SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

EDEB BAHSİ

<< 4797 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ رِبْعِيِّ بْنِ حِرَاشٍ عَنْ أَبِي مَسْعُودٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّ مِمَّا أَدْرَكَ النَّاسُ مِنْ كَلَامِ النُّبُوَّةِ الْأُولَى إِذَا لَمْ تَسْتَحِ فَافْعَلْ مَا شِئْتَ

 

Ebu Mes’ud (r.a.)'dan (rivayet edildiğine göre) Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

 

"İnsanların ilk Nebilikten beri duyageldikleri sözlerden biri; utanmazsan dilediğini yap! sözüdür."

 

 

İzah:

Buhari, enbiya, edeb; İbn Mâce, zühd; Muvattâ, sefer; Ahmed b. Hanbel, IV, 121-122, V, 273.

 

İmam Hattâbî'nin açıklamasına göre mevzumuzu eden bu hadisî hayanın ilk Nebiden iti­baren bütün Nebiler tarafından teşvik edildiğini ifâde etmektedir. Çünkü, Allah her Nebie hayalı olmayı ve ümmetini hayalı olmaya teşvik etmeyi vahyetmiştir. Haya bir taraftan vahy mahsulü olduğu gibi, diğer taraftan da güzelliği ve fazileti açık olduğundan bütün akıl sahiple­ri onun güzel bir haya olduğunda ittifak etmişlerdir. Bu özellikleri taşıyan bir hüküm hiçbir zaman nesh edilmeyeceğinden haya da ilk Nebie vahy edildiği gibi, hiç neshe uğramadan Nebilerin tümünün şeriatinde yürürlükte kalmıştır.

 

Hadiste geçen; "utanmazsan dilediğini yap" cümlesine ulemâ üç çe­şit mana vermiştir:

 

a. Bu cümle emir kalıbında bir haber cümlesidir. "Eğer haya duygu­su sana engel olamıyorsa artık sen nefsinin arzu ettiği bütün kötülükleri yaparsın" demektir. Hz. Ebu Ubeyd, bu görüştedir.

 

b. "Dilediğinizi yapınız, o yaptıklarınızı görmektedir" (Fussilet, (40) 41) âyet-i kerimesi gibi tehdid ifâde etmektedir. Yani utanmıyorsan dilediğini yap, fakat şunu unutma ki her yaptığının cezasını görecek­sin, demektir. Ebu'j Abbâs bu görüştedir.

 

c. "Yapacağın bir işe bakmalısın, eğer seni utandıracak bir işse ondan vazgeçmelisin, fakat yaptığın takdirde seni mahcub duruma düşürmeyecekse onu yapabilirsin" anlamındadır. Ebu İshak el-Mervezî de söz konu­su cümleyi böyle açıklamıştır.