DEVAM: 70. Tenasül
Organına Dokunmanın Abdesti Bozmayacağı
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ جَابِرٍ
عَنْ قَيْسِ
بْنِ طَلْقٍ عَنْ
أَبِيهِ
بِإِسْنَادِهِ
وَمَعْنَاهُ
وَقَالَ فِي
الصَّلَاةِ
Müsedded, Muhammed b.
Cabir'den aynı senet ve mana ile fakat "namazda (zekerine dokunursa)''
ilavesi ile hadisi rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA: Bundan evvelki babda yer alan Büsra Hadisinin
açıklamasında da belirtildiği gibi bu hadis, edep yerine dokunmanın abdesti
bozmayacağını kabul edenlerin delilidir. Hadisin kuvvet yönünden lehinde ve
aleyhinde söz söyleyenler olmuştur. Tirmizi: "Bu hadis, bu konuda rivayet
edilenlerin en sağlamıdır” derken, İmam Şafii: "Biz, Kays b. Talk'ı
soruşturduk, fakat onu tanıyana rastlayamadık" diyerek zayıf saymıştır.
Ancak Talk'ı İmam Şafii'nin tanımaması, onun meçhul olmasını, yani başkaları
tarafından da bilinmemesini gerektirmez. Nitekim ondan bir çok raviler hadis
rivayet etmişler ve onu cerh etmemişlerdir.
Edep
yerine dokunmanın abdesti bozmayacağı görüşünde olanların bazıları da Büsra'nın
Talk'tan daha sonra müslüman olduğunu ileri sürerek, Talk Hadisinin, Büsra
Hadisiyle neshedüdiğini söylemişlerdir. Fakat Büsra'nın sonradan müslüman
olması, Şevkani'nin de ifade ettiği gibi Büsra Hadisinin Talk Hadisini nesh
ettiğine delil olmaz.
Bu
hususta ulemanın görüşünü şu şekilde sıralayabiliriz:
1-
Hz. Ali, ibn Mes'ud, Ammar, Hasenu'l-Basri, Rabia, Ehl-i Beyt ve İmam Sevri,
kişinin kendi avret mahalline veya başkasının avret mahalline dokunmasıyla
abdestin bozulmayacağı görüşündedirler. Hanefilerin görüşü de budur. Delilleri
ise, şerhini yaptığımız Talk Hadisi ve İmam Tahavi'nin "Şerh
Meani'l-Asarında" Hz. Ali'den mevkuf (kendi sözü) olarak naklettiği:
"Ha kulağıma, burnuma dokunmuşum ha avret yerime dokunmuşum, fark
etmez" sözüdür.
Büsra
Hadisi zayıf olmakla birlikte oradaki abdest'ten maksat, yalınız elini
yıkamaktır. Zira "vudu" kelimesi Arapçada "el yıkamak"
manasına da kullanılır. Bu şekilde iki hadisin arası da te'lif edilmiş olur.
Gayet
tabii ki, dokunmadan dolayı şehvete gelip, herhangi bir akıntı olmuşsa abdest
akıntıdan dolayı bozulur, dokunmadan değil. Meni geldiği taktirde gusül icab
ettiği ise malumdur.
2-
Malikilere göre, baliğ olan kişinin kendi zekerine doğrudan doğruya avuç içi,
elin yanı, parmak uçları veya parmak yanları ile ister bilerek, isterse
bilmeyerek dokunması halinde abdest bozulur. Elin sırtı, tırnağı veya kolu ile
dokunulacak olursa, abdest bozulmaz, demişlerdir. Delil olarak da Büsra Hadisi (sağlam
saymışlardır) ve Darakutni'nin "Sizlerden biriniz zekerine dokunduğunda
namaz abdesti gibi abdest alsın" hadisidir.
3.
Şafıilere göre kişinin avuç içi ile kendi avret yerine veya başkasının avret
yerine (kadın olsun erkek olsun, büyük olsun küçük olsun, ölü olsun diri olsun)
dokunursa abdesti bozulur.
Dübüre
dokunmada da hüküm aynıdır.
Eller
iç kısımları birbirine yapışacak şekilde birleştirilir, kaybolan kısım zeker'e
değerse abdest bozulur, dışarıda kalan kısımlar değerse bozulmaz. Yani el ve parmak
kenarları el'in sortı gibi.
Delilleri
de İbn Mace, Ahmed b. Hanbel ve Hakim'in rivayet ettikleri; "Kim fercine
dokunursa abdest alsın" hadisidir. Zira ferc, insanın ön ve arka edep
yerini kapsar.
Darakutni'nin
Hz. Aişe'den rivayet ettiği Rasulullah (s.a.v.)'in: "Avret yerlerine
dokunup da, abdest almadan namaz kılanlara yazıklar olsun" dediğinde Hz.
Aişe'nin:
Ya
Rasulallah, anam sana feda olsun, bu erkekler için mi kadınlar için mi demesi
üzerine Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem ): "Sizlerden biri fercine
dokunduğunda namaz için abdest alsın" buyurmuştur. Ayrıca bunu da delil
getirirler.
4-
Hanbelilere göre ise, zekere dokunmak abdesti bozar. Dokunan erkek olsun kadın
olsun, şehvetle veya şehvetsiz olsun, kendi uzvu veya başkasının uzvu olsun
(tırnak hariç) el içi ve dışı ile olsun, abdest bozulur. Dübüre dokunma da
aynıdır. Delilleri Şafiilerin getirdikleri delillerle birleşmektedir.
Görülüyor
ki, mezheb imamları kendi görüşlerini hadislerle desteklemektedirler. Ancak,
Hanefilerin dayandığı deliller yanında yukarda saydığımız sahabilere ek olarak,
Huzeyfe b. Yeman, Ebu'd-Derda, Sa'd b. Ebi Vakkas gibi sahabiler ve yine
tabiine ek olarak Sad b. Müseyyeb, Said b. Cübeyr, İbrahim en-Nehai gibi
tabiinin büyükleri de avret yerine dokunmakla abdestin bozulmayacağını
söylemişlerdir. Böylesine önemli bir konuda yukarda geçen değerli
şahsiyyetlerin "abdest almak gerekmez" şeklindeki ifadeleri,
Hanefileri desdekleyen ve onların görüşlerini takviye eden deliller
arasındadır.
Bununla
beraber, Ömer bin El-Hattab, oğlu Abdullah, Ebu Hureyre, İbn-i Abbas, Aişe,
Sa'd bin Ebi Vakkas, Ata', Zühri, İbnü'l-Müseyyeb, Mücahid, Eban bin Osman,
Süleyman bin Yesar, ve İshak'tan zekere dokunmanın abdesti bozacağı görüşü
nakledilmiştir.