حذيفة
بن اليمان رضى
الله تعالى
عنه
54- Huzeyfe b.
el-Yeman
أخبرنا
الحسين بن
منصور قال أنا
الحسين بن محمد
أبو أحمد قال
أنا إسرائيل
بن يونس عن
ميسرة بن حبيب
عن المنهال بن
عمرو عن زر بن
حبيش عن حذيفة
بن اليمان قال
سألتني أمي
منذ متى عهدك
بالنبي صلى
الله عليه
وسلم فقلت منذ
كذا وكذا فنالت
مني وسبتني
فقلت لها
دعيني فإني
آتي النبي صلى
الله عليه
وسلم فأصلي
معه المغرب
ولا أدعه حتى
يستغفر لي ولك
فصليت معه
المغرب فصلى إلى
العشاء ثم
انفتل وتبعته
فعرض له عارض
وأخذ وذهب
فاتبعته فسمع
صوتي فقال من
هذا فقلت
حذيفة فقال ما
لك فحدثته
بالأمر فقال
غفر الله لك
ولأمك أما
رأيت العارض
الذي عرض لي
قبل قلت بلى
قال هو ملك من
الملائكة لم
يهبط إلى الأرض
قط قبل هذه
الليلة
استأذن ربه أن
يسلم علي
وبشرني أن
الحسن
والحسين سيدا
شباب أهل
الجنة وأن
فاطمة سيدة
نساء أهل
الجنة
[-: 8240 :-] Huzeyfe b. el-Yeman
anlatıyor: Annem: "Ne zamandan beri Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem) ile berabersin?" diye sorunca, ben: "şu kadar zamandır"
cevabını verdini. Bunun üzerine bana hakaret edip sövünce ben: "Beni
bırak. Ben Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e gidip onunla akşam
namazını kılacağım ve hem benim, hem de senin için bağışlanma dilemeden onu
bırakmayacağım" dedim. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile akşam
namazını kıldım, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) yatsı namazını kıldıktan
sonra oradan ayrıldı, ben de peşinden gittim. Önüne biri çıkınca onu alıp
gitti, ben de onu takib ettim. Sesimi duyunca: "Kim o?" diye sordu.
Ben: "Huzeyfe" cevabını verince: "Ne istiyorsun?" diye
sordu. Ben olanları anlatınca: "Allah seni ve anneni bağışlasın. Daha önce
önüme çıkan kişiyi gördün mü?" diye sordu. Ben: "Evet"
karşılığını verince, Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "O, bu
geceden önce yeryüzüne hiç inmeyen bir melekti. Bana selam vermesi için
Rabbinden izin aldı ve Hasan ve Hüseyin'in Cennet gençlerinin efendisi,
Fatima'nın da Cennet kadınlarının efendisi olduğunu müjdeledi" buyurdu.
Tuhfe: 3323
379'da muhtasar olarak
geçmişti. 8307'de tekrar gelecek.
أخبرنا أحمد
بن سليمان قال
أنا مسكين بن
بكير عن شعبة
عن مغيرة عن
إبراهيم عن
علقمة قال
قدمت الشام فدخلت
مسجد دمشق
فصليت ركعتين
ثم قلت اللهم
ارزقني جليسا
صالحا فجلست
إلى أبي
الدرداء فقال
لي ممن أنت
قلت من أهل
العراق قال
فكيف كان يقرأ
عبد الله
والليل إذا
يغشى والنهار
إذا تجلى وما
خلق الذكر
والأنثى قلت
هكذا كان يقرؤها
عبد الله فقال
أبو الدرداء
هكذا سمعتها
من رسول الله
صلى الله عليه
وسلم ثم قال
فيكم الذي
أجير من
الشيطان عمار
بن ياسر وفيكم
الذي يعلم
السر لا يعلمه
غيره يعني
حذيفة بن اليمان
[-: 8241 :-] Alkame der ki: Şam'a
gelip Dimeşk mescidine girerek iki rekat namaz kıldıktan sonra: "Allahım!
Bana salih bir arkadaş nasib et" dedim ve Ebu'd-Derda'nın yanına oturdum.
Ebu'd-Derda: "Sen kimlerdensin?" diye sorunca: "Irak
halkındanım" cevabını verdim. Ebu'd-Derda: "Abdullah (b. Mes'ud):
"Kasem olsun bürürken o geceye ve açıldığı zaman o gündüze, erkeği ve
dişiyi yaratana andolsun ...'' (Leyl Sur. 1, 2, 3) suresini nasıl
okuyordu?" diye sorunca: "Abdullah bunu senin okuduğun gibi
okuyordu" dedim. Ebu'd-Derda: "Bu sureyi Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in böyle okuduğunu duydum" dedikten sonra:
"Aranızda şeytandan korunan Ammar b. Yasir ve başkasının bilmediği sırrı
bilen Huzeyfe var" dedi.
11612,
11613!te tekrar gelecek. - Tuhfe: 10956
Diğer tahric: Buhari
(3287, 3742, 3743, 3761, 4943, 4944, 6278); Müslim 824 (282, 283, 284); Tirmizi
(2939); Ahmed, Müsned (27535); İbn Hibban (6330, 6331, 7127).