NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
49 - (1003) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا
عبدالله بن إدريس
عن هشام بن
عروة، عن
أبيه، عن
أسماء. قالت:
قلت:
يا
رسول الله ! إن
أمي قدمت علي.
وهي راغبة (أو
راهبة)
أفأصلها ؟ قال:
"نعم".
[ش
(وهي راغبة أو
راهبة) هذا
الشك إنما هو
في هذه الرواية.
وأما الرواية
الثانية
ففيها. وهي راغبة،
بلا شك وتردد].
{49}
Bize Ebû Bekir b. Ebî
Şeybe rivayet etti. (Dediki). Bize Abdullah b. îdrîs, Hîşâm b. Urve'den, o da
babasından, o da Esmâ'dan naklen rivayet etti. Esma şöyle demiş:
— «Ya Resûlallah! Annem, bana geldi. Benden
rağbet bekliyor. —Yahut çekiniyor.— Kendisine yardım edeyim mi?» dedim.
Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)-
— «Evet» cevâbını verdi.
50 - (1003) وحدثنا
أبو كريب محمد
بن العلاء.
حدثنا أبو أسامة
عن هشام، عن
أبيه، عن
أسماء بنت أبي
بكر. قالت:
قدمت
علي أمي، وهي
مشركة، في عهد
قريش إذ عاهدهم.
فاستفتيت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. فقلت: يا
رسول الله !
قدمت علي أمي
وهي راغبة.
أفأصل أمي ؟
قال: "نعم. صلي
أمك".
[ش
(في عهد قريش)
ظرف لقولها:
قدمت أي أن
قدومها كان في
مدة عهد قريش.
قال ابن حجر:
أرادت بذلك ما
بين الحديبية
والفتح].
{50}
Bize Ebû Kureyb Muhammed
b. Alâ' rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Usâme, Hişâm'dan, o da babasından, o
da Esma' binti Ebl Bekir'den naklen rivayet etti; şöyle demiş:
— «Annem yanıma geldi, kendisi Kureyş devrinde
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'în onlarla muahede yaptığı zaman henüz
müşrike idi. Ben, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den fetva isteyerek.
— «Yâ Resûlallah! Annem bana rağbet göstererek,
yanıma geldi. Kendisine yardımda bulunayım mı? dedim. Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)
— Evet. Annene yardımda bulun... buyurdular.
İzah:
Bu hadisi Buhâri
«Hîbe», «Cizye» ve «Edeb» bahislerinde; Ebû Dâvûd «Kitâbu'z-Zekât» da muhtelif
râvîlerden tahrîc etmişlerdir.
Hadîsde «Rağibe» mi
yoksa «Rahibe» mi denildiğinde râvînin şekkettiği görülüyor.
«Rağibe»: İstekli; «Rahibe: îstemiyerek, mânâlarına gelir.
Gelen kadının neyi isteyip
istemediği ulemâ arasında ihtilaflıdır.
Bâzıları, müslüman
olmayı istediğini yahut istemediğini söylemiş; bir takımları bu kelimenin:
«Benim vereceğim şeylere tama' ederek geldi.» mânâsına kullanıldığını ileri
sürmüşlerdir.
Ebû Dâvûd'un bir rivayetinde.-
«Kureyş zamanında annem müşrik olarak ve islâmı kerih görerek yardım ümidi ile
benim yanıma geldi.» denilmiştir.
İbni Hacer-i
Askalânî'nin beyânına göre Kureyş zamanından murâd: Hudeybiye musâiâhası ile
Mekke'nin fethi arasında geçen zamandır.
Hadîsin bir
rivayetinde: «Annem oğlu ile birlikde geldi.» denilmiştir. Oğlunun ismi: Haris
olduğu söylenir.
Hz. Esma'nm annesinin
kim olduğu ihtilaflıdır. Bâzıları üvey annesi, bir takımları süt annesi
olduğunu söylemişlerdir.
Hakikî annesi olduğunu
söyliyenler de vardır. Aynî: «Esah olan da budur.» diyor:
İbni Sa'd Ebû Dâvûd-u
Tayâlisî ve Hâkim'in rivayet ettikleri Abdullah b. Zübeyr hadisini buna delîl
gösteriyor.
Mezkûr hadîsde:
Kuteyle, kızı Esma binti Ebî Bekîr'in yanına Medîne'ye geldi. Kendisini Ebû
Bekir câhiliyet devrinde boşamıştı. Kızına kuru üzüm, yağ ve selem ağacı
yaprağından hediyeler getirdi. Fakat Esma' onun hediyelerini kabul
etmekten yahut onu evine almaktan imtina etti. Ve Aişe'ye haber göndererek
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e sormasını istedi. Nebi (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)--«Onu evine alsın...» buyurdular.
Bu kadının ismi dahi
ihtilaflıdır. Bâzıları Kuteyle olduğunu söylerler. Bâzılarına göre Katleldir.
Dâvûdî: Ümmü Bekir
olduğunu söylemiştir. Lâkin îbni Tîn : «İhtimâl Ümmü Bekir onun künyesi
olacaktır.» diyor.
Aynî' nin sahîh olarak
kabul ettiği: Kuteyle olmasıdır.
Ulemâ Kuteyle'nin
müslümanlığı kabul edip etmediğinde dahi ihtilâf etmişlerdir.
Nevevi: «Ekser-i
ulemâya göre bu kadın müşrik olarak ölmüştür.» diyor.
Müstağfiri ise onu
müslümanlığı geç kabul eden sahabe meyânında zikretmiştir. Ancak Ebû
Mûse'l-Medini buna itirazla «Hiç bir hadisde müslümanlığı kabul ettiğine dâir
kayıd yoktur.» demiştir.