SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SUNNE BAHSİ

<< 4745 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالَا حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ نَافِعٍ عَنْ ابْنِ عُمَرَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّ أَمَامَكُمْ حَوْضًا مَا بَيْنَ نَاحِيَتَيْهِ كَمَا بَيْنَ جَرْبَاءَ وَأَذْرُحَ

 

İbn Ömer'den demiştir ki: Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki:

 

"Gerçekten önünüzde bir havz vardır ki, onun iki ucunun arasındaki mesafe) Cerba ile Ezruh arası(ndaki mesafe) kadardır."

 

 

İzah:

Buhari, rikâk; Müslim, tahare; fedâil; Tirmîzî, kıyâme; İbn Mace, zühd; Ahmed b. Hanbel, 1,5: 11,21. 125, 134, 162; 111,133, 216, 219, 230, IV.424, V,250, 390, 394, 406.

 

Bu hadis-i şerif, Kevser havzmın hak olduğunu  söyleyen ehl-i sünnet ulemasının delillerindendir.

 

Ehl-i sünnet ulemasının inancına göre Havz-ı Kevser yüce Allah'ın Nebi efendimize ihsan buyuracağı büyük bir havuzdur. Mü'minler, bunun tatlı ve berrak suyundan içerek Mahşerin dehşetinden ileri gelen hararetlerini gidereceklerdir.

 

Havz-ı Kevser, aynı zamanda: "Şüphesiz biz sana Kevseri ver­dik."[Kevser I] ayeti ile de sabittir. Zira ayette geçen Kevseri Hz. Nebi çe­şitli hadislerinde bir havuz veya bir ırmak olarak açıklamıştır.

 

Umumiyetle kabul edilen görüşe göre Havz-ı Kevser mahşerdedir, bu­nunla birlikte onun cennette bir nehir olduğu rivayetleri de vardır.[Bk. Debbağoğlu Ahmed, Ansiklopedik Büyük İslam İlmihali, 200.]

 

Hattabî (r.a.)nin açıklamasına göre "Cerba", Şam'ın şehirlerinden bir şehirdir. "Ezruh" ise Şam'ın aşağı kısımlarında bulunan bir şehirdir. AIiyyü'I-Kari'nin ifadesine göre Cerba, Ezruh yakınlarında bir şehirdir. Bu iki şehrin arasındaki mesafenin üç günlük bir yol olduğunu söyleyen­ler yanılmışlardır. Bu yanlışlığa sebep, bazı ravilerin Dârekutni'nin riva­yet ettiği "Benim havzumun kenarları arasındaki mesafe, Medine ile Cerba ve Ezruh arasındaki mesafe kadardır" mealindeki hadisi riva­yet ederken "el-Medine" kelimesini rivayet etmeyi unutmuş olmalarıdır.

 

Bu havuzun boyutları hakkında gelen hadisler, birbirlerinden oldukça farklıdırlar. Aslında havuzun boyutları ile ilgili olarak verilen bu ölçüler, havuzun hakiki ölçülerini belirtmek için değil da havuzun büyüklüğünü belirten, yani çokluğa ve genişliğe delalet eden ölçülerdir. İşte rivayetler arasındaki farklılık buradan kaynaklanmaktadır.

 

Bu havuzun sıfatları hakkında da bir çok hadis-i şerif varid olmuştur. Bunlardan biri şu mealdedir:

 

"... Benim havuzum bir aylık yoldur. Onun suyu sütten daha be­yazdır. Onun kokusu, miskten daha güzeldir. Bardakları semanın yıldızları gibidir. Ondan içen kimse bir daha ebediyyen susamaz."[Bahiri, rikâk; Müslim, fedaîl; Tirmizî, kıyâme; İbn Mâce, zühd]

 

Bezi yazarının da ifade ettiği gibi Haricilerle Mu'tezile Havzın varlı­ğını inkar etmişler, halbuki Hanefi ulemasından Aynî (r.a.)'in tahkikine göre, Havz'ın varlığına dair hadis rivayet eden sahabilerin sayısı elliden fazladır. Aynî (r.a.) Umdetü'1-Kari isimli eserinde, bunların hepsinin is­mini zikretmiştir. İbn Kayyım el-Cevziyye de "Muhtasarı Sünen-i Ebi Davud" adıyla Ebu Davud üzerine yazdığı şerhte bu sahabilerin kırk ta­nesinin ismim zikretmiştir.