NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
الْوَلِيدُ
بْنُ
عُتْبَةَ الدِّمَشْقِيُّ
قَالَ قَالَ
الْوَلِيدُ
يَعْنِي
ابْنَ
مُسْلِمٍ حَدَّثْتُ
ابْنَ
الْمُبَارَكِ
بِهَذَا الْحَدِيثِ
قُلْتُ
وَكَذَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ أَبِي
فَرْوَةَ
عَنْ نَافِعٍ
قَالَ لَا
تَعْدِلُ
مَنْ
سَمَّيْتَ
بِمَالِكٍ
هَكَذَا أَوْ
نَحْوَهُ
يَعْنِي
مَالِكَ بْنَ
أَنَسٍ
Velid b. Müslim demiştir
ki:
Ben (Abdullah) îbn
el-Mubarek'e şu (bir önceki 2741.) hadisten bahsettim ve (bunu) "bize aynı
şekilde îbn Ebî Ferve'de Nafi'den rivayet etti" dedim de (Bana)
"Senin (Şuayb b. Ebî Hamza ve îbn Ebî Ferve diye) ismini zikrettiğin
kimseler (adalet ve zapt yönünden) Malik b. Enes'e uymaz" (lar) şeklinde
veya buna benzer şekilde bir cevap verdi.
İzah:
Bu hadis-i şerifte, bu
hadisin ravilerinden Îbn Ebî Ferve ile bir önceki hadisin ravisi Şuayb b. Ebî
Hamza'nın adalet ve zapt yönlerinden, Malik b. Enes'e denk olamadıkları, ifade
edilmekte ve her ne kadar îbn Ebî Ferbe ile Şuayb'ın hadisleri birbirini teyid
etse de, aslında Malik b. Enes'in rivayet ettiği hadisin daha sağlam ve muteber
olduğuna işaret edilmektedir. Bilindiği gibi, tbn Ebî Ferve ile Şuayb'ın
rivayet ettikleri hadis-i şerifte, önce savaş için bir ordu gönderildiği, sonra
da bu ordu içerisinde bir grubun da Neeid taraftarlarına gönderildiği neticede
ise ele geçen ganimetlerden ordu ve seriyye fertlerin herbirine ganimet olarak
onikişer deve düştüğü, taksim sonunda, seriyye fertlerinin her birine de
oni-kisi ganimet, biri de nefel olmak üzerfe, onüç deve düştüğü ifade
edilmektedir.
Malik b. Enes'den
rivayet edilen hadis-i şerifte; savaşmak üzere gönderilen bir askerî birlikten
ve bir seriyyeden bahsedilmekle beraber gönderilen bu seriyyenin, sözü geçen
askeri birlik içerisinden ayrılıp gittiğinden söz edilmemektedir. Sadece bir
seriyye gönderildiğinden ve ganimet mallarında bu seriyye fertlerinin eline
geçen miktardan bahsedilmektedir o kadar. Malik b. Enes hadisi için bk. Müslim,
cihad
Bir Önceki hadisin
şerhinde de açıkladığımız gibi, Malik b. Enes hadisi, diğerlerine tercih
edildiği takdirde "Seriyyenin ganimet olarak ele geçirdiği ikiyüz devenin
dört bin kişilik ordu fertleri arasında dağıtılıp her birine oni-ki deve
düşmesi nasıl mümkün olur?" diye bir müşkil ve bu müşkili halletmek için
bazı te'villere ihtiyaç kalmaz.