NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
يَحْيَى بْنُ
حَبِيبٍ
حَدَّثَنَا
رَوْحٌ
حَدَّثَنَا
ابْنُ
جُرَيْجٍ قَالَ
أَخْبَرَنِي
عَطَاءٌ عَنْ
عُبَيْدِ بْنِ
عُمَيْرٍ
أَنَّ أَبَا
مُوسَى
اسْتَأْذَنَ
عَلَى عُمَرَ
بِهَذِهِ
الْقِصَّةِ
قَالَ فِيهِ
فَانْطَلَقَ
بِأَبِي
سَعِيدٍ
فَشَهِدَ
لَهُ فَقَالَ
أَخَفِيَ
عَلَيَّ
هَذَا مِنْ
أَمْرِ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
أَلْهَانِي
السَّفْقُ
بِالْأَسْوَاقِ
وَلَكِنْ
سَلِّمْ مَا
شِئْتَ وَلَا
تَسْتَأْذِنْ
5182... Ubeyd b. Umeyr'den
(rivayet edildiğine göre Hz. Ebu Musa (el-Eş'ârî) Hz. Ömer'den (yanıına girmek
için) izin istemiş; (Ubeyd bu rivayetine devam ederek) şu (bir önceki 5180.
hadiste anlatılan) olayı (naklettti ve) bu rivayetinde (şunları da) söyledi:
Sonra (Hz. Ebu Musa) Hz.
Ebu Said'le birlikte (Hz. Ömer'in huzuruna) gitti ve hadis(in sıhhati) hakkında
şahitlik etti. Bunun üzerine (Hz. Ömer, Hz. Ebu Musa'ya):
"Demek Resul~i
Ekrem'in emrinden olan bu (hadis) bana gizli kalmış. Beni (bunu öğrenmekten)
pazarlarda (yaptığım) alışverişler alıkoydu. Fakat sen (bundan sonra benim
yanıma girmek istediğin zaman) istediğin kadar selam ver. (Ama şahsımla ilgili
olan bu meselede benden izin almana lüzum görmediğimden) izin istemezsin"
dedi.