NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
52 - (945) وحدثني
أبو الطاهر وحرملة
بن يحيى
وهارون بن
سعيد الأيلي
(واللفظ
لهارون
وحرملة) (قال
هارون: حدثنا.
وقال الآخران:
أخبرنا ابن
وهب). أخبرني
يونس عن ابن
شهاب. قال:
حدثني
عبدالرحمن بن
هرمز الأعرج ؛
أنا أبا هريرة
قال: قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
"من
شهد الجنازة
حتى يصلى عليها
فله قيراط.
ومن شهدها حتى
تدفن فله
قيراطان " قيل
: وما
القيراطان ؟
قال "مثل
الجبلين العظيمين".
انتهى حديث
أبي الطاهر.
وزاد الآخران:
قال ابن شهاب:
قال سالم بن
عبدالله بن
عمر: وكان ابن
عمر يصلي
عليها ثم
ينصرف. فلما
بلغه حديث أبي
هريرة قال:
لقد ضيعنا
قراريط كثيرة.
{52}
Bana Ebû't-Tâhir ile
Harmeletü'bnü Yahya ve Hârûnu'bnü Saîd El-Eylî rivayet ettiler. Lafız Hârûn ile
Harmele'nîndir. Hârûn (Bize rivayet etti.) tâbirini kullandı. Ötekiler: (Bize
ibni Vehb demişki): Bana Yûnus, ibni Şihâb'dan naklen haber verdi. Demişki:
Bana Abdurrahmân b. Hürmüz El-A'rac rivayet ettiki, Ebû Hureyre şöyle demiş:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
«Her kim namazı
kılınıncaya kadar cenazenin yanında bulunursa, ona bir kîrât ve her kim cenaze
defnedilinceye kadar yanında bulunursa, ona iki kîrât sevap vardır.»
buyurdular.
— Bu iki kırat nedir?
diye soranlar oldu; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
— «İki büyük dağ gibidirler.» cevâbını verdi.
Ebû't-Tâhir hadisi
burada bitti. Ötekiler şunu da ziyâde ettiler: «İbni Şihâb (dediki:) Salim b.
Abdillâh b. Ömer şunları söyledi: îbni Ömer Cenazenin namazını kılar, sonra
oradan ayrılırdı. Ebû Hureyre hadîsini duyunca:
— Vallahi pek çok kır'atlar kaybettik, dedi.»
(945) حدثناه
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا
عبدالأعلى. ح
وحدثنا ابن
رافع وعبد بن
حميد عن
عبدالرزاق.
كلاهما عن
معمر، عن
الزهري، عن
سعيد بن
المسيب، عن
أبي هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم إلى
قوله: الجبلين
العظيمين. ولم
يذكرا ما
بعده. وفي
حديث
عبدالأعلى:
حتى يفرغ
منها. وفي
حديث عبدالرزاق:
حتى توضع في
اللحد.
{…}
Bize, bu hadîsi Ebû
Bekir b. Ebî Şeybe rivayet etti. (dediki): Bize Abdüla'lâ rivayet etti. H.
Bize İbni Râfi' ile Abd
b. Humeyd, Abdurrazzâk'dan rivayet ettiler. Abdül'a'lâ ile Abdurrazzâk'ın ikisi
birden Ma'mer'den, o da Zührî'den, o da Saîdü'bnü'l-Müseyyeb'den, o da Ebû
Hureyre'den, o da Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen (iki büyük
dağ) sözüne kadar rivayette bulunmuşlar, daha sonrasını zikretmemişlerdir.
Abdü'l a'lâ'nın hadîsinde (cenazenin vazifesi görülünceye kadar.),
Abdurrazzâk'ın hadîsinde ise: -Cenaze lâhde konuluncaya kadar.» İfâdeleri
vardır.
(945) وحدثني
عبدالملك بن
شعيب بن
الليث. حدثني
أبي عن جدي.
قال: حدثني
عقيل بن خالد
عن ابن شهاب ؛
أنه قال:
حدثني رجال عن
أبي هريرة، عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم. بمثل
حديث معمر.
وقال:
"ومن
اتبعها حتى
تدفن".
{…}
Bana Abdülmelik b. Şuayb
b. Leys rivayet etti. (dediki): Bana, babam, dedemden rivayet etti. Demişki:
Bana Ukayl b. Hâlid, İbni Şihâb'dan naklen rivayet ettiki, şöyle demiş: Bana
bir takım adamlar, Ebû Hureyre'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den
naklen Ma'mer'in hadîsi gibi rivayette bulundular. Ebû Hureyre:
«Cenaze defnedilinceye
kadar onun arkasından gidene de» demiş.
53 - (945) وحدثني
محمد بن حاتم.
حدثنا بهز.
حدثنا وهيب. حدثني
سهيل عن أبيه،
عن أبي هريرة،
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم قال:
"من
صلى على جنازة
ولم يتبعها
فله قيراط.
فإن تبعها فله
قيراطان ".
قيل: وما
القيراطان ؟
قال: " أصغرهما
مثل أحد ".
{53}
Bana Muhammed b. Hatim
rivayet etti. (dediki): Bize, Behz rivayet etti. (dediki): Bize Vüheyb rivayet
etti. (dediki): Bana Süheyl, babasından, o da Ebû Hureyre'den, o da Nebi
{Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet ettiki, şöyle buyurdular:
«Her kim bir cenazenin
namazını kılarda arkasından gitmezse o kimseye bir kîr'ât arkasından giderse
iki kîr'ât (sevap) vardır.»
— -Bu iki kırat nedir? diye soranlar oldu;
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
— «Küçüğü Uhut Dağı kadardır.» buyurdular.
{54}
Bana Muhammedü'bnü Hatim
rivayet etti. (dediki): Bize Yahya b. Said, Yezîd b. Keysân'dan rivayet etti. (dediki):
Bana Ebû Hâzim, Ebû Hureyre'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve SelIem)'den
naklen rivayet etti; Efendimiz şöyle buyurmuşlar:
«Her kim bir cenazenin
namazını kılarsa, ona bir kîrât; kabrine konuluncaya kadar arkasından giderse
iki kîrât (sevap) vardır.»
(Ravi Ebu Hazim diyor
ki): Ben:
— Yâ Ebâ Hureyre bu iki
kırat nedir?» dedim;
«Uhut dağı gibidir.»
cevâbını verdi.
55 - (945) حدثني
شيبان بن
فروخ. حدثنا
جرير (يعني
ابن حازم).
حدثنا نافع
قال: قيل لابن
عمر: إن أبا
هريرة يقول:
يا أبا هريرة
يقول: سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول:
"من
تبع جنازة فله
قيراط من
الأجر " فقال
ابن عمر: أكثر
علينا أبو
هريرة. فبعث
إلى عائشة
فسألها فصدقت
أبا هريرة.
فقال ابن عمر:
لقد فرطنا في
قراريط كثيرة.
{55}
Bize Şeybân b. Ferrûh
rivayet etti. (dediki): Bize Cerîr yâni İbni Hâzim rivayet etti. (dediki): Bize
Nâfi' rivayet etti. (dediki): İbni Ömer'e:
— Ebû Hureyre: Ben Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'i
«Her kim bir cenazenin
arkasından yürürse, ona bir kirât ecir vardır.»
buyururken işittim,
diyor; dediler. İbni Ömer (Artık) Ebû Hureyre de bize hadis rivayet etmekte çok
oluyor; dedi ve Âişe'ye birini göndererek (bu meseleyi) sordurdu. Âişe, Ebû
Hureyre'yi tasdik etti. Bunun üzerine îbni Ömer:
— Vallahi biz pek çok kıratlarda kusur ettik,
dedi.
56 - (945) وحدثني
محمد بن
عبدالله بن
نمير. حدثنا
عبدالله بن
يزيد. حدثني
حيوة. حدثني
أبو صخر عن
يزيد بن
عبدالله بن
قسيط ؛ أنه
حدثه ؛ أن
داود بن عامر
بن سعد بن أبي
وقاص حدثه عن
أبيه ؛
أنه
كان قاعدا عند
عبدالله بن
عمر. إذ طلع
خباب صاحب المقصورة.
فقال: يا
عبدالله بن
عمر ! ألا تسمع
ما يقول أبو
هريرة ؟ إنه
سمع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم يقول "من
خرج مع جنازة
من بيتها وصلى
عليها. ثم
تبعها حتى
تدفن كان له
قيراطان من أجر.
كل قيراط مثل
أحد.
ومن صلى
عليها ثم رجع
كان له من
الأجر مثل
أحد" ؟ فأرسل
ابن عمر خبابا
إلى عائشة
يسألها عن قول
أبي هريرة. ثم
يرجع إليه
فيخبره ما
قالت. وأخذ
ابن عمر قبضة
من حصباء
المسجد
يقلبها في
يده. حتى رجع
إليه الرسول.
فقال: قالت
عائشة: صدق
أبو هريرة.
فضرب ابن عمر
بالحصى الذي
كان في يده
الأرض. ثم قال:
لقد فرطنا في
قراريط كثيرة.
[ش (وأخذ ابن
عمر قبضة من
حصباء المسجد
وقال في آخره:
فضرب ابن عمر
بالحصى) هكذا
ضبطناه : الأول
حصباء،
والثاني
بالحصى جمع
حصاة. وهكذا
هو في معظم
الأصول.
والحصباء هو
الحصى].
{56}
Bana Muhammed b.
Abdillâh b. Numeyr rivayet etti. (dediki): Bize, Abdullah b. Yezîd rivayet
etti. (dediki):Bana Hayve rivayet etti. (dediki): Bana Ebü Sahr, Yezîd b.
Abdillâh b. Kuseyt'den naklen rivayet etti, ona da Dâvûd b. Âmir b. Sa'd b. Ebî
Vakkaas, babasından naklen rivayet etmiş ki, babası Abdullah b. Ömer'in yanında
oturuyormuş. Birden Maksûre'nin sahibi Habbâb çıkagelmiş. Ve:
— Yâ Abdallah b. Ömer!
Ebû Hureyre'nin ne söylediğini işitmiyor musun? (Baksana) Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem),
«Her kim cenaze ile
birlikte onun evinden çıkar da; namazını kılar, sonra defnedüinceye kadar
cenazenin arkasından giderse, o kimseye iki kırat ecir vardır. Her bir kırat
Unut Dağı kadardır. Cenazenin namazını kılıp da, dönen kimseye ise Uhut Dağı
kadar bir ecir vardır.» buyururken işitmiş: demiş. Bunun üzerine İbni Ömer
Habbâb'ı Ebû Hureyre'nin söylediklerini sorarak, gelip kendisine haber vermek
için Âişe'ye göndermiş. İbni Ömer mescidin çakıllarından bir avuç almış, onları
elinde evirip çeviriyormuş. Nihayet elçi dönüp gelmiş ve Âişe'nin: «Ebü Hureyre
doğru söylemiş.- dediğini bildirmiş. Bunun üzerine îbni Ömer elindeki çakılları
yere vurarak:
«Vallahi biz bir çok
kıratlarda kusur ettik.» demiş.
İzah 946 da