DEVAM: 8- İSTİNSARI
(BURNU TEMİZLEMEYİ) VE İSTİCMARI (TEMİZLENMEYİ) TEK YAPMA BABI
24 - (239) حدثنا
إسحاق بن
إبراهيم
ومحمد بن
رافع. قال ابن
رافع: حدثنا
عبدالرزاق.
أخبرنا ابن
جريج. أخبرني
أبو الزبير؛
أنه سمع جابر
بن عبدالله
يقول: قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
"إذا استجمر
أحدكم فليوتر".
[:-564-:] Bize İshak b. İbrahim ve Muhammed b. Rafi' tahdis etti.
İbn Rafi' dedi ki: Bize Abdurrezzak tahdis etti. Bize İbn Cureyc bildirdi. Bana
Ebu'z-Zubeyr'in haber verdiğine göre o Cabir b.
Abdullah'ı şöyle derken dinledi: RasılluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Biriniz taşla temizlenirse tek sayıda taş kullansın" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'l-Eşraf, 2842
NEVEVİ ŞERHİ (559-564 numaralı
hadisler): (559) Babta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in:
"Sizden biriniz taşla temizlenirse ... " buyruğu yer almaktadır.
Taşla temizlenmek (isticmar) küçük ve büyük abdest yerini küçük taşlarla silmek
demektir. İlim adamları dedi ki: Küçük ve büyük abdest yerini temizlemek için
"istitabe, isticmar ve istinca" lafızları kullanılır. İsticmar özelolarak
taşlarla silmek hakkında kullanılır. İstitabe ve istinca ise su ile de
yapılabilir, taş ile de yapılabilir. İsticmarın anlamına dair bizim bu
zikrettiğimiz ilim adamı, dilci, muhaddis ve fukahanın birçoğunun dile
getirdiği meşhur, sahih olan açıklamadır.
Kadı
lyaz (rahimehullah) dedi ki: Malik'in de, başkasının da bu hadiste sözkonusu
edilen isticmar (taşla temizlenmek)ın anlamı hususundaki görüşleri farklıdır.
Böyle denildiği gibi bundan kastedilenin tütsü olduğu ve ondan üç parça alması
yahut kokudan üç defa arka arkaya alması olduğu da söylenmiştir. Ancak
birincisi daha güçlüdür. Allah en iyi bilendir.
Sahih
ve bilinen ise bizim az önce yaptığımız açıklamadır. Tek sayıda (vitr) taş
kullanmaya gelince, silme sayısının üç, beş (3/125) ya da bundan fazla tek
sayıda olması demektir. Bizim mezhebimiz üçten fazla sayılarda tek olmasının
müstehap olduğu şeklindedir. Mezhebimizin bu husustaki görüşünden çıkan sonuç
şudur: Necaset yerini temizlemek vaciptir, yeri üç defa silmek de vaciptir.
Eğer üç silme ile temizlenme gerçekleşiyor ise fazlasına gerek yoktur.
Temizlenmezse o takdirde fazla silmek gerekir. Diğer taraftan tek sayıda silme
gerçekleşirse fazlasına gerek yoktur. Eğer dört ya da altı gibi çift sayıda
silme ile temizlenme hasıl olursa tek yapmak müstehab olur.
Bazı
mezhep alimlerimiz de şöyle demektedir: Bu hadisin zahiri gereği kayıtsız
şartsız olarak tek sayıda silmek vaciptir. Cumhurun delili Sünenlerde yer alan
sahih hadistir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Taş
ile temizlenen tek sayıda temizlensin. Kim böyle yaparsa güzel yapmış olur.
Yapmazsa da vebal yoktur. " Bu görüşte olanlar baptaki hadisi üç silme
hakkında yorumlarlar, fazlasının da mendub olduğunu söylerler. Allah en iyi
bilendir.
"Burnuna
su alsın sonra ... " buyruğunda, istinsarın istinşaktan farklı olup,
istinsarın istinşaktan sonra suyu burundaki sümük ve benzeri başka şeylerle
dışarı çıkarmak olduğuna dair açık bir delalet bulunmaktadır. Bu husus da daha
önce sözkonusu edilmişti. Ayrıca hadiste istinşakın -emir mutlak olduğundan
dolayı- vacip olduğunu söyleyenlerin görüşlerine de delil vardır. Bunun vacip
olmadığını söyleyenler ise emri mendubluk olarak yorumlamış-
.
lardır. Buna delil ise gerçekten emredilen husus olan istinsarın (burna aldığı
suyu çıkarmanın) ittifakla vacip olmadığıdır.
Eğer:
Diğer rivayette: ''l\bdest aldığı zaman sudan bir miktar burnunun içine çeksin
sonra dışarı çıkarsın (istinsar yapsın)" buyurulmuş olup, bunda da vücuba
dair açık bir delalet vardır denilecek olursa, (şöyle cevap verilir:)
Ama
bunun mendubluğa Hamnedilmesi ihtimali de vardır. Böylelikle bu hadis ile
müstehap oluşuna delalet eden deliller bir arada telif edilerek anlaşılmış
olur. Allah en iyi bilendir ..
(560)
Hemmam yoluyla gelen hadiste "çeşitli hadisler zikretti, onlardan biri de
... " ibaresine gelince, defalarca bu ibaredeki faydayı açıklamış
bulunmaktayız. Aradan uzun bir süre geçtiğinden ötürü iyice hatırlanması için
ona dikkat çekmekteyiz.
(563)
"İstinsar yapsın, çünkü şeytan burun delikleri üzerinde geceler."
İlim
adamları der ki: Hayşum, burnun üst tarafıdır. (3/126) Burnun tamamı olduğu
söylendiği gibi, burnun dibinde burun ile dimağ (beyin) arasında ince ve
yumuşak kemikler olduğu da söylenmiş, başka açıklamalar da yapılmıştır. Anlam
itibariyle birbirine yakın farklı açıklamalardır.
Kadı
İyaz (rahimehullah) der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Çünkü
şeytan onun burun delikleri üzerinde geceler" buyruğunun gerçek anlamı ile
söylenmiş olma ihtimali vardır; çünkü burun kendisinden kalbe ulaşılan bedenin
giriş yerlerinden birisidir. Özellikle de ondan ve kulaklardan başka bedenin
giriş yerleri arasında açık bulunan başka yeryoktur. Hadis-i şerifte:
"Şeytan
kapalı bir yeri açmaz" denilmektedir. Esnemek hakkında da şeytanın o
esnada ağzın içine girmesinden ötürü kişinin kendisini tutması emredilmiştir.
Bununla
birlikte bu buyruğun istiare yoluyla kullanılmış olması ihtimali de vardır;
çünkü burun deliklerinde sertleşen toz ve nem şeytana uygun bir pisliktir.
Allah en iyi bilendir.