NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
ابْنُ
مُعَاذٍ
حَدَّثَنَا
أَبِي
حَدَّثَنَا
الْمَسْعُودِيُّ
حَدَّثَنَا
الْقَاسِمُ
قَالَ كَانَ
أَبُو ذَرٍّ
يَقُولُ مَنْ
قَالَ حِينَ
يُصْبِحُ
اللَّهُمَّ
مَا حَلَفْتُ
مِنْ حَلِفٍ
أَوْ قُلْتُ
مِنْ قَوْلٍ
أَوْ
نَذَرْتُ
مِنْ نَذْرٍ
فَمَشِيئَتُكَ
بَيْنَ
يَدَيْ ذَلِكَ
كُلِّهِ مَا
شِئْتَ كَانَ
وَمَا لَمْ
تَشَأْ لَمْ
يَكُنْ
اللَّهُمَّ
اغْفِرْ لِي
وَتَجَاوَزْ
لِي عَنْهُ
اللَّهُمَّ
فَمَنْ
صَلَّيْتَ
عَلَيْهِ
فَعَلَيْهِ
صَلَاتِي
وَمَنْ
لَعَنْتَ
فَعَلَيْهِ
لَعْنَتِي
كَانَ فِي اسْتِثْنَاءٍ
يَوْمَهُ
ذَلِكَ أَوْ
قَالَ ذَلِكَ
الْيَوْمَ
Kasım (b. Muhammed) den demiştir
ki: Ebû Zer şöyle derdi: "Her kim sabaha erişince:
"Allahumme mâ
haleftu min halfin ev kultu min kavlin ev nezertu min nezrin, femeşîetuke beyne
yedey zâlike kullini mâ şi'te kâne ve mia tem teşe' lem yekûn. Allahummeğfir Iî
ve tecâvez lî anhu. Allahumme femen salleyte aleyhi fealeyhi salavâ'tî ve men
leante fe aleyhi la'netî kâne fistisnâ în yevmihî zâlike (ev zâlikel yevmi
Meali:
-----------
Ey Allahım. Ettiğim
hiç bir yemin, konuştuğum hiçbir söz, yaptığım hiçbir nezir yok ki, bunların
tümünün önünde senin iraden bulunmasın. Senin istediğin olur, istemediğinse
olmaz. Ey Allah'ım beni affet, benim için (bu yeminlerimin, söz ve nezirlerimin
yapılmasında yada yerlerine getirilmesindeki hatalarımı) bana bağışla! Ey
Allah'ım, senin rahmetin kime ise benim acımam da onadır. Senin la'netin kime
ise benim la'netim de onadır"
-------------
derse (o kimse) bu
gününde (dil sürçmelerinden kurtulma hususunda) bir istisna içinde olur.)"
İzah:
Bu hadisin ilk kaynağı Hz,
Ebû Zer'dir. Senedi Hz. Nebie erışmemektedır. Luluı nın rivayetinde
bulunmadığından bu hadisi, Hafız Münzirî de kitabına almamıştır.
Hadis-i şerif metinde
geçen duayı sabahleyin okuyan kişiyi Allah'ın akşama kadar dil sürçmelerinden
koruyacağına delâlet etmektedir.