باب
فضل الوضوء
والصلاة عقبه
4- ABDEST ALMANIN VE
ARDINDAN NAMAZ KILMANIN FAZiLETİ BABI
5 - (227) حدثنا
قتيبة بن
سعيد، وعثمان
بن محمد بن
أبي شيبة،
وإسحاق بن
إبراهيم
الحنظلي
(واللفظ لقتيبة)
قال إسحاق:
أخبرنا. وقال
الآخران:
حدثنا. جرير
عن هشام بن
عروة، عن
أبيه، عن
حمران، مولى
عثمان قال:
سمعت
عثمان بن عفان
وهو بفناء
المسجد. فجاءه
المؤذن عند
العصر. فدعا
بوضوء فتوضأ.
ثم قال: والله!
لأحدثنكم
حديثا. لولا
آية في كتاب
الله ما
حدثتكم. إني
سمعت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يقول: "لا
يتوضأ رجل
مسلم فيحسن
الوضوء. فيصلي
صلاة. إلا غفر
الله له ما
بينه وبين
الصلاة التي
تليها".
[:-539-:] Bize Kuteybetü'bnü Sa'id ile Osman b. Muhammed b. Ebi
Şeybe ve İshâk b. İbrahim El-Hanzalî rivayet ettiler. Lâfız kuteybe'nindir.
İshâk (Ahberena) tabirini, Ötekiler (Haddesena) yı kullandılar. Dediler ki:
Bize Cerir, Hişâm b. Urveden, o da Babasından, o da Osman'ın azadlısı Humran'dan naklen rivayet etti. Humran
şöyle demiş:
Osman b. Affan'ı
mescidin yakınında iken -müezzin de ikindi vaktinde onun yanına gelmişken- su
getirilmesini istediğini işittim.Abdest aldıktan sonra dedi ki:
Yemin ederim ki size bir
hadis nakledeceğim. Şayet Allah'ın kitabındaki bir ayet olmasaydı size bu
hadisi nakletmeyecektim. Ben Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle
buyururken dinledim:
"Bir Müslüman güzel
bir şekilde abdest alıp da arkasından bir namaz kılacak olursa, mutlaka o namaz
ile ondan sonraki namaz arası (günahları)nı Allah ona bağışlar. "
Diğer tahric: Buhari,
160 -uzun olarak-; Nesai, 146; Tuhfetu'l-Eşraf, 9793
(227) وحدثناه
أبو كريب.
حدثنا أبو
أسامة. ح وحدثنا
زهير بن حرب
وأبو كريب.
قالا: حدثنا
وكيع. ح
وحدثنا ابن
أبي عمر.
حدثنا سفيان،
جميعا عن هشام،
بهذا الإسناد.
وفي حديث أبي
أسامة "فيحسن
وضوءه ثم يصلي
المكتوبة".
[:-540-:] Bunu bize Ebu Kureyb de tahdis etti. Bize Ebu Üsame tahdis
etti. (H) Bize Zuheyr b. Harb ve Ebu Kureyb de tahdis edip dediler ki: Bize
Veki' tahdis etti. (H) Bize İbn Ebi. Ömer de tahdis etti. Bize Süfyan tahdis
etti. Hepsi Hişam'dan bu isnad ile rivayet ettiler. Ebu Üsame'nin hadisi
rivayetinde: "Güzel bir şekilde abdestini aldıktan sonra farz olan namazı
kılarsa" demiştir.
6 - (227) وحدثنا
زهير بن حرب.
حدثنا يعقوب
بن إبراهيم. حدثنا
أبي عن صالح.
قال ابن شهاب:
ولكن عروة يحدث
عن حمران؛ أنه
قال:
فلما
توضأ عثمان
قال: والله!
لأحدثنكم
حديثا. والله!
لولا آية في
كتاب الله ما
حدثتكموه. إني
سمعت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يقول "لا
يتوضأ رجل
فيحسن وضوءه.
ثم يصلي
الصلاة. إلا
غفر له ما
بينه وبين الصلاة
التي تليها".
قال عروة:
الآية: {إن
الذين يكتمون
ما أنزلنا من
البينات
والهدى}، إلى
قوله:
{اللاعنون}
[2/البقرة/
الآية-159].
[:-541-:] Bize Zuheyr b. Harb da tahdis etti. Bize Yakub b. İbrahim
tahdis etti. Bize babam Salih'ten tahdis etti. İbn Şihab dedi ki: Ama Urve, Humran'dan şöyle dediğini tahdis etmiştir: Osman abdest
aldıktan sonra:
Allah'a yemin ederim ki
size bir hadis nakledeceğim. Allah'a yemin ederim ki şayet Allah'ın kitabındaki
bir ayet olmasaydı o hadisi size nakletmeyecektim. Şüphesiz ben Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i:
"Bir adam güzel bir
şekilde abdest aldıktan sonra namazı kılacak olursa, mutlaka onun kıldığı o
namaz ile ondan sonraki namaz arası (günahları) ona mağfiret olunur"
buyururken dinledim.
Urve dedi ki: Ayet:
"Muhakkak indirdiğimiz apaçık ayetlerimizi ve hidayeti insanlara kitapta
apaçık bir şekilde bildirdikten sonra gizleyenler var ya ... lanet edenler
lanet eder" (Bakara, 159) ayetidir.
Diğer tahric: Buhari,
160 -uzun olarak-; Nesai, 146; Tuhfetu'l-Eşraf, 9793
DAVUDOĞLU AÇIKLAMA: Finau'I mescid: Mescid'in etrafı avlusu manasınadır. Osman
(R.A.)'ın : «Eğer Allah'ın kitabında bir âyet olmasaydı onu size rivayet
etmezdim» sözünden maksadı «Eğer Allah Teâlâ bir kimsenin bildiği bir ilmi
başkasına tebliğ etmesini farz kılmasaydi size hadis rivayet etmek istemez ve
bu suretle sizin başınızı ağrıtmazdım» yahut; «bu âyet olmasaydı haber
vereceğim müjdeye itimad ederek ibadetleri terk-edersiniz endişesi ile bu
hadisi size söylemezdim» demektir.
Resulullâh
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Bu hadiste bir kimse tertemiz abdest alır ve
onunla iki rekat namaz kılarsa o namazla ondan sonra gelecek namaz arasındaki
günahlarının affedileceğini beyan buyurmuştur.
Halbuki
bundan önceki hadiste yine aynı hüküm ve hâdise hakkında : «Geçmiş günahları
affolunur.» buyurmuştu. Bu hadisin zahirî umum bildirmektedir. Yâni; tertemiz
abdest alarak iki rekat namaz kılan kimsenin bütün geçmiş günahları affedilecek
demektir. Bu noktadan iki rivayet arasında zahiren münâfât ve zıddiyet var gibi
görünüyorsada hakikatta hiç bir münafat ve zıddiyet yoktur. Hadislerin arası
şöyle bulunur. Umum bildiren hadiste mudaf hazfedilmiştir. Cümlenin takdiri:
«Allah o kimsenin o namazla mükellef olduğu zamanla gelecek namaz arasındaki
günahlarını affeder.» şeklindedir. Hadis-i Şerif müezzinin namaz vaktini haber
vermek için imama gidebileceğine ve zaruret olmadığı halde bazen yemin etmenin
caiz olduğuna delâlet etmektedir.