NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ كَثِيرٍ
أَخْبَرَنَا
هَمَّامٌ
عَنْ
قَتَادَةَ
عَنْ الْحَسَنِ
عَنْ
عِمْرَانَ
بْنِ حُصَيْنً
أَنَّ
رَجُلًا
أَتَى
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَقَالَ إِنَّ
ابْنَ ابْنِي
مَاتَ فَمَا
لِي مِنْ مِيرَاثِهِ
فَقَالَ لَكَ
السُّدُسُ
فَلَمَّا
أَدْبَرَ
دَعَاهُ
فَقَالَ لَكَ
سُدُسٌ آخَرُ
فَلَمَّا
أَدْبَرَ
دَعَاهُ
فَقَالَ إِنَّ
السُّدُسَ الْآخَرَ
طُعْمَةٌ
قَالَ
قَتَادَةُ
فَلَا يَدْرُونَ
مَعَ أَيِّ
شَيْءٍ
وَرَّثَهُ قَالَ
قَتَادَةُ
أَقَلُّ
شَيْءٍ
وَرِثَ الْجَدُّ
السُّدُسُ
İmrân b. Husayn'dan
demiştir ki:
Bir adam Nebi (s.a.v.)'e
gelip:
Oğlumun oğlu vefat etti.
Onun mirasından benim (payıma düşecek olan) nedir?" diye sormuş (Hz.
Peygamber de),:
"Senin (payın)
altıda birdir" cevabını vermiş ve (adam gitmek üzere) sırtını dönünce onu
çağırıp "Senin için altıdabirden başka bir (hisse) daha var" demiş.
(Adam gitmek üzere) sırtını dönünce onu tekrar çağırıp (beriki) "altıdabir
(hisse) sana (esas hissenin dışında asabe hakkı olarak verilen) bir rıziktır"
buyurmuş.
(Bu hadisin ravisi)
Katade dedi ki: "Sahabe-i kiram Peygamber efendimizin bu (zatı) beriki
altıdabir hissesinden dolayı vâris kıldığını bilmiyorlardı (işin aslı şudur
ki). Altıdabir hisse, dedenin mirastan aldığı payın en azıdır. (Bazan dede
asabe olarak ilk altıda bir hisseden başka ikinci bir altıdabir daha alabilir.)
İzah:
Tirmizî, feraiz
Nebi s.a.v., torunun
mirasından almak için kendisine müracaat eden sahibiye ilk altıda biri farz
(pay), ikinci altıda biri de asabe hakkı olmak üzere iki ayrı altıdabir hisse
(toplam 1/3 hisse) vermiştir. Ancak bunun hepsini bir çırpıda 1/3 hisse olarak
vermemiş nereden geldiklerini ayrı ayrı açıklayarak altıdabir hisseler halinde
vermiştir. Eğer bu iki hisseyi birleştirip üçte bir hisse olarak verseydi, o
farz sahibi olarak torunun mirasından kendine düşecek olan payın üçte bir
hisse olduğu vehmine kapılabilirdi. Fahr-i Kainat Efendimiz işte bu varsayımı
önlemek için hisseleri ayırarak iki kalemde vermeyi uygun görmüştür.
et-Tîbî, sözü geçen
sahabiye iki ayrı altıbir hisse düşüşünü şöyle açıklıyor: "Ölen kişinin
hayatta iki kızı, bir de dedesi bulunuyordu. Kızların farz (pay) sahibi olarak
mirastan payları 2/3 idi. Dedesine de farz sahibi olarak 1/6 pay düşüyordu. Bu
durumda mirasın 1/6 sı artıyordu. Bu miktarda asabe olarak yine dedeye düştü.
Çünkü ona ortak olacak başka bir asabe yoktu." Tîbî'nin bu sözünün
şematik izahı şudur:
Südüs (1/6)
Sülüsân (2/3)
Südüs
Dede (Farz sahibi) 1
Kız
2
Kız
2
Dede
(asabe)
1: 6