NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
وَاصِلُ بْنُ
عَبْدِ
الْأَعْلَى
الْأَسَدِيُّ
حَدَّثَنَا
ابْنُ فُضَيْلٍ
عَنْ أَبِيهِ
بِهَذَا
الْحَدِيثِ
قَالَ وَكَانَ
سِتْرًا
مَوْشِيًّا
Şu (bir Önceki 4149.
hadis) (Muhammed) İbn Fudayl'ın babasından da (rivayet olunmuştur. Şu farkla ki
İbn Fudayl bu hadisi; "Hz. Fâtıma'nın kapısında) nakışlı bir perde
vardı" diye rivayet etti.
İzah:
Bu hadis-i şerifler,
ihtiyaç yokken kapılara ya da pencerelere perde takmanın caiz olmadığına delâlet
etmektedir.
Bezlü'l Mechud'taki
açıklamaya göre, el -Muvaffak bu konuda şöyle demiştir:
"İhtiyaçtan dolayı
evlere resimsiz perde asmakta bir sakınca yoktur. Binaenaleyh soğuktan veya
sıcaktan korunmak için kapılara ya da pencerelere perde takabilir. Fakat böyle
bir ihtiyaç yokken sadece süs ve gösteriş olsun diye kapılara veya pencerelere
perde takılması mekruhtur. Hatta bir davete giden kimsenin gittiği yerde böyle
bir ihtiyaç yokken asılmış bir perde görmesi orayı terketmesi için meşru bir
mazeret sayılır. Nitekim Hz. Ebû Eyyub, davetli olduğu bir düğün evinde böyle
bir perde gördüğü için oraya gitmekten vazgeçmiş ve onların yemeğini
yememiştir. Bu bakımdan İmam Şafiî; ihtiyaç yokken evlere perde asmanın mekruh
olduğunu söylemiştir. Bazıları da mevzumuzu teşkil eden hadis-i şeriflere bakarak,
ihtiyaç yokken perde takmanın Hz. Nebi için haram olduğunu söylemişlerdir.”
Nitekim yüce Allah
Kur'an-ı Kerim'inde Nebiine hitaben; "Onlardan bazı zümrelere kendilerini
denemek için verdiğimiz dünya hayatının süsüne gözlerini dikme. Rabbinin rızkı
daha hayırlı ve daha süreklidir"[Tâhâ 131] buyurmuştur.