NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
سَعِيدٍ حَدَّثَنَا
يُونُسُ بْنُ
بُكَيْرٍ
عَنْ مُحَمَّدِ
بْنِ
إِسْحَقَ
قَالَ
رَأَيْتُ
عَلَى
الصَّلْتِ
بْنِ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
نَوْفَلِ
بْنِ عَبْدِ
الْمُطَّلِبِ
خَاتَمًا فِي
خِنْصَرِهِ
الْيُمْنَى
فَقُلْتُ مَا
هَذَا قَالَ رَأَيْتُ
ابْنَ
عَبَّاسٍ
يَلْبَسُ
خَاتَمَهُ
هَكَذَا
وَجَعَلَ
فَصَّهُ
عَلَى ظَهْرِهَا
قَالَ وَلَا
يَخَالُ
ابْنَ
عَبَّاسٍ إِلَّا
قَدْ كَانَ
يَذْكُرُ
أَنَّ
رَسُولَ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
كَانَ
يَلْبَسُ
خَاتَمَهُ
كَذَلِكَ
Muhammed b. İshak şöyle
demiştir:
Salt b. Abdullah b.
Nevfel b. Abdilmuttalib'in sağ elinin küçük parmağında bir yüzük gördüm ve:
Bu da ne?! dedim.
"îbn Abbas'ı
yüzüğünü böyle takarken gördüm" dedi ve yüzüğün taşını elinin üst tarafına
denk getirdi.
(Muhammed b. İshak
devamla şöyle) dedi. "Salt: îbn Abbas'ın Rasûlullah'ın yüzüğünü böyle
takındığını söylediğini zannediyor.
İzah:
Tirmizî, Libas;
Tirmizî'nin rivayeti, Salt b. Abdullah b. Nevfel'den şu şekildedir. "Ben
İbn Abbas'ı; yüzüğünü sağ eline takar gördüm. Onun ancak Rasûlullah'ı yüzüğünü
sağ eline takarken gördüm dediğini zannediyorum. "
Hadîslerin tercemesine
başlamadan önce de işaret ettiğimiz gibi bu babda varid olan hadîslerin bir
kısmı Rasûluîlah (s.a.v.)'in yüzüğünü sağ eline, bir kısmı da sol eline taktığına
delâlet etmektedir. Bu konuda sâhâbîler tarafından nakledilen başka haberler de
vardır. Bu haberlerden birkaçını daha aktarmak istiyorum.
Enes b. Malik demiştir
ki:
Rasûluîlah (s.a.v.)
eline Habeşi kaşı, olan gümüş bir yüzük taktı. Kaşını avucunun içine denk
getirdi."[Müslim, Libas, ve Zinet] Abdullah b. Cafer şöyle demiştir :
"Rasûluîlah (s.a.v.) yüzüğünü sağ eline takardı"[İbn Mace, Libas]
Enes b. Malik (r.a); demiştir ki:
Rasûluîlah (s.a.v.)
yüzüğü şunda idi". Enes, bunu söylerken sol elinin küçük parmağını işaret
etti.[Müslim, Libas]
Cafer b. Muhammed
babasından şöyle dediğini rivayet etmiştir: Hasen ve Hüseyin yüzüklerini sol
ellerine takarlardı.[Tirmizî, Libas] Alimler biribirine muhalif görünen bu
hadislerin arasını telifte değişik şeyler söylemişlerdir.
Bazı alimler her iki
tarafın da eşit olduğuna meyletmişler, yani sağa da sola da takmanın caiz
olduğunu ve birini öbürüne tercihe delil bulunmadığını söylemişlerdir. Ebu
Davud'un baba verdiği isim ve bu bab'm altına biribirine muhalif hadisleri
alması, onun da bu görüşte olduğuna delâlet eder.
Bazıları da Nebi
(s.a.v.)'in yüzüğü önceleri sağ eline taktığını, ama bilâhare bu adetini
değiştirip sol eline takmaya başladığını söylerler.Bu görüş sahipleri, Ebû Şeyh
ve İbn Adiyy'in, İbn Ömer'den rivayet ettikleri "Rasûluîlah (s.a.v.)
yüzüğü sağ eline taktı, sonra onu sol eline değiştirdi. "mânâsındaki
habere istinad ederler.
Hafız ,"Eğer bu
sahih ise ortada niza kalmaz, ama onun senedi zayıftır" der. Nevevî'de
ulemanın yüzüğü sağa veya sola takmanın cevazında müttefik olduklarım fakat,
hangisinin daha efdal olduğunda ihtilâf ettiklerine işaret ettikten sonra, İmam
Malik'in sol ele takmayı müstehap, sağa takmayı ise mekruh gördüğünü kendi
mezheplerin de (şafiîler'de) ise sağ elin daha efdâl olduğunu söyler.
Bu konu ile ilgili
olarak Fethü'l Vedûd'ta şöyle denilmektedir; "Rasûluîlah (s.a.v.)'in
yüzüğünü hem sağ hem de sol eline taktığı gerçektir. Bazı âlimler her iki ele
de takmanın caîz, zinet olduğu için, sağ ele takmanın ise daha efdal olduğunu
söylerler. Çünkü zineti sağ ele takmak daha evlâdır. Başka alimler ise Nebi
(s.a.v.)'in önceleri yüzüğünü sağ eline taktığı halde sonraları bunu değiştirip
sol eline takdığmı bildiren bazı zayıf rivayetlere dayanarak, sağ ele takmanın
nesh edildiğini söylerler.
Diğer bazı alimler ise,
her ikisini de caiz görmekle birlikte, sola takmayı tercih ederler"
Hanefî alimleri ise
Rafiziler'den olan ehl-i bid'ate benzeyeceği için sola takmayı uygun
bulmamışlardır. Çünkü kafire benzemek haram olduğu gibi ehl-i bidate benzemek
de haramdır. Zira alimler her ne kadar onlara kafir demenin caiz olup
olmayışında ihtilâf halinde iseler de fasıklığında icma halindedirler.
Fasıklann yaptıklarını yapmak caiz değildir.
Bütün bu nakillerden
anlaşıldığına göre yüzüğü sağ ele de sol elede takmak caizdir. Ancak hangisinin
daha efdal olduğu ihtilaflıdır.
Hanefî ve Şafiîlere
göre sağ ele takmak daha efdal, Malikîlere göre ise sola takmak efdaldir.
Yüzük sol ele takıldığı
zaman taharet esnasında parmaktan çıkartılır, çünkü sol elle taharat edilir.
Yüzüğün hangi parmağa
tması gerektiği bundan önceki babın son hadîsinde geçmiştir.