SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

HACC BAHSİ

<< 1240 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

198 - (1240) وحدثني محمد بن حاتم. حدثنا بهز. حدثنا وهيب. حدثنا عبدالله بن طاوس عن أبيه، عن ابن عباس رضي الله عنهما. قال:

 كانوا يرون أن العمرة في أشهر الحج من أفجر الفجور في الأرض. ويجعلون المحرم صفر. ويقولون: إذا برأ الدبر. وعفا الأثر. وانسلخ صفر. حلت العمرة لمن اعتمر. فقدم النبي صلى الله عليه وسلم وأصحابه صبيحة رابعة. مهلين بالحج فأمرهم أن يجعلوها عمرة. فتعاظم ذلك عندهم. فقالوا: يا رسول الله ! أي الحل ؟ قال " الحل كله".

 

{198}

Bana Muhammed b. Hatim rivayet etti. (Dediki): Bize Behz rivayet etti. (Dediki): Bize Vüheyb rivayet etti. (Dediki): Bize Abdullah b. Tavus, babasından, o da İbni Abbâs (Radiyallahû anhüma)'dan naklen rivayet eyledi. Şöyle demiş:

 

«Câhiliyet devrinde Araplar hacc aylarında Umre yapmayı yeryüzünde en büyük günahlardan sayarlardı. Muharremi Safere tebdil eder ve:

 

— Bere iyileşip eser kalmadığı ve Safer geçtiği vakit Umre yapmak isteyene Umre helâl olur! derlerdi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ashabı ile birlikte dördüncü gecenin sabahında hacca telbiye getirerek (Mekke'ye) geldiler de ashabına bu haccı, umreye tebdil etmelerini emir buyurdu. Bu iş, ashaba girân geldi ve :

 

  Yâ Resûlallah! Hangi hill? diye sordular. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)

 

  Helâl olan her şey;  buyurdular.

 

 

199 - (1240) حدثنا نصر بن علي الجهضمي. حدثنا أبي. حدثنا شعبة عن أيوب، عن أبي العالية البراء ؛ أنه سمع ابن عباس رضي الله عنهما يقول:

 أهل رسول الله صلى الله عليه وسلم بالحج. فقدم لأربع مضين من ذي الحجة. فصلى الصبح. وقال، لما صلى الصبح "من شاء أن يجعلها عمرة، فليجعلها عمرة".

 

{199}

Bize Nasru'bnu Aliy El-Cehdamî rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Şu"be, Eyyûb'dan, o da Ebû'l-Âliyete'l-Berrâ'dan naklen rivayet eyledi. O da İbni Abbâs (Radiyallahu anh)'i şöyle derken işitmiş :

 

«Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hacca telbiye getirerek Zi'l-Hicce'nin dördünde (Mekke'ye) geldi. Ve sabah namazını kıldı. Namazı kıldıktan «onra:

 

— Bu haccı, Umre yapmak isteyen umre'ye tebdil ediversin ! buyurdular.

 

 

200 - (1240) وحدثناه إبراهيم بن دينار. حدثنا روح. ح وحدثنا أبو داود المباركي. حدثنا أبو شهاب. ح وحدثنا محمد بن المثنى. حدثنا يحيى بن كثير. كلهم عن شعبة، في هذا الإسناد. أما روح ويحيى بن كثير فقالا كما قال نصر:

 أهل رسول الله صلى الله عليه وسلم بالحج. وأما أبو شهاب ففي روايته: خرجنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم نهل بالحج. وفي حديثهم جميعا: فصلى الصبح بالبطحاء. خلا الجهضمي فإنه لم يقله.

 

{200}

Bize, bu hadîsi İbrahim b. Dînar da rivayet etti. (Dediki): Bize Ravh rivayet etti. H.

Bize Ebû Dâvûd-u Mübârekî dahî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Şihâb rivayet etti. H.

Bize Muhammedü'bnü'l-Müsennâ da rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya b. Kesir rivayet eyledi. Bu râvîlerin hepsi Şu'be'de» bu isnadla rivayette bulunmuşlardır.

 

Ravh ile Yahya b. Kesîr, Nasr'ın dediği gibi: «Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hacca telbiye getirdi.» demişlerdir.

 

Ebû Şihâb'a gelince: Onun rivayetinde :

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile birlikte hacca telbiye getirerek yola çıktık.» ifâdesi vardır.

 

Hepsinin rivayetlerinde: «Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah namazını Bathâ'da kıldı.» cümlesi vardır. Yalnız Cehdamî, bunu söylememiştir.

 

 

201 - (1240) وحدثنا هارون بن عبدالله. حدثنا محمد بن الفضل السدوسي. حدثنا وهيب. أخبرنا أيوب عن أبي العالية البراء  عن ابن عباس رضي الله عنهما. قال:

 قدم النبي صلى الله عليه وسلم وأصحابه لأربع خلون من العشر. وهم يلبون بالحج. فأمرهم أن يجعلوها عمرة.

 

{201}

Bîze Hârûn b. Abdillâh rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Fadl Es-Sedûsî rivayet etti. (Dediki): Bize Vüheyb rivayet etti. (Dediki): Bize Eyyûb, Ebû'l-Âliyete'I-Berrâ'dan, o da İbni Abbâs (Radiyallahu anhuma)'dan naklen haber verdi. Şöyle demiş:

 

«Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ashabı ile birlikte, on günlerin dördünde hacca telbiye ederek geldiler de ashabına bu haccı, umre'ye tebdil etmelerini emir buyurdu.»

 

 

202 - (1240) وحدثنا عبد بن حميد. أخبرنا عبدالرزاق. أخبرنا معمر عن أيوب، عن أبي العالية، عن ابن عباس رضي الله عنهما. قال:

 صلى رسول الله صلى الله عليه وسلم الصبح بذي طوى. وقدم لأربع مضين من ذي الحجة. وأمر أصحابه أن يحولوا إحرامهم بعمرة. إلا من كان معه الهدي.

 

{202}

Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Abdürrazzâk haber verdi. (Dediki): Bize Ma'mer, Eyyûb'dan, o da Ebû'l-Aliye'den, o da İbni Abbâs (Radiyallahû anhüma)'dan naklen haber verdi. Şöyle demiş:

 

«Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah namazını Zü-Tavâ'da kıldı ve (Mekke ye) Zi'l-Hicce'nin dördünde gelerek  ashabına —yanında hedyi olanlar müstesna— ihramlarını umre'ye çevirmelerini emir buyurdu.»

 

 

İzah:

Bu hadisi Buhâri «Kitâbu Taksîri's-Salât» da; Nesâî «Hacc» bahsinde tahrîc etmişlerdir

 

Ulemânın beyânına göre  Muharrem'i Safere çevirmek, câhiliyet devri Araplarının «Nesi» denilen âdetiydi. Muharrem'e Safer adını vererek, onu helâl îtikaad ederler; Muharrem ayının hürmetini Safer'den sonraya bırakırlardı. Bunu arka arkaya üç haram ay gelip de yapacakları baskın ve yağmalara manî olmasın diye yaparlardı.

 

«Bere iyileşip eser kalmadığı vakit.» sözlerinden murâd: Develerin sırtında yük taşımaktan hasıl olan berelerin düzelmesi ile yollardaki deve izlerinin kaybolmasıdır, Haccdan döndükten bir müddet sonra bunlardan eser kalmazdı. Araplar bu sözleriyle seci' yapmak istedikleri için cümlelerin sonunda durulacağına işaret olmak üzere kelime sonları sakin okunmuştur.

 

Rivayetlerin birindeki «On günler»den murâd: Zi'l-Hicce'-nin başından itibaren on günüdür. Yâni Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Mekke'ye Zi'l-Hicce'nin dördünde gelmiştir.

 

Nitekim diğer rivayetlerde bu cihet tasrîh olunmaktadır.

 

Zûtavâ: Mekke'ye yakın bir vâdîdir.

 

Tava kelimesi: «Tuvâ» ve «Tivâ» şekillerinde de okunabilirse de meşhur olan kıraati «Tavâ»dır.

 

Bunu Kur'ân-ı Kerîm 'deki: Mukaddes «Tuvâ» vadisi ile karıştırmamalıdır. O vâdî Şam'da Tûr dağına yakın bir yerdedir.

 

Hz. Enes (Radiyallahu anh)'dan rivayet olunan bir hadîsde Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in hacc'ı esnasında Mekke'de on gün kaldığı bildirilmektedir.

 

Bu hadîsde Mekke'ye Zi'l Hicce'nin dördünde vardığını görüyoruz. Bu on gün şöyle tamamlanmıştır:

 

Pazar günü Zû tavâ'ya varmışdır. O sene Zi'l-Hicce'nin ilk günü Perşembe'ye tesaadüf ettiğinden, Pazar'dan Perşembe'ye kadar Mekke'de kalmış, Perşembe sabahı Mina'ya gitmiş, o günü ve Cuma gecesini Mina'da geçirdikten sonra Cum'a günü zevalden sonra Araîât'a varmış, orada da güneş kavuşuncaya kadar kalmış, Cumartesi gecesi Müzdelîfe'ye dönmüş, sabah namazına kadar orada kaldıktan sonra Cumartesi günü güneş doğarken Mina'ya dönmüştür. O gün Kurban Bayramı'dır. Cemre-i Akabe 'de taşları attıktan sonra aynı gün Mekke 'ye dönmüş, zevalden önce Beyt-i Şerifi tavaf ederek yine aynı gün Mina'ya gelmiş ve orada Cumartesinin kalan kısmıyla Pazar, Pazartesi ve Salı günlerini geçirmiştir.

 

Teşrik günlerinin sonu olan Salı günü öğleden sonra El-Muhassab'a gelmiş, orada öğle namazını kılmış ve Çarşamba gecesini geçirmiştir.

 

Hz. Âişe'nin kardeşi Abdurrahmân ile Ten'îm'den Umre yaptığı gece: bu gecedir.               

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bundan sonra Çarşamba günü sabah namazından evvel veda tavafını yapmıştır.

 

Bu Çarşamba ayın ondördüne tesadüf etmektedir. Bu suretle Enes (Radiyallahu anh) hadîsinde zikredildiği gibi Mekke'de on gün kalmış olur. Bundan sonra Mekke'ye müteveccihen hareket etmiştir.

 

Hadîs-i Şerîf, aynen, yukardaki rivayetlerde olduğu gibi Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ihramı Umreye tebdil ettirdiğini bildirmektedir.

 

Ulemânın bu husustaki kavillerim geçen rivayetlerde görmüştük.