SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-HAC

<< 824 >>

باب: تقليد الغنم.

110- Davara (Küçükbaş Hayvana) Kılade Takmak

 

حدثنا أبو نعيم: حدثنا الأعمش، عن إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة رضي الله عنها قالت:

 أهدى النبي صلى الله عليه وسلم مرة غنما.

 

[-1701-] Aişe r.anha şöyle dedi: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir kere hedy olarak davar (küçükbaş hayvan) gönderdi.

 

 

حدثنا أبو النعمان: حدثنا عبد الواحد: حدثنا الأعمش: حدثنا إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة رضي الله عنها قالت:

 كنت أفتل القلائد للنبي صلى الله عليه وسلم، فيقلد الغنم، ويقيم في أهله حلالا.

 

[-1702-] Aişe r.anha şöyle dedi: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hayvanının boynuna takılacak ipi ben örerdim. O, davarın boynuna kılade takar daha sonra da ihrama girmeksizin ailesi ile birlikte bulunurdu.

 

 

حدثنا أبو النعمان: حدثنا حماد: حدثنا منصور بن المعتمر. وحدثنا محمد ابن كثير: أخبرنا سفيان، عن منصور، عن إبراهيم، عن الأسود، عن عائشة رضي الله عنها قالت:

 كنت أفتل قلائد الغنم للنبي صلى الله عليه وسلم، فيبعث بها، يمكث حلالا.

 

[-1703-] Aişe r.anha şöyle dedi: Ben, Hz.Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için davarlarına kılade örerdim. O da bununla birlikte davarını gönderir, sonra ihrama girmeksizin ve ihramın yasaklarını yapmaksızın beklerdi.

 

 

حدثنا أبو نعيم: حدثنا زكرياء، عن عامر، عن مسروق، عن عائشة رضي الله عنها قالت:

 فتلت لهدي النبي صلى الله عليه وسلم، تعني القلائد، قبل أن يحرم.

 

[-1704-] Aişe r.anha şöyle dedi: Ben, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem, ihram'a girmeden önce onun hedy hayvanları için kılade ördüm.

 

 

AÇIKLAMA:     Davarların (küçük baş hayvanların) boynuna kılade takmanın hükmü: İbnü'l-Münzir şöyle demiştir: İmam Malik ve reyciler davarların boynuna kı­lade takmayı kabul etmemişlerdir.

 

Bir başkası şunu da eklemiştir: Bu hadisin onlara ulaşmadığı anlaşılmakta­dır. Onların bu konuda bir delili de bulunmayıp tek dayanakları, bir kısmının ileri sürdüğü "hayvan, taklîd sonucunda zayıf düşer" sözleridir. Bu ise zayıf bir delildir. Çünkü kılade, alamet olmak üzere takılır. Bu görüşte olanlar hayvanın iş'ar sonucunda zayıf düşmesi sebebiyle iş'ar yapılmayacağında, hayvanı zayıf düşürmeyecek şekilde kılade takılabileceğinde ittifak etmişlerdir.

 

Hanefîler aslen davarın hedy hayvanı olmadığını söylemişlerdir ki yukarı­daki hadis onlar aleyhine başka bir delildir.

 

İbn Abdilber şöyle der: Davarın hedy olmayacağını savunanlar Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yalnızca bir kere hac yaptığını ve bu haccında da hedy olarak davarı kesmediğini söylemişlerdir.

 

(İbn Hacer der ki): Bu söylediklerinin onların görüşüne nasıl delil olacağını bilmiyorum! Çünkü yukarıdaki hadisler kendisinin ailesi ile birlikte (Medine'de) kaldığı halde hedy olarak davar gönderdiğini göstermektedir. Bu olay kesin olarak onun haccından önce meydana gelmiştir.

 

 

باب: القلائد من العهن.

111- Yünden Kılade Yapmak

 

حدثنا عمرو بن علي: حدثنا معاذ بن معاذ: حدثنا ابن عون، عن القاسم، عن أم المؤمنين رضي الله عنها قالت: فتلت قلائدها من عهن كان عندي.

 

[-1705-] Mu'minlerin annesi Aişe r.anha şöyle dedi: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hedy kurbanlarının kıladelerini, elimde bulunan yünlerden ördüm.

 

 

باب: تقليد النعل.

112- Hayvanın Boynuna Ayakkabı Asmak

 

حدثنا محمد: أخبرنا عبد الأعلى بن عبد الأعلى، عن معمر، عن يحيى بن أبي كثير، عن عكرمة، عن أبي هريرة رضي الله عنه: أن نبي الله صلى الله عليه وسلم رأى رجلا يسوق بدنة، قال: (اركبها). قال: إنها بدنة، قال: (اركبها). قال: فلقد رأيته راكبها، يساير النبي صلى الله عليه وسلم، والنعل في عنقها. تابعه محمد بن بشار.

حدثنا عثمان بن عمر: أخبرنا علي بن المبارك، عن يحيى، عن عكرمة، عن أبي هريرة رضي الله عنه، عن النبي صلى الله عليه وسلم.

 

[-1706-] Ebu Hureyre r.a. şöyle dedi: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem hedy hayvanını yanında götüren bir adam gördü ona "hayvanına bin" buyurdu. Adam: "O hedy hayvanıdır" dedi. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem yine: "O'na bin" buyurdu.

 

Ben (Ebu Hureyre), o hayvan'a binen adam'ın Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte gittiğini, hayvanın boynunda da (onun hedy olduğunu belli etmek üzere asılmış) ayakkabı bulunduğunu gördüm.

 

 

AÇIKLAMA:     Burada ayakkabı cinsi kastedilmiş olabileceği gibi tek bir ayakkabı da kas­tedilmiş olabilir. Sevrî iki ayakkabı asmanın şart olduğunu söylemiş, onun dışındakiler ise tek bir ayakkabının yeterli olacağını söylemişlerdir. Bir kısım fakih de şöyle de­miştir: Ayakkabı asmak şart değildir, onun yerine geçen herhangi bir şey de olur hatta su kırbası bile asılabilir.

 

Ayakkabı asmanın hikmeti olarak şu söylenmiştir: Bu yolculuğa ve bu ko­nudaki ciddiyete işarettir. Şayet hikmet bu ise, hayvanın boynuna yalnızca ayakkabı asılabilir.

 

İbnü'l-Müneyyir el-Haşiye adlı kitabında şöyle demiştir: Araplar ayakkabıyı da bir tür binek gibi görürler. Çünkü ayakkabı, giyenin ayağını korur, yorgunlu­ğunu giderir. Hatta kimi şairler ayakkabıya mecazen "deve" demişlerdir. İhrama giren kişinin, Allah için giyeceklerinden soyutlanması gibi, hayvanını hedy ola­rak belirleyen kişi de Allah için gerek hayvan türünden gerek diğer türden olan bineğinden vazgeçmiş gibi olur. Bu yüzden hayvanın boynuna tek ayakkabı değil iki ayakkabı asmak müstehab görülmüştür.

 

 

 

 

 

 

- - -