SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L BUYU’

<< 994 >>

باب: لا يبيع على بيع أخيه، ولا يسوم على سوم أخيه، حتى يأذن له أو يترك.

58. BİR MALI SATAN YAHUT BUNUN İÇİN PAZARLIK YAPAN KİMSE BAŞKA BİRİNE BU KONUDA İZİN VERMEDİKÇE YAHUT YAPTlĞI İŞLEMİ SONA ERDİRMEDİKÇE BAŞKASI SATIŞ YAHUT PAZARLıK YAPAMAZ.

 

حدثنا إسماعيل قال: حدثني مالك، عن نافع، عن عبد الله بن عمر رضي الله عنهما:  أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال: (لا يبيع أحدكم على بيع أخيه).

 

[-2139-] Abdullah İbn Ömer r.a., Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şu sözünü nakletmiştir: "Birbirinizin satışı üzerine satış yapmayın. "

 

Tekrar: 3165, 5142

 

حدثنا علي بن عبد الله: حدثنا سفيان: حدثنا الزهري، عن سعيد بن المسيب، عن أبي هريرة رضي الله عنه قال: نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم أن يبيع حاضر لباد، ولا تناجشوا، ولا يبيع الرجل على بيع أخيه، ولا يخطب على خطبة أخيه، وتسأل المرأة طلاق أختها لتكفأ ما في إنائها).

 

[-2140-] Ebu Hureyre r.a. şöyle demiştir: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, şehirlinin köylü adına satış yapmasını yasakladı. Ayrıca şöyle buyurdu: 1. Neceş yapmayın. 2.Kişi (din) kardeşinin yaptığı satış üzerine satış yapamaz. 3.(Din) kardeşinin evlilik teklif ettiği kadına evlilik teklif edemez. 4. Kadın, kumasının kabındaki kendisine kalsın diye kocasından kuması boşamasını isteyemez."

 

Tekrar 2148, 2150, 2151, 2160. 2162, 2723, 2727, 5144, 5152, 6601

 

 

AÇIKLAMA:     Birinin Yaptığı Satış ve Pazarlık Üzerine Satış ve Pazarlık Yapma Yasağı, Yalnızca Müslümanlara Karşı mı Yasaktır?

 

Hadisin lafzında yer alan "din kardeşi" ifadesinden ilk anda anlaşılan bu yasağın yalnızca Müslümanların birbirine karşı yaptığı işlemlerle sınırlı olduğudur. Nitekim Evzai ve Şafiilerden Ebu Ubeyd İbn Harbuye bu görüştedir.

 

Müslim'in, Ala aracılığıyla babasının Ebu Hureyre'den rivayet ettiği şu hadisin ifadesi daha açıktır: "Müslüman, Müslümanın pazarlık ettiği malda (onun pazarlığı sona ermedikçe) pazarlıkta bulunamaz."

 

Alimlerin çoğunluğuna göre ise bu konuda Müslüman ile zimmet ehli arasında fark yoktur. "Kardeş" sözcüğü yaygın durumu belirtmek için söylenmiştir, bundan zıt anlam çıkarılamaz.

 

 

Başkasının Satışı Üzerine Satış Yapmanın Hükmü

 

Alimler başkasının satışı üzerine satış yapmanın haram olduğunu söylemişlerdir. Başkasının satın aldığı bir malı satın almak da böyledir. Bu şöyle olur: Bir kimse muhayyer olma şartıyla bir mal satın alır. Başka bir satıcı "bu satışı boz, ben sana daha ucuza satayım" der. Yahut da müşteri satıcıya "yaptığın akdi boz. Ben sana daha fazla ödeyerek senden satın alayım" der. Bunun haram olduğu konusunda icma vardır.

 

Pazarlık konusu da şu şekildedir: Bir kimse satın almak niyetiyle bir şey alır, bir başkası da "onu bırak. Ben sana ondan daha iyisini aynı fiyata satayım, yahut onun aynısını daha ucuza satayım" der. Yahut da bir kimse mal sahibine "onu, satın almak için elinde bulundurandan geri al, ben daha pahalıya senden satın alayım" der. Bu, fiyat konuşulduktan ve taraflar akdi yapmaya yeltendikten sonradır. Bu, açık bir şekilde olursa haram olacağında görüş ayrılığı yoktur. Şayet açık bir şekilde olmazsa Şafiilerde bu konuda iki görüş vardır.

 

İbn Hazm, İmam Malik'ten "akdi yapmaya meyletme"nin şart olduğu görüşünü naklettikten sonra "hadisin lafzı buna delalet etmemektedir" demiştir. Ancak onun görüşü "pazarlık konusunda haram kılmanın söz konusu olabilmesi için açık bir durumun söz konusu olması gerekir. Çünkü İbn Abdilber'in naklettiği üzere açık arttırma ile satılan malın fiyatını arttırmanın haram olmadığı konusunda ittifak vardır. Öyleyse geriye şu seçenek kalmaktadır: Haram kılınan pazarlık, açık arttırmadakinin ötesinde bir durumun söz konusu olduğu pazarlıktır."

 

Şafiilerden bazıları, satış ve pazarlıkla ilgili bu yasağın kapsamından "alıcının fahiş bir biçimde aldanma durumunda olduğu satış akdi"ni istisna etmişlerdir. İbn Hazm da bu görüşü kabul etmiş ve "Din nasihattır (samimiyettir)" hadisini delil getirmiştir. Ancak, kişinin din kardeşine göstereceği samimiyetin tek yolu satış ve pazarlık değildir. Örneğin kişi, aldanma halinde olan bir satıcının malını daha yükseğe satın almaksızın "malın değeri gerçekte şu kadardır. Sen bu malı şu fiyata sattığında aldanmış olursun" diyerek de samimiyetini gösterebilir. Böylece her iki maslahatı da gerçekleştirmiş olur.

 

Alimlerin çoğunluğu, başkasının satışı üzerine yapılan satışın günah olmakla birlikte geçerli olduğu görüşünü kabul etmişlerdir. Malikller ve Hanbelilerde bu akdin fasit olduğuna dair iki rivayet bulunmaktadır. Zahirller de bunun kesin olarak fasit olduğu görüşünü kabul etmişlerdir.