باب: رفع
اليدين في
الخطبة.
34. Hutbe Sırasında Elleri Kaldırmak
حدثنا
مسدد قال:
حدثنا حماد بن
زيد، عن عبد
العزيز، عن
أنس. وعن
يونس، عن
ثابت، عن أنس
قال:
بينما
النبي صلى
الله عليه
وسلم يخطب يوم
الجمعة، إذا
قام رجل فقال:
يا رسول الله،
هلك الكراع،
وهلك الشاء،
فادع الله أن
يسقينا، فمد
يديه ودعا.
[-932-] Enes İbn Mâlik (r.a.) şöyle dedi: "Resûlullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem bîr Cum'a günü hutbe okurken bir adam kalkıp şunları söyledi:
"Ey Allah'ın Resulü, at sürüleri mahvoldu, davarlar susuzluktan kırıldı;
Allah'a dua et de bize yağmur göndersin". Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem, ellerini
açıp dua etti.
Tekrar: 933, 1013-1019, 1021, 1029, 1030, 3582, 6093 ve 6342
باب:
الاستسقاء في
الخطبة يوم
الجمعة.
35. Cuma Günü Hutbede İken Yağmur Duası Etmek
حدثنا
إبراهيم بن
المنذر قال:
حدثنا الوليد
قال: حدثنا
أبو عمرو قال:
حدثني إسحق بن
عبد الله بن
أبي طلحة، عن
أنس بن مالك
قال: أصابت
الناس سنة على
عهد النبي صلى
الله عليهه
وسلم، فبينما
النبي صلى
الله عليه
وسلم يخطب في
يوم جمعة، قام
أعرابي فقال:
يا رسول، هلك
المال وجاع
العيال، فادع
الله لنا.
فرفع يديه،
وما نرى في
السماء قزعة،
فوالذي نفسي
بيده، ما
وضعها حتى ثار
السحاب أمثال
الجبال، ثم
لم ينزل عن
منبره حتى
رأيت المطر
يتحادر على
لحيته صلى
الله عليه
وسلم، فمطرنا
يومنا ذلك،
ومن الغد وبعد
الغد، والذي
يليه، حتى
الجمعة
الأخرى. وقام
ذلك
الأعرابي، أو
قال غيره،
فقال: يارسول
الله، تهدم
البناء وغرق
المال، فادع
الله لنا.
فرفع يديه
فقال: (اللهم
حوالينا ولا
علينا). فما
يشير بيده إلى
ناحية من
السحاب إلا
انفرجت،
وصارت
المدينة مثل
الجوبة، وسال
الوادي قناة
شهرا، ولم
يجىء أحد من
ناحية إلا حدث
بالجود.
[-933-] Enes İbn Mâlik (r.a.) şöyle demiştir: Resul-i Ekrem Sallallahu
Aleyhi ve Sellem zamanında insanları sıkıntıya sokan bir kıtlık baş
göstermişti. İşte o günlerde Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir Cum'a günü
hutbe okurken bir bedevi ayağa kalkıp şöyle seslendi: "Ey Allah'ın Resulü,
mallar helak oldu, çoluk çocuk açlıktan perişan bir halde... Allah'a dua et de
bizi bu sıkıntılardan kurtarsın." Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ellerini kaldırdı. O sırada gökyüzünde tek bir bulut bile görünmüyordu.
Canımı elinde bulunduran Allah'a yemin ederim ki, Resûlullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem gökyüzünde heybetli dağlar gibi bulutlar ortaya çıkana kadar ellerini
indirmedi ve kendisi de yağmur yağana kadar minberden aşağı inmedi. Hatta ben
mübarek sakallarından yağmur damlalarının süzüldüğünü gördüm. Resûl-İ Ekrem
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bu duası hürmetine hem o gün hem de daha sonra
gelen günler boyunca ta diğer Cuma'ya kadar yağmur yağdı. Sonraki Cuma'da daha
önce Resûiullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den dua isteyen o bedevi şöyle
dedi: "Ey Allah'ın Resulü, binalar yıkıldı, mallarımız sular altında
kaldı. Bizim için Allah'a dua et!" Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ellerini kaldırıp şöyle dua etti: "Allah'ım, çevremize yağdır,
üzerimize değil."
Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bu şekilde dua edip eliyle
gökyüzündeki bulutlara işaret etti ve onun işaret buyurduğu bulutlar hemen
açılıverdi; Medine adeta ışıkla aydınlatılmış, üstü açık bir alan gibi oldu. Bu
yağmur dolayısıyla bir ay boyunca vadiler sel olup aktı ve civar bölgelerden
gelen herkes bolca yağan yağmurun bereketler getirdiğini söyledi.