NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
197 - (624) حدثنا
عمرو بن سواد
العامري
ومحمد بن سلمة
المرادي
وأحمد بن عيسى
(وألفاظهم
متقاربة) (قال عمرو:
أخبرنا. وقال
الآخران:
حدثنا ابن
وهب) أخبرني
عمرو بن
الحارث عن
يزيد بن أبي
حبيب؛ أن موسى
بن سعد
الأنصاري
حدثه عن حفص
بن عبيدالله،
عن أنس بن
مالك؛ أنه قال:
صلى
لنا رسول الله
صلى الله عليه
وسلم العصر. فلما
انصرف أتاه
رجل من بني
سلمة. فقال: يا
رسول الله!
إنا نريد أن
ننحر جزورا
لنا. ونحن نحب
أن تحضرها.
قال "نعم"
فانطلق وانطلقنا
معه. فوجدنا
الجزور لم
تنحر. فنحرت.
ثم قطعت. ثم
طبخ منها. ثم
أكلنا. قبل أن
تغيب الشمس.
وقال
المرادي:
حدثنا ابن وهب
عن ابن لهيعة
وعمرو بن
الحارث، في
هذا الحديث.
{197}
Bize Amr b. Sevvâd
El-Âmiri ile Muhammed b. Selemete'l-Murâdî ve Ahmed b. îsâ rivayet ettiler.
Lâfızları biribirine yakındır. Amr: (Bize haber verdi.) ta'bîrini kullandı.
Ötekiler: (Bize İbni Vehb rivayet etti.) dediler. (İbni Vehb demiş ki) Bana Amr
b. Haris, Yezîd b. Ebî Habîb'den naklen haber verdi. Ona da Mûsâ b. Sa'd
El-Ensâri, Hafs b. Ubeydillâh'dan, o da Enes b. Mâlik'den naklen rivayet
etmişki Enes şöyle demiş:
«Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) bize ikindiyi kıldırdı. Namazdan çıkınca ona Benî Seleme'den
bir adam geldi ve:
— Yâ Resûlallah! Biz bir
devemizi boğazlamak istiyoruz. Senin de boğazlarken hâzır bulunmanı arzu
ediyoruz.» dedi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Hay hay» diyerek oraya
gitti. Onunla beraber biz de gittik. Ve deveyi henüz boğazlanmamış bulduk.
Müteakiben deve boğazlandı; sonra parçalandı; sonra ondan bir mikdâr pişirildi.
Sonra güneş batmazdan önce yedik.»
Murâdî Dediki: Bize İbni
Vehb, îbni Lehîa ile Amr Ebnü Haris'den bu hadîsde rivâyetde bulundu.
İzah:
Bu hadîs, ikindiyi
vaktinin evvelinde kılmanın lüzumu hakkındadır. Ayrıca davete icabetin ve keza
yemek için davet yapmanın her zaman müstehab olduğuna delildir.
Fahr-i Kâinat
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimizin bu davete icabeti ve kendisi ile
teberrûk olunması için başkalarının yanında o deveden yemesi son derece büyük
nezâket ve ahlâk sahibi olduğunu gösterir. Bir de Resulullah (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) 'in cemâat ile birlikde yemek yemesi oradakilerin günahlarının
affına sebep olur. Çünkü bir hadls-i şerifde:
«Günahı affolunmuş bir
kimse ile yemek yiyenin günâhı affolunur.» buyurulmuşdur.