باب: رفع
معرفة ليلة
القدر لتلاحي
الناس.
4- Kadir Gecesinin Zamanına Ait Bilginin, İnsanların Tartışması
Sebebiyle Kaldırılması
حدثنا
محمد بن
المثنى: حدثنا
خالد بن
الحارث: حدثنا
حميد: حدثنا
أنس، عن عبادة
بن الصامت قال:
خرج
النبي صلى
الله عليه
وسلم ليخبرنا
بليلة القدر،
فتلاحى رجلان
من المسلمين،
فقال: (خرجت
لأخبركم
بليلة القدر،
فتلاحى فلان
وفلان فرفعت،
وعسى أن يكون
خيرا لكم،
فالتمسوها في
التاسعة
والسابعة
والخامسة).
[-2023-] Ubade İbnü's-Samit r.a. şöyle dedi: Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem kadir gecesinin zamanını bildirmek için yanımıza geldi. Bu sırada
Müslümanlardan iki kişi birbiri ile tartıştı. Bunun üzerine Hz. Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Size kadir gecesini bildirmek için
çıkmıştım. Ancak falan ile falan tartışma yapınca buna dair bilgi kaldırıldı.
Bunun sizin için daha hayırlı olmasını umarım. Kadir gecesini (Ramazandan yirmi
gün geçtikten sonra) dokuzuncu, yedinci ve beşinci gecede arayın".
AÇIKLAMA: Hz. Nebi, tartışma yapan kişiler ile meşgul
olunca kadir gecesine dair bilgiyi unutmuştur. Diğer bir görüşe göre o sene,
kadir gecesinin bereketinin kaldırılmasıdır.
Subkî el-Halebiyyat adlı eserinde bu olaydan, kadir gecesini gören
kimsenin bunu gizlemesinin müstehap olduğu sonucunu çıkararak şöyle demiştir:
Bunun delili şudur: Allah, Nebiinin bu geceyi ümmetine bildirmemesini takdir
etmiştir. Hayrın tümü, Hz. Nebi için takdir edilendedir. O halde bu konuda ona
uymak müstehaptır.
el-Minhac'ın şerhinde bu olay el-Havîden şu şekilde
aktarılmıştır: Bunun hikmeti şudur: Kadir gecesi bir keramettir. Kerametin
saklanması gerektiği konusunda ise tarikat ehli arasında görüş ayrılığı
yoktur. Aksi taktirde kişi kendinde bir büyüklük görür, bunun elinden
alınmasından emin olamaz. Yine kişi riyadan emin olamaz. Edep açısından da
böyledir. Kişi Allah'a şükretmeyi bırakıp nimete bakmak ve bunu insanlara
anlatmakla meşgul olmamalıdır. Yine kişi kerametini anlattığında kıskanılma ve
böylece başkasını kötü fiillere yönlendirme ihtimali de söz konusudur. Hz.
Yakub'un oğlu Yusuf'a (a.s.) söylediği şu söz de bunu çağrıştırmaktadır:
"Ey oğlum rüyanı kardeşlerine anlatma...’’
Hz. Nebi'in "dokuzuncu, yedinci, beşinci gecede
arayın" sözü, son on günden dokuzuncu geceyi yani yirmidokuzuncu geceyi
kastetmiş olabileceği gibi, ayın bitmesine dokuz gün kala demek istemiştir ki
bu da yirmibirinci yahut yirmi ikinci geceye tekabül eder. Bu da ayın tam veya
noksan olmasına yani ayın yirmidokuz yahut otuz gün olmasına göre değişir.