NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ
الْمُثَنَّى
حَدَّثَنَا
مُعَاذٌ
حَدَّثَنِي
أَبِي عَنْ قَتَادَةَ
عَنْ أَبِي
حَسَّانَ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَمْرٍو
قَالَ كَانَ
نَبِيُّ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يُحَدِّثُنَا
عَنْ بَنِي
إِسْرَائِيلَ
حَتَّى
يُصْبِحَ مَا
يَقُومُ إِلَّا
إِلَى عُظْمِ
صَلَاةٍ
Abdullah b. Amr'dan şöyle
dediği rivayet olunmuştur:
Allah'ın Nebi bize
sabaha kadar İsrail oğulları (nın kıssaları)nı anlatırdı. Namazın büyüğü (olan
sabah namazının yahutta teheccüd namazının vakti gire)ne kadar (bu sohbetten)
kalkmazdı.
İzah:
Buharî, enbiya;
Tirmizî, ilim
Bir önceki hadis-i
şerifin şerhinde de açıkladığımız gibi tarihin aydınlatamadığı karanlık
dönemlere ait İsrail oğullarıyla ilgili kısasların hepsinin aslım tesbit etmek
mümkün değildir.
Bu kıssaların pek çoğu
asılsız olduğu gibi içlerinde doğru olan ibretli kıssalar da vardır.
Binaenaleyh prensip olarak bunların İslâmiyete uygun olanları, doğru olduğu
için alınır, İslâmiyete uygun olmayanları da atılır.
Kuşkusuz Hz. Nebi
bunların doğru ve hikmetli olanlarını ümmetine anlatmış, onların bu kıssalardan
ibret almalarına ve bu sayede kalplerinin incelemesine yardımcı olmuştur.
Ancak Rasûl-i Zîşan
Efendimizin, yatsıdan sonra hemen yatmak sünnet-i saniyyelerinden idi. Ümmetine
de yatsıdan sonra hemen yatmalarını tavsiye ederdi.
Bu bakımdan Hz. Nebi'in
sabah namazına kadar bütün bir geceyi sohbe ederek geçirdiği
düşünülemeyeceğinden, Bezlü'l-Mechûd sahibi, bu hadîsi şöyle açıklamıştır:
"Eğer sohbete
teheccüd namazından önce başladıysa teheccüd namazını kihneaya kadar bu
sohbete devam ederdi. Bize o zamana kadar İsrail oğullarından ibretli ve
hikmetli kıssalar anlatırdı.
Eğer sohbete teheccüd
namazından sonra başlayacak olursa bu sohbet sabah namazına kadar devam ederdi
ve bize o zamana kadar İsrail oğullarına ait hikmetli kıssalar
anlatırdı."