SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU SIFATU’S-SALAT

<< 457 >>

DEVAM: 145. Teşehhüdde Oturmanın Sünneti

 

حدثنا يحيى بن بكر قال: حدثنا الليث، عن خالد، عن سعيد، عن محمد بن عمرو بن حلحلة، عن محمد بن عمرو بن عطاء.وحدثنا الليث، عن يزيد بن أبي حبيب، ويزيد بن محمد، عن محمد بن عمرو بن حلحلة، عن محمد بن عمرو بن عطاء: أنه كان جالسا مع نفر من أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم، فذكرنا صلاة النبي صلى الله عليه وسلم، فقال أبو حميد الساعدي: أنا كنت أحفظكم لصلاة رسول الله صلى الله عليه وسلم، رأيته إذا كبر جعل يديه حذاء منكبيه، وإذا ركع أمكن يديه من ركبتيه، ثم هصر ظهره، فإذا رفع رأسه استوى، حتى يعود كل فقار مكانه، فإذا سجد وضع يديه غير مفترش ولا قابضهما، واستقبل بأطراف أصابع رجليه القبلة، فإذا جلس في الركعتين جلس على رجله اليسرى، ونصب اليمنى، وإذا جلس في الركعة الآخرة، قدم رجله اليسرى، ونصب الأخرى، وقعد على مقعدته.وسمع الليث يزيد بن أبي حبيب، ويزيد من محمد بن حلحلة، وابن حلحلة من ابن عطاء. قال أبو صالح، عن الليث: كل فقار. وقال ابن المبارك، عن يحيى بن أيوب قال: حدثني يزيد بن أبي حبيب: أن محمد بن عمرو حدثه: كل فقار.

 

[-828-] Muhammed İbn Amr İbn Ata şöyle demiştir: "Bir defasında Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ashabından bir kaç kişiyle birlikte oturuyordum. Bu sırada Resûlullah s.a.v. nasıl namaz kıldığı konusu açıldı ve Ebû Humeyd es-Sâidî şöyle dedi: Aranızda Resûl-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in nasıl namaz kıldığını en iyi bilen kişi benim. O'nun şu şekilde namaz kıldığını gördüm; Namaza başlarken tekbir aldığında ellerini omuzlarının hizasına kadar kaldırırdı. Rüku'ya gittiğinde elleriyle dizlerini iyice kavrardı ve sırtını dümdüz tutardı. Rükû'dan doğrulup başını kaldırdığında vücûdunu tam olarak düzeltirdi; omurga kemikleri dimdik olurdu. Secde ettiğinde ellerini yere koyar fakat dirseklerini yere ve yanlarına yapıştırmazdı. Secdede iken ayak par­maklarının uçları kıbleyi gösterirdi. İlk iki rekatı kılıp birinci teşehhüde oturdu­ğunda sağ ayağını diker ve sol ayağını yatırıp üzerine otururdu. Son teşehhüde oturduğunda ise sağ ayağını yine diker ve sol ayağını sağ ayağının altına yatırıp kalçası üzerinde yere otururdu."

 

 

AÇIKLAMA:     Bu konu başlığı teşehhüde nasıl oturulacağını ve oturuş sırasında sünnet olan şeklin ne olduğunu açıklamakta, fakat oturmanın sünnet olup olmadığına işaret etmemektedir. Zeyn İbnü'l-Müneyyir şöyle demiştir: "Bu başlık altında altı hükme işaret edilmiştir:

 

1. Teşehhüddeki oturma şekli normal oturma şeklinden farklıdır.

2. ilk teşehhüde oturma şekli ile ikinci teşehhüde oturma şekli birbirinden farklıdır.

3. Teşehhüdlere oturma şekilleri ile iki secde arasındaki oturma şekilleri bir­birinden farklıdır.

4. Bununla birlikte bunların tamamı sünnettir.

5. Oturma şekli bakımından erkeklerle kadınlar arasında herhangi bir fark yoktur.

6. İlim ehli bîr kimse sahip olduğu ilme dayanarak karşısındakine delil gös­terebilir.

 

Teşehhütte bağdaş kurmakla ilgili olarak İbn Abdilberr şöyle demiştir;

"Nafile namazda teşehhüde oturulduğu zaman bağdaş kurulup kurulamaya­cağı konusunda görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Aynı görüş ayrılıkları hasta bir kimsenin farz namazlarda bağdaş kurup kuramayacağı konusunda da yaşan­mıştır. Fakat sağlıklı bir kimsenin farz namazlarda bağdaş kurmasının caiz olma­dığı konusunda âlimler icma etmiş, yani görüş birliğine varmışlardır."

 

Bu hadisten çıkarılan sonuçlardan bir kısmı şöyledir:

 

1. Bir kimse kendisini beğenme zaafından uzak kalabiliyorsa ve amacı mu­hataplarının daha dikkatli bir şekilde dinlemelerini ve öğrenmelerini sağlamaksa başkalarından daha bilgili olduğunu söyleyebilir.

 

2. Temel bilgileri ve faziletli amellerle ilgili hususları daima daha iyi bilen bir kimseden öğrenmek iyi olur.

 

3. Ashâb-ı kiramın bir kısmı Resûlullah'tan öğrenilmiş olan bazı hükümlerden habersiz kalabilir veya bu hükümleri unutabilir. Bu durumda diğerleri hatırlatmada bulunur.