NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
117 - (1126) حدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا
عبدالله بن نمير.
ح وحدثنا بن
نمير (واللفظ
له) حدثنا أبي.
حدثنا
عبيدالله عن
نافع . أخبرني
عبدالله بن عمر
رضي الله عنه
؛ أن أهل
الجاهلية
كانوا يصومون
يوم عاشوراء.
وأن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم صامه، والمسلمون. قبل
أن يفترض
رمضان, فلما
افترض رمضان،
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم:
"إن
عاشوراء يوم
من أيام الله.
فمن شاء صامه
ومن شاء تركه".
{117}
Bize Ebû Bekir b. Ebî
Şeybe rivayet etti. (Dediki) Bize
Abdullah b. Numeyr rivayet eyledi. H.
Bize İbni Numeyr de
rivayet etti. Lafız onundur. (Dediki) Bize babam rivayet etti. (Dediki) Bize
Ubeydullah, Nafi'den naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) : Bana Abdullah b. Ömer
(Radiyallahu anhûma) haber verdi ki,
Câhiliyet devri halkı
aşûra günü oruç tutarlarmış. Onu Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile
müslümanlar da Ramazan orucu farz kılınmazdan önce tutmuşlar. Ramazan orucu
farz kılınınca Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
«Şüphesiz ki aşûra,
Allah'ın günlerinden bir gündür. Artık o gün dileyen oruç tutar, dileyen
tutmaz.» buyurmuşlar.
(1126) وحدثناه
محمد بن
المثنى وزهير
بن حرب. قالا: حدثنا
يحيى (وهو القطان)
ح وحدثنا أبو
بكر بن أبي
شيبة. حدثنا أبو
أسامة. كلاهما
عن عبيدالله.
بمثله. في هذا
الإسناد.
{…}
Bize, bu hadîsi Muhammedü'bnü'l?Müsenna
ile Züheyr b. Harb de rivayet ettiler. Dediler ki : Bize Yahya yani Kattan
rivayet etti. H.
Bize Ebû Bekir b. Ebî
Şeybe de rivayet etti. (Dediki) Bize Ebû
Üsame rivayet eyledi.
Her iki râvi
Ubeydullah'dan bu isnadla bu hadîsin mislini rivayet etmişlerdir.
118 - (1126) وحدثنا
قتيبة بن
سعيد. حدثنا
ليث. ح وحدثنا
ابن رمح.
أخبرنا الليث
عن نافع، عن
ابن عر رضي الله
عنهما ؛ أنه
ذكر عند رسول
الله صلى الله
عليه وسلم يوم
عاشوراء. فقال
رسول الله صلى
الله عليه وسلم:
"كان
يوما يصومه
أهل الجاهلية.
فمن أحب منكم
أن يصومه
فليصمه. ومن
كره فليدعه".
{118}
Bize Kuteybetü'bnü Saîd
rivayet etti. (Dediki) Bize Leys rivayet eyledi. H.
Bize İbni Rumh dahi
rivayet etti. (Dediki) Bize Leys. Nafi'den, o da İbni Ömer (Radiyallahû
anhuma)'dan naklen haber verdi ki Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in
yanında aşûra günü zikredilmiş de :
«O, Câhiliyet devri
halkının oruç tuttuğu bir gündü. Artık sizden onu kim tutmak isterse tutsun,
kim istemezse bıraksın.» buyurmuşlar.
119 - (1126) حدثنا
أبو كريب.
حدثنا أبو
أسامة عن
الوليد (يعني
ابن كثير)
حدثني نافع ؛
أن عبدالله بن
عمر رضي الله
عنهما حدثه ؛
أنه سمع رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يقول، في يوم
عاشوراء "إن
هذا يوم كان
يصومه أهل
الجاهلية. فن
أحب أن يصوه
فليصمه. ومن
أحب أن يتركه
فليتركه".
وكان عبدالله
رضي الله عنه
لا يصومه، إلا
أن يوافق
صيامه.
{119}
Bize Ebû Kureyb rivayet
etti. (Dediki) Bize Ebû Üsâme, Velîd yani İbni Kesîr'den naklen rivayet etti.
(Demişki): Bana Nâfi' rivayet etti. Ona da Abdulah b. Ömer (Radiyallahû anhûma)
rivayet eylemiş ki, kendisi Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i bir
aşûra günü şöyle buyururken işitmiş :
«Şüphesiz ki bu gün,
câhiliyet devri halkının oruç tuttuğu bir gündür. Artık kim o gün oruç tutmak
isterse tutsun, kim tutmamak isterse tutmasın.»
Abdullah (Radiyallahû
anh) o gün oruç tutmazmış, Ancak İtiyat edindiği oruca tesâadüf ederse
tutarmış.
120 - (1126) وحدثني
محمد بن أحمد
بن أبي خلف.
حدثنا روح. حدثنا
أبو مالك
عبيدالله بن
الأخنس.
أخبرني نافع
عن عبدالله
ابن عمر رضي
الله عنهما.
قال:
ذكر
عند النبي صلى
الله عليه
وسلم صوم يوم
عاشوراء. فذكر
مثل حديث
الليث بن سعد،
سواء.
{120}
Bana Muhammed b. Ahmed
b. Ebî Halef rivayet etti (Dediki) Bize
Ravh rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Mâlik Ubeydullah b. Ahnes rivayet eyledi.
(Dediki) Bana Nâfi', Abdullah b. Ömer'dan
naklen haber verdi. Abdullah:
«Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem)'in yanında aşûra günü oruç tutmanın lafı ediîdi.» diyerek tamâmiyle
Leys b. Sa'd hadîsi gibi rivayette bulunmuş.
121 - (1126) وحدثنا
أحمد بن عثمان
النوفلي.
حدثنا أبو عاصم.
حدثنا عمر بن
محمد بن زيد
العسقلاني.
حدثنا سالم بن
عبدالله.
حدثني عبدالله
بن عمر رضي
الله عنهما.
قال:
ذكر
عند رسول الله
صلى الله عليه
وسلم يوم عاشوراء.
فقال: "ذاك يوم
كان يصومه أهل
الجاهلية. فمن
شاء صامه، ومن
شاء تركه".
{121}
Bize Ahmed b. Osman
en-Nevfelî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Âsim rivayet etti. (Dediki) Bize Ömer b. Muhammed b. Zeyde El-Askalani
rivayet etti. (Dediki): Bize Salim b. Abdillah rivayet etti. {Dediki): Bana
Abdullah b. Ömer (Radiyallahû anhuma) rivayet eyledi. (Dediki): Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in yanında aşûra gününün lâfı oldu da:
— «O, öyle bir gündür ki, câhiliyet devri halkı
onda oruç tutarlardı. Artık isteyen o gün oruç tutar, isteyen tutmaz.»
buyurdular.
İzah:
Bu hadîsi Buhari
«Kitabu's-Savm» ve «Kitâbu't-Tefsir» de tahrîc etmiştir.
Buhâri'nin bütün
rivayetlerinde hadîsin sonunda muhtasaran «Dileyen oruç tutar.» buyurulmuştur.
Tahavî'nin yine İbni
Ömer (Radiyallahû anh) 'dan tahrîc ettiği rivayette: «Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem):
— Sizden kim aşûra günü oruç tutmak isterse
tutsun, oruç tutmak istemiyen ondan vazgeçsin, buyurdu.» denilmiştir.
Bu hadîsi Dârimi dahî
«Sünen» inde Müslim'in rivayeti gibi tahrîc etmiştir.
Bütün bu rivayetler o
gün oruç tutup tutmamanın ihtiyari bir iş olduğuna delâlet etmektedirler.
Bu ve bundan sonraki
rivayetler aşure orucunun farziyeti neshedilerek nâfile kabilinden meşru
kaldığına delildirler.
Usul-i fıkıh ulemâsı
bir ibâdetin farziyeti neshedildikten sonra o ibadetin mubah olarak meşru kalıp
kalmıyacağı mes'elesinde ihtilâf etmişlerdir.
Hz. Abdullah b. Ömer'in
aşûra günü oruç tutmaması, o günü islâmda da câhiliyet devrinde olduğu kadar
ta'zim etmiş olmamak içindir. Onun mezkûr günde oruç tutmaması, o gün oruç
tutulamıyacağına delâlet etmez. Zîra o gün ehl-i şirkin hatırasını ihya için
değil de sevap kasdıyla oruç tutana Allah indinde büyük sevap vardır.
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) 'in aşûra günü niçin oruç tuttuğu ihtilaflı bir mes'eledir.
Bâzıları onu câhiliyyet devrinden beri tuttuğunu söyler.
Buhâri ile Müslim'in İbni
Abbâs (Radiyallahu anh) dan tahric ettikleri bir rivayete göre Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Medine'ye gelince yahudilerin aşûra günü oruç
tuttuklarını görmüş, onu Musa (Aleyhisselâm)'ın dahi tuttuğu söylenince: «Biz
Hz. Musa 'ya uymaya sizden daha lâyıkız.» buyurarak, bu orucu tutmuştur.
Caiz ki Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu orucu Kureyş ile birlikte islâmiyetten evvel
tutmuş, Medine'ye hicret edince Musa (Aleyhisselâm) 'in şeriatında da
bulunduğunu öğrenerek- onu hem kendisi tutmuş hem de ashabına emir buyurmuştur.
Ramazan orucu farz kılınınca İse bu işi ashabının ihtiyarına bırakmıştır.