SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 612 >>

بَاب إِذَا كَانُوا ثَلَاثَةً كَيْفَ يَقُومُونَ

70.  Cemaat Üç Kişi Olduğu Zaman Nasıl Saf Tutarlar?

 

حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِيُّ عَنْ مَالِكٍ عَنْ إِسْحَقَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي طَلْحَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ جَدَّتَهُ مُلَيْكَةَ دَعَتْ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لِطَعَامٍ صَنَعَتْهُ فَأَكَلَ مِنْهُ ثُمَّ قَالَ قُومُوا فَلَأُصَلِّيَ لَكُمْ قَالَ أَنَسٌ فَقُمْتُ إِلَى حَصِيرٍ لَنَا قَدْ اسْوَدَّ مِنْ طُولِ مَا لُبِسَ فَنَضَحْتُهُ بِمَاءٍ فَقَامَ عَلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَصَفَفْتُ أَنَا وَالْيَتِيمُ وَرَاءَهُ وَالْعَجُوزُ مِنْ وَرَائِنَا فَصَلَّى لَنَا رَكْعَتَيْنِ ثُمَّ انْصَرَفَ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

 

Enes b. Malik'den; demiştir ki: (Enes'in) ninesi Müleyke, Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i hazırladığı bir yemeğe çağırdı. Resul-i Ekrem yemekten yedi ve sonra; "Kalkın size namaz kıldırayım" buyurdu. Enes dedi ki; Uzun müddet kullanılmaktan kararmış bir hasırımız (ı sermek) için kalktım ve üzerine su serp(erek onu sil)dim. Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kalktı, ben ve bir yetim çocuk onun arkasında saf olduk, yaşlı kadın da bizim arkamıza durdu ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize iki rekat namaz kıldırdıktan sonra ayrılıp gitti.

 

 

Diğer tahric: Buharî, ezan; salat; teheccüd; Müslim, mesacid; Tirmizî, salat; Nesaî, mesacid; imame; İbn Mace, mesacid; muvatta', sefer; Darimî, salat; Ahmed b. Hanbel, III, 131, 145, 149, 164, 179

 

AÇIKLAMA:     Hadiste sözu geçen yetimden maksat Damîre b. Sa'd el-Himyerî, yaşlı kadından maksat da Hz. Enes (r.a.)'in ninesi Müleyke'dir. Hadis-i şerifte geçen "size namaz kıldırayım" sözünün an­lamı, "cemaat içerisinde kadınlar da bulunduğu zaman, nasıl saf teşkil edilerek namaz kılınacağını öğretmek için size namaz kıldırayım" demektir. Resul-i Ekrem evlerde bu şekilde cemaat teşkil ederek namaz kıldırmakla camiye gelemeyen kadınlara da cemaatle namazın nasıl kılınacağını öğretmiş olurdu.

 

Hasırın üzerine Hz. Enes'in su serpmesi onu yumuşatmak ve tozunu al­mak için olabildiği gibi, uzun müddet kullanılması sebebiyle bir pisliğin isa­bet etmiş olması ihtimalinden dolayı da olabilir. Nitekim Kadı îyaz'a göre, "Hz. Enes hasırın üstüne suyu bu maksatla serpmiştir. Çünkü pislik isabet etmiş olma ihtimali bulunan bir şeyin üzerine sadece su serpmekle o şey te­mizlenmiş olur". Burada geçen .... kelimesi, su serpmek anlamına geldi­ği gibi, yıkamak anlamına da geldiğinden Hz. Enes'in hasırı yıkamış olması da mümkündür. Ancak birinci ihtimal daha kuvvetlidir.