SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

İLİM BAHSİ

<< 3661 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِي حَازِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ سَهْلٍ يَعْنِي ابْنَ سَعْدٍ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ وَاللَّهِ لَأَنْ يَهْدِيَ اللَّهُ بِهُدَاكَ رَجُلًا وَاحِدًا خَيْرٌ لَكَ مِنْ حُمْرِ النَّعَمِ

 

Sehl b. Sa'd (r.a)'dan rivayet olduğuna göre Nebi (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

 

"Allah'a yemin olsun ki senin hidayete vesile olman sayesinde Allah'ın bir adam'a hidayet vermesi, senin için kırmızı develer(i elde etmenden daha hayırlıdır."

 

 

İzah:

Buhari, cihad, fedâilüssahâbe, meğazi; Müslim, fedâiiüssatıâbe; Tirmizî, vitr; İbn Mâce, ikame; Dârimî, salât

 

Bu babda gelmiş olan hadisler Kitap ve sünneti ve bunlardan çıkartılan dinî ilimleri yaymanın faziletine delâlet etmektedir.

 

Bunlardan, 3659 numaralı hadis-i şerifte ilmin müslümanlar arasında ve nesilden nesile aktarılması emredilirken, 3660 numaralı hadis-i şerifte "el-cezaü min cinsil amel" kaidesince, dinî ilimleri nesiller arasında yayarak il­min parlamasına vesile olan kimselerin yüzlerinin mırlamp parlaması,dünya ve ahirette ak çıkması için Hz. Nebi tarafından dua edilmektedir. Fı­kıh ilmine vâkıf olmadığı için hafızasındaki hadislerden hüküm çıkarmaya gücü yetmeyen hadis hafızlarının bildikleri hadisleri onlardaki hükümleri kav­rayan ve bu hükümlerle müslümanların müşkillerini çözebilen fıkıh âlimle­rine aktarmalarının önemine işaret edilmekte ve bildiği hadisleri rivayet eden kişilerin nasıl bir hayra vesile olacaklarına dikkat çekilmektedir. 3660 numaralı hadis-i şerif hakkında Hattâbî şöyle diyor: "Bu hadiste geçen, "Fıkıh ilmine malzeme teşkil edecek hadisleri bilen nice kimseler vardır ki" cümlesi, fıkıh ilmini en son derecesine kadar bile­meyen bir kimsenin, hadisi kendi anlayışına göre kısaltarak rivayet etmesi­nin caiz olmadığına delâlet eder. Çünkü fıkhın inceliklerine lâyıkıyla vâkıf olmayan kimse onu kısaltırken hadis-i şeriften hüküm çıkarmaya vesile ola­cak incelikleri bilmeden hazfeder. Dolayısıyla hadisten beklenen gaye kay­bolup gider.

 

Bu husus aynı zamanda fıkıh ilmini öğrenmenin farz olduğuna delâlet etmekte ve hadislerdeki manaları ve incelikleri iyi kavrayıp meydana çıkar­maya teşvik etmektedir."

 

3661 numaralı hadis-i şerifte ise hadislerin tüm insanlar arasında yayıl­masına hizmet ederek, bir kimsenin İslâm hidayetine erişmesine vesile olma­nın insanlar tarafından en çok rağbet edilen ve beğenilen dünya mallarına erişmekten daha hayırlı olduğu vurgulanmaktadır.