NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
118 - (374) حدثنا
يحيى بن يحيى
التميمي وأبو
الربيع الزهراني
(قال يحيى:
أخبرنا حماد
بن زيد. وقال
أبو الربيع:
حدثنا حماد)
عن عمرو بن
دينار، عن سعيد
بن الحويرث،
عن ابن عباس؛
أن النبي صلى
الله عليه
وسلم خرج من
الخلاء. فأتي
بطعام. فذكروا
له الوضوء
فقال "أريد أن
أصلي
فأتوضأ؟".
{118}
Bize Yahya b. Yahya
et-Temîmî ile Ebu'r Rabî' Ez-Zehranî rivayet ettiler. Yahya: Bize Hammad haber
verdi dedi. Ebu'r Rabî' ise; Bize Hammad, Amr b. Dinar'dan o da Saîd b.
el-Huveyris'den o da İbni Abbas'dan naklen rivayet etti, ki:
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) heladan çıkmış, kendisine yemek getirmişler ve Abdest lafı etmişler.
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
«Ben namaz kılmak mı
istiyorum ki, abdest alayım.» buyurmuşlar; dedi.
119 - (374) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا سفيان
بن عيينة عن
عمرو، عن سعيد
بن الحويرث.
سمعت ابن عباس
يقول:
كنا
عند النبي صلى
الله عليه وسلم.
فجاء من
الغائط. وأتي
بطعام. فقيل
له: ألا توضأ؟
فقال "لم؟
أأصلي
فأتوضأ؟".
{119}
Bize Ebu Bekr b. Ebi
Şeybe'de rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyan b. Uyeyne, Anır'dan, o da Saîd b.
el-Huveyris'den naklen rivayet etti. Demiş ki: Ben İbni Abbas'dan dinledim.
Şöyle diyordu:
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem)'in yanında idik. Heladan gelmiş de kendisine yemek getirmişlerdi.
Abdest almayacak mısın, dediler. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Niçin? Namaz mı
kılacağımki, abdest alayım.» buyurdular.
120 - (374) وحدثنا
يحيى بن يحيى.
أخبرنا محمد
بن مسلم الطائفي
عن عمرو بن
دينار، عن
سعيد بن
الحويرث، مولى
آل السائب؛
أنه سمع
عبدالله بن
عباس قال:
ذهب
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
إلى الغائط.
فلما جاء، قدم
له طعام. فقيل:
يا رسول الله!
ألا توضأ؟ قال
"لم؟
أللصلاة؟".
{120}
Bize Yahya b. Yahya da
rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Müslim et-Taifî, Amr b. Dinar'dan, o
da Saib oğullarının azadlısı Saîd b. Huveyris'den naklen haber verdiki, Saîd,
Abdullah b. Abbas'i şöyle derken işitmiş,
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) helaya gitti; geldiği zaman kendisine yemek takdim ettiler
ve:
— Ya Resulullah! Abdest almayacakmısın?
dediler. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
— «Niçin? Namaz içinmi?» buyurdular.
121 - (374) وحدثني
محمد بن عمرو
بن عباد بن
جبلة. حدثنا أبو
عاصم عن ابن
جريج، قال:
حدثنا سعيد بن
حويرث؛ أنه
سمع ابن عباس
يقول:
إن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قضى
حاجته من
الخلاء. فقرب
إليه طعام
فأكل ولم يمس
ماء. قال:
وزادني عمرو
بن دينار عن
سعيد بن
الحويرث؛ أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قيل له:
إنك لم توضأ؟
قال "ما أردت
صلاة فأتوضأ"
وزعم عمرو؛ أنه
سمع من سعيد
بن الحويرث.
{121}
Bana Muhammed b. Amr b.
Abbad b. Cebele dahî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebu Âsim, İbni Cüreyc'den
rivayet etti. Demiş ki: Bize Saîd b. Huveyris rivayet etti. Saîd, İbni Abbas'ı
şöyle derken işitmiş.
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) helada kaza-i hacet etti de kendisine yemek getirildi. O (bundan)
yedi, fakat suya falan dokunmadı.
İbni Cüreye demişki:
Bana Amr b. Dînar, Said b. Huveyris'den naklen şunu da ziyade etti. Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)':
— Sen abdest almadan,
demişler. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
«Namaz kılmak
istemedim'ki, abdest alayım.» buyurmuşlar. Amr bunu Said b. Huveyris'den dinlediğini
söyledi.
İzah:
Bu hadis-i Şerifin
bütün rivayetleri abdestsiz bir kimsenin yemek yiyebileceğini göstermektedir
Ulema abdestsiz yemek yemek, su içmek, Allah'ı zikretmek ve Kur'an-ı Kerim
okumak gibi şeylerin caiz olduğuna ittifak etmişlerdir. Bu hususta hiçbir
kerahet yoktur. Bütün sahih hadisler bunların cevazına delalet ettiği gibi
icma-ı ümmet dahi mün'akid olmuştur. Abdest almak ancak namaz vakti daraldığı
zaman vacib olur. Kur'an okumak Mushaf'a dokunmaksızın olur.
Buradaki rivayetlerin metinlerinden
de anlaşılacağı vecihle mevzu-i bahis olan abdestden murad: Şer'î abdesttir.
Bununla beraber Kaadî îyaz onu lugavî abdest manasına almış ve elleri
yıkamaktan ibaret olduğunu söylemiştir. Kaadi İyaz yemekten önce el yıkamanın
müstehap veya mekruh olduğu hususunda ulemanın ihtilaf ettiğini ve îmam
Malik'le Sevrî 'nin bunun kerahetine kail olduklarını nakletmişse de Hadîsden
murad! Neveyî 'ninde beyan ettiği vecihle el yıkamak değil Şer'i abdesttir.
Allah-u A'lem.