DEVAM: 38. SAVAŞA ÇIKAN BİR MÜCAHİDİN SAVAŞ VE YOLCULUK
TECHİZATINI TEDARİK ETMENİN VE ARKASINDA BIRAKTIĞI KİMSELERİN BAKIMINI
ÜSTLENMENİN FAZİLETİ
حدثنا
موسى: حدثنا
همام، عن
إسحاق بن عبد
الله، عن أنس
رضي الله عنه:
أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم لم يكن
يدخل بيتا
بالمدينة غير
بيت أم سليم
إلا على
أزواجه، فقيل
له، فقال: (إني
أرحمها، قتل
أخوها معي).
[-2844-] Enes İbn Malik anlatıyor: ResuI-i Ekrem
Sallallahu Aleyhi ve Sellem Medine'de eşleri dışında hiçbir kadının evine
girmezdL Bunun sadece bir istisnası vardı:
Ümmü Süleym. ResuI-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem onun evine
giderdi. Kendisine bu konu sorulduğunda şöyle buyurdu: "Ben ona çok
acıyorum. Onun kardeşi benimle birlikte iken öldürüldü."
AÇIKLAMA: Hadiste cihada katılan bir mücahidi techiz
eden ve onun cihadla ilgili bütün ihtiyaçlarını, silah ve techizatını sağlayan
ve bu mücahidin arkada bıraktığı evlad ve iyalinin bütün geçimliklerini sağlayan
kimsenin aynen cihada katılmış gibi olacağı anlatılmaktadır.
Ayrıca hadiste geçen "kendisi de savaşmış demektir"
ifadesiyle ilgili olarak İbn Hibban şunları söylemiştir: "Bu ifade söz
konusu kişi gerçekte savaşa katılmamış olsa bile savaşa katılan gibi mükafat ve
sevap alır anlamına gelir."
Resulullah'ın (s.a.v.) Ümmü Süleym'i niçin ziyaret ettiğiyle
ilgili olarak zikrettiği açıklama ve gerekçe bazılarının ileri sürdüğü şu
iddiadan daha uygun ve tutarlıdır: "Zira Resul-i Ekrem'in Sallallahu
Aleyhi ve Sellem Ümmü Süleym ile evlenmesi haramdL" Bu konuyla ilgili
ayrıntılı açıklama ileride gelecektir.(Bkz. Kitabü'l-İsti'zan, Bab 41)
Ümmü Süleym'in kardeşi Haram İbn Milhan'dır. Haram'ın Bi'ri
Maune alayında öldürülüşü ile ilgili rivayet Kitabü'l-Meğazl'de
nakledilecektir. Resulullah'ın (s.a.v.) onun hakkında kullandığı "Benimle
birlikte iken öldürüldü" ifadesi şu anlama gelir: "Benim askerlerimle
birlikte iken veya benim emrime göre hareket ederken ve bana itaat yolunda
giderken öldürüldü." Çünkü Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Bi'ri
Maune alayında bulunmamıştır; sadece ashabından bazılarına oraya gitmelerini
emretmiştir.
İbnü'l-Müneyyir şöyle demiştir: "Başlıkta geçen
"Arkasında bıraktığı kimselerin bakımını üstlenmek" ifadesi ile Enes
hadisi arasındaki ilişki açıktır. Burada savaşçının arkasından ailesiyle veya
işleriyle ilgilenmek genel bir ifade ile ele alınmıştır. Dolayısıyla kendisine
hayırlı bir halef olmak bakımından savaşçının hayatta olup olmaması arasında
bir fark yoktur. Fakat ikinci rivayette Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem
ziyaretleriyle Ümmü Süleym'i sevindirmekte ve onun gönlünü almaktadır. Bu
ziyaretlerine gerekçe olarak ise Haram'ın kendisiyle birlikte iken
öldürüldüğünü göstermektedir. İşte burada kişi öldükten sonra ona hayırlı halef
olmak söz konusudur. Bu Resul-i Ekrem'in Sallallahu Aleyhi ve Sellem sözüne ne
kadar sadık olduğunu gösteren bir tutumdur."