SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CİHAD VE’S-SİYER

<< 1259 >>

باب: ما قيل في الجرس ونحوه في أعناق الإبل.

139. DEVELERİN BOYNUNA ÇiNGIRAK, ZİL VS. TAKMAK

 

حدثنا عبد الله بن يوسف: أخبرنا مالك، عن عبد الله بن أبي بكر، عن عباد بن تميم: أن أبا بشير الأنصاري رضي الله عنه أخبره: أنه كان مع رسول الله صلى الله عليه وسلم في بعض أسفاره، قال عبد الله: حسبت أنه قال: والناس في مبيتهم، فأرسل رسول الله صلى الله عليه وسلم رسولا: (أن لا يبقين في رقبة بعير قلادة من وتر - أو قلادة - إلا قطعت).

 

[-3005-] Abbad İbn Temim, Ebu Beşir'in kendisine şunu anlattığını nakletmiştir: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte bir yolculukta bulunmuştum. - Ravilerden Abdullah İbn Ebi Bekir şöyle demiştir: Sanırım Abbad İbn Temim; "İnsanlar gece uykuya dalmıştı" demişti. - Resul-i Ekrem Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir elçi göndererek şu talimatı verdi: "Develerden hiçbirinin boynunda yay kirişinden yapılmış tasma bırakmayın! Veya develerin boynunda kesilmedik tek bir tasma bile kalmasın!"

 

 

AÇIKLAMA:     Bu başlık altında develerin boynuna çıngırak, zil vs. takmanın mekruh olduğu açıklanmaktadır. Başlıkta develerin zikredilmesinin sebebi ise konuyla ilgili rivayetin develer hakkında olmasıdır.

 

İbnü'l-Cevzi konuyla ilgili olarak şunları söylemiştir: "Develerin boynuna takılan tasma hakkında üç farklı açıklama yapılmıştır:

 

1. O dönemde insanlar kendi düşünce ve inançlarına göre göz değmesinden korunması için develerin boynuna yay kirişi takarlardı. İşte Resulullah (s.a.v.) bu yay kirişlerinin hiçbir şekilde Allah’ın takdirini değiştirmeyeceğini insanlara bildirmek için koparılmasını emretmiştir. İmam Malik'in görüşü bu yöndedir. Ona ait ifade şöyledir: "Bana göre onlar göz değmesinden korumak maksadıyla develerin boynuna bu tasmaları takarlardı." Ebu Davud'un Ukbe İbn Amir'den merfu olarak naklettiği: "Allah, nazarlık taka(rak işlerinin tam olacağını sana)nın işlerini tamamına erdirmesin!" hadisi de bu açıklamayı desteklemektedir. İbn Abdilberr şöyle demiştir: "Göz değmesinden koruduğuna inanarak nazarlık takan kimseler bunun kaderi engelleyeceğine de inanmış olurlar. Fakat böyle bir inanca kapılmak asla caiz değildir."

 

2. Tasmaların kesilmesi doğrultusundaki emrin sebebi hızlı yolculuk sırasında develerin boyunlarının sıkılmasını önlemektir. Hanefilerden İmam Muhammed İbn Hasan eş-Şeybani'nin bu görüşte olduğu naklediimiştir. Ebu Ubeydlin şu açıklamaları da bu görüşü desteklemektedir: "Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem develerin boynuna böyle sert tasmaların bağlanmasını yasaklamıştır. Çünkü bu şekilde bağlanan hayvanların canları yanmakta, boğazları sıkışmakta ve nefes alıp vermeleri, otlamaları iyice zorlaşmaktadır. Hatta tasma ağaca takıldığı zaman hayvanın boğulmasına veya yoldan geri kalmasına bile sebep olabilmektedir."

 

3. Hattabi'nin naklettiğine göre o dönemde develerin boyunlarına çıngırak, zil vs. takarlardı. İmam Buhari'nin başlıkta kullandığı ifade de bu açıklamayı desteklemektedir. Ebu Davud ve Nesai'nin müminlerin annesi Ümmü Habibe'den merfu olarak naklettikleri bir hadiste şöyle buyurulmuştur: "Melekler, yanlarında çıngırak / zil bulunan topluluklara eşlik etmez." Nesai bu rivayeti Ümmü Seleme'den de nakletmiştir. Öyle anlaşılıyor ki İmam Buhari kullandığı başlıkta bu rivayetin bazı yollarında zikredilen ayrıntılara işaret etmiştir. Nitekim Darakutni, Osman İbn Ömer yoluyla bu rivayeti şöyle nakletmiştir: "Develerden hiçbirinin boynunda yay kirişinden yapılma tasmalar ve çıngıraklar bırakmayın, hepsini kesin!"

 

Bana göre bu yasak açısından deve ile diğer hayvanlar arasında herhangi bir fark yoktur. Ancak üçüncü açıklama esas alındığında at bu kapsam dışında kalacaktır. Çünkü atların boyunlarına çıngırak asma gibi bir uygulama hiçbir zaman olmamıştır.

 

İmam Nevevi ve diğer bazı alimler şöyle demiştir: "Alimlerin çoğunluğuna göre bu yasak haram anlamında değildir; hayvanların boyunlarına bunları asmak tenzihen mekruhtur. Bu uygulamanın haram olduğu da söylenmiştir. Bir başka görüş de ihtiyaç yoksa tasma bağlanamayacağı, ihtiyaç varsa bağlanabileceği yönündedir. İmam Malik'ten nakledilen bir görüş de şöyledir: Develerin boyunlarına tasma takmanın mekruh oluşu sadece yay kirişleriyle ilgilidir. Bu bakımdan göz değmesinden korunma amacı bulunmadığı sürece yay kirişi dışındaki malzemelerden yapılan tasmalar kullanılabilir."