NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
هَارُونُ
بْنُ عَبْدِ
اللَّهِ حَدَّثَنَا
يَزِيدُ بْنُ
هَارُونَ
عَنْ الْأَسْوَدِ
بْنِ
شَيْبَانَ
عَنْ أَبِي
نَوْفَلٍ
عَنْ
عَائِشَةَ
رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهَا
قَالَتْ كَانَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَسْتَحِبُّ
الْجَوَامِعَ
مِنْ
الدُّعَاءِ
وَيَدَعُ مَا
سِوَى ذَلِكَ
Aişe (r.anha)'dan;
demiştir ki:
"Resûlullah
(s.a.v.) cami (kapsamlı ve toplayıcı) olan duaları sever bunun dışındakileri
terk ederdi."
İzah:
Kutub-ü Sıtte içinde
sadece Ebû Dâvûd rivayet etmiştir.
Duanın cami (toplayıcı)
olmasından maksat, dünya ve âhiretin hayırlarını, sahih gaye ve maksatlarını
toplayan kelimelerle olmasıdır. Lafızları az fakat manaları çok olan duaların
murad edilmiş olması da muhtemeldir. Şu dualar anılan türdendir: "Ey
Rabbimiz, bize dünyada ve âh i re İte iyilik ver, bizi cehennem azabından
koru." "Ey Allah'ım, Beni haramından helalin ile muhafaza et,
fazlınla senden başkalarına muhtaç etme."
"Ey Allahım, dünya
ve âhirette bana rahatlık ihsan et."
"Ey Allahım, senden
cenneti ve cennete yaklaştıran söz ve işi istiyorum. Cehennemden ve cehenneme
yaklatıran söz ve işten de sana sığınırım."
"Ey Allah'ım!
Senden bildiğim, bilmediğim, acele, vadeli tüm hayırları istiyorum."
Hadis-i şerifteki
"duanın toplayıcı" olmasını hamd, salevât ve dua adabını toplayıcı
yeya butun mü'minlere şâmil olanlar şeklinde izah edenler de vardır.