SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar

iMAN BAHSİ

<< 28 >>

DEVAM: 10- TEVHİD ÜZERE ÖLEN KİMSENİN KESİNLİKLE CENNETE GİRECEĞİNİN DELİLİ BABI

 

46 - (28) حدثنا داود بن رشيد. حدثنا الوليد (يعني ابن مسلم) عن ابن جابر. قال: حدثني عمير بن هانئ. قال: حدثني جنادة بن أبي أمية. حدثنا عبادة بن الصامت؛ قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : "من قال: أشهد أن لا إله إلا الله وحده لا شريك له، وأن محمدا عبده ورسوله، وأن عيسى عبد الله وابن أمته وكلمته ألقاها إلى مريم وروح منه، وأن الجنة حق، وأن النار حق، أدخله الله من أي أبواب الجنة الثمانية شاء".  

 

[:-139-:] Bize Davud b. Ruşeyd tahdis etti. Bize Velid -yani b. Müslim İbn Cabir'den şöyle dediğini tahdis etti: Bana Umeyr b. Hani tahdis edip dedi ki: Bana Cunade b. Ebu Umeyye tahdis etti. Bize Ubade b. es-Samit tahdis edip dedi ki:

 

Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her kim bir ve tek ve ortağı bulunmaksızın Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in onun kulu ve ResuIü olduğuna, İsa'nın Allah'ın kulu, kadın kulunun oğlu ve Meryem'e bıraktığı kelimesi olup, ondan bir ruh olduğuna, cennetin hak, cehennem ateşinin hak olduğuna şahadet ederse cennetin sekiz kapısından hangisinden dilerse Allah onu cennete koyar. "

 

 

Diğer tahric: Buhari, 3435; Tuhfetu'l-Eşraf, 5075

 

NEVEVİ ŞERHİ İÇİN TIKLA

 

AHMED D.

AÇIKLAMA: İmam Nevevi diyor ki: «Bu hadîsin mevkî pek büyüktür. Akaide şamil olan hadîslerin en cem'iyetlisi yahud en cemi'yetlilerinden biri budur. Çünkü Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) birbirlerinden ayrı muhtelif inançlarda bulunan bütün küfür milletlerinden sadır olan küfür şekillerini bu hadîsde toplamış; ve başkalarına uymayan taraflarını şu bir kaç harfle ihtisar edivermiştir.

 

İsa (Aleyhisselam) 'a kelime adını vermesi: sair Adem oğulları hilafına babasız doğduğu içindir. Zira İsa (Aleyhisselam) sırf bir kelimesiyle olmuştur.  Hz. İsa (Aleyhisselam) 'a Kelime adı verilmesi kelimesi sebebiyle dünyaya geldiğindendir. Nitekim (rahmete sebeb olduğu için) yağmura da rahmet derler.   Allah'u Teala'nın onun hakkında: «Ailah'dan bir ruhtur» buyurması «Allahdan bir rahmettir» ma'nasınadır. İbni Arafe:

 

«Bunun ma'nası şudur: İsa babadan meydana gelmiş değildir. Allah annesine ruhu üfürmüştür» demiş; başkaları: «Bu sözün ma'nası: Allah tarafından yaratılmıştır: demektir.» müta-leasında bulunmuşlardır. Bu takdirde İsa (Aleyhisselam) *ın Allah'a izafeti Nakatullah ve Beytullah izafetlerinde olduğu gibi teşrif izafetidir. Yoksa bütün alem Allah Teala'nındır. O'nun tarafından yaratılmıştır.»

 

Bu hususta Kaadi İyad da şunları söylemektedir: « İsa (Aleyhisselam)'a kelime denilmesi, Allah'ın kelimesi se­bebiyle dünyaya geldiği içindir. Sonra bu kelime hakkında ihtilaf olundu. Bazılarına göre «Ol» kelimesidir.   Bir takımları; bu kelime Melek tarafından Hz. Meryem'e müjde olarak söylenen kelimedir.» demişler­dir, ilka'ın ma'nası; vermektir. Hz. îsa (Aîeyhisseîam) 'a Ruhullah denilmesi, onun Cibril (Aîeyhtsselam) tarafından annesinin gömleğinin yenine üfürülen emr-i ilahîden vücud bulmasmdandır... Ruhdan murad; hayattır; diyenler olduğu gibi: kendisine tabi' olanlara burhan demektir; mütaleasmda bulunanlar da vardır.»

 

Ulemadan bazılarının beyanına göre Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hakkında: «Allah'ın kulu ve Resulü» denilmesi hıristiyanlarla yahudilere ta'riz içindir. Çünkü Hıristiyanlar Hz. İsa 'nın peygamberliğini iddia etmekle beraber teslise yani üçlü ilah'e kail oldukların­dan Hz. îsa'yı (HAŞA) Allah tanırlar. Yahudiler ise Hz. îsa'nın peygamberliğini inkar ile annesine zina iftirasında bulunurlar.

 

Rivayete nazaran hıristiyan büyüklerinden biri Kur'an okuyan bir zatı: İsa Allah'ın Meryem'e tevdî' ettiği bîr kelimesi ve Allah'dan bir ruhtur.» ayet-i kerimesini okurken işitmiş; ve: «İsa Allah'ın Meryem'e tevdi' ettiği bir kelimesi ve Allah'dan bir cüz' olduğunu gösteriyor...» demiş. Orada bulunanlar arasında Hasan b. Ali b. Valid de varmış. Hıristiyan’a cevap vererek: «Allah Teala»: «Allah göklerde ve yerde kendi (halk-ettikleri)nden neler varsa hepsini sîzin emrinize amade kıldı. buyuruyor.

 

Eğer (ondan bir ruh) ta'birinden İsa'nın Allah'dan bir cüz* olması la­zım geliyorsa göklerde ve yerde bulunan her şey’in de ondan birer cüz olması icab eder, halbuki buna kail olan yoktur. Binaenaleyh (Ondan bir ruh) ta'birinden murad; olsa olsa onun halk ve icad ettiği şeylerdir;» demiş. Bunun üzerine hıristiyan derhal müslüman olmuş.

 

Bu hadîs, müslüman olmak için kelime-i şehadet getirmeyi şart gibi gösteriyorsa da Müslim Şarihlerinden el-Übbî bunun şart olmadığını: «Allah bîrdir Muhammed Resülullah'dır.» demekle de İslama girileceğini söylüyor.

 

 

 

(28) وحدني أحمد بن إبراهيم الدورقي. حدثنا مبشر بن إسماعيل، عن الأوزاعي، عن عمير بن هانئ، في هذا الإسناد بمثله غير أنه قال:

 "لأدخله الله الجنة على ما كان من عمل" ولم يذكر "من أي أبواب الجنة الثمانية شاء".

 

[:-140-:] Bana Ahmed b. İbrahim ed-Devraki de tahdis etti. Bize Mubeşşir b. İsmail, el-Evzai'den tahdis etti. O Umeyr b. Hani'den bu senetle aynısını nakletti. Ancak o rivayetinde: "Ameli ne olursa olsun Allah onu cennete koyar" demiş ve "cennetin sekiz kapısından dilediği kapıdan" ibaresini zikretmemiştir.

 

 

Diğer tahric: Buhari, 3435; Tuhfetu'l-Eşraf, 5075

 

AHMED D.

AÇIKLAMA: «Allah o kimseyi işlemiş olduğu amele göre cennete koyar.» cümlesin­den murad, imam Nevevi'ye göre; netice i'tibariyle demektir. Yukarıda görüldüğü vecihle büyük günahları varsa o kimse Allah'ın meşietine bağlıdır. Azab görse bile neticede yine cennetlik olur.

 

 

NEVEVİ ŞERHİ: 

 

SENED BİLGİSİ: "Bize İbrahim ed-Devraki tahdis etti." Dal harfi fethalı olup, buna dair açıklama Mukaddime'de geçti. el-Evzal'nin adının, Abdurrahman b. Amr olduğu ve kendisine nispet olunduğu "el-Evzai" ile ilgili görüş ayrılıkları geçmiş bulunmaktadır.

 

HADİS'İN AÇIKLAMASI: ''Ameli ne olursa olsun Allah onu cennete koyar" ifadesi Allah'ın onu cennete girecekler arasında koyacağı şeklinde yorumlanır. Şayet büyük günahlardan olan masiyetleri varsa o Allah'ın meşietine (dilemesine) bağlıdır. Azap edilse bile sonunda cennete girer. Bu hususta Kadı Iyaz'ın ve diğerlerinin görüşleri bu husustaki görüş ayrılıklarıyla birlikte geniş bir şekilde daha önce geçti. Allah en iyi bilendir.