, sonra da kulun bunu kazanması ile mümkün olur. O bakımdan bu, Allah tarafından halk edilen bir şeydir.

 

"Onları emrimizle doğru yolu gösteren önderler kıldık." Hayırlarda ve itaat olan işlerde kendilerine uyulan başkanlar idiler.

 

"Emrimizle" buyruğu da: Onlara indirmiş olduğumuz vahiy, emir ve yasaklarla, demektir. Onlar bizim kitabımızla doğru yolu gösteren önderlerdi, denilmiş gibidir.

 

Anlamın şu şekilde olduğu da söylenmiştir: Onlar Bizim kendilerine: İnsanları irşad edin, ve tevhide onları davet edin diye emir vermemiz üzerine insanları dinimize ileten kimseler idiler.

 

"Onlara hayırlar yapmayı" itaatler işlemeyi "namazı dosdoğru kılmayı ve zekatı vermelerini vahyettik. Onlar Bize ibadet eden" itaat eden "kimselerdi."

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Enbiya 74-75

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR